Düşmanları esir eden Sultan
Mahmut bir gün oğluna, ey bilgili oğlum dedi;
Bir bak bakalım, şimdi kaç
film var; sayılarını bilemiyorum.
Oğlu sayıp dedi ki:
Padişahım, tam bin dört yüz
fil bağlı.
Padişah, hatırlarım dedi; bir
keçim bile yoktu benim.
Şimdiyse malım mülküm Arşa
dek yüceldi.
Bu benden değil,
Tanrı ihsanından.
***
Tanrı’nın sınırsız, hesapsız
nimetlerini kavuştuktan sonra artık o nimet sahibine şükretmekten başka çare
yok.
Sana Tanrı nimeti boyuna
gelip dururken bir an bile Hakka şükretmemen haramdır.
Nefsin, şükretmekte tembelse,
gönlün bu zorluğu halletmeli.
Nefsin boyuna tembellik
ederse de gönlünde, çalışıp çabalama kabiliyeti vardır.
Nefsin kendi işiyle
uğraşabilir; fakat gönlün de, kendi işinde yoksul.
Bu yüzden nefsin, kar
kazandı; gönlünse kötü bir ziyana düştü; çünkü herkes, nesi varsa onu harcar
gider.
*
İHSAN:İnsanın yaptığı her işi ve görevi şartlarına, kurallarına ve tekniğine uygun olarak estetik, sağlam, güzel, kaliteli, en iyi ve en mükemmel bir şekilde yapmayı ifade eder.
Allah’ın nimetleri ve her
şeyi güzel bir şekilde var etmesi ihsandır.
İHSAN: Nedir? Sorusuna Hz.
Muhammed (a.s.), ‘’Allah’ı görüyormuşsun gibi ibadet
etmen; her ne kadar sen O’nu görmesen de O, seni görüyordur.’’ Cevabını
vermiştir.
(Buhari, iman, 37.1,18)
ALLAH’A KARŞI İHSAN:
Şartlarına uygun iman etmek,
emir ve yasaklarına uymaktır.
İNSANLARA KARŞI
İHSAN:
İnsanın ana-babasına, eş ve
çocuklarına, insanlara iyilik yapmak, iyi davranmak, haklarını vermek,
kusurlarını bağışlamaktır.
KİŞİNİN KENDİSİNE
KARŞI İHSANI:
İman edep iyi işler yaparak
Allah’ın rızasını kazanması, rahmetini (Acıma,
esirgeme, koruma) kazanması, mağfiretini (günahlarının
bağışlanması) kazanması, nimet (İyilik, ihsan,
bahşiş, ekmek, saadet, mutluluk), ve cennetini kazanmasıdır.
Allah’a ve insanlara
yapılan ihsan da aslında kişinin nefsine karşı ihsanıdır.
İman, Salih ameller (Tanrı emirlerini
bağlılıkla, doğrulukla, şüpheden arınmış inançla sevinerek yerine getirmek)
deve ihsan hep insanın kendisi içindir.
(İsra suresi, 17/7; Fussulit suresi, 41/46)
Yaren;
Çalışma iki türlüdür:
Gözetimli çalışma.
Gözetimsiz çalışma.
Gözetimsiz çalışanlar, bunlar
ihsan sahibidirler, elinden gelen en güzel ve iyi çalışmayı gösterirler.
Başında bir insanın
gözetmesine gerek duyulmadan verimli çalışırlar.
Gözetimli çalışanlar
dikkatini kendini kontrol edene vermişlerdir, onun boşluklarından yararlanmaya
çalışırlar.
Ahlaken gelişmemişlerdir.
İhsanları azdır.
*
RAVLİ