31 Temmuz 2018 Salı

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1680 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

1680. Gökyüzü, mademki aşk için dönüyor;
Kalk, biz de dönmeye koyulalım.

* Şanında (Allah’ın peygamberinin yüksek derecesini bilinmesi için dünyayı ve dünyadakileri), sen olmasaydın yaratmazdım denen (Hazreti Muhammed), ne dedi bak;
Ahmed-i Muhtâr (Hazreti Muhammed), aşk madenidir (Çok değerli şeyleri kapsayan kaynaktır).

Bir zaman da âşıkların çevresinde dönelim;
Niceye bir şu leşin-pisin çevresinde döneceğiz?

Fakat göz nerde ki âşıkları görsün?
Hâlbuki onlar, kapıdan-duvardan baş çıkarmışlar (Görünür olmuşlar).

Kapı da sır söylemede, duvar da;
Ateş de hikâye anlatmada, su da, toprak da.

Hepsi de terazi gibi (Tartarak), arşın (Uzunluk ölçüsü) gibi, mihenk taşı (Altının hakiki veya sahte olduğunu gösteren taş) gibi dilsiz, fakat çarşıda-pazarda kadılık etmede (Haklıyı-haksızı ortaya çıkarmada), hüküm  (Adaleti sağlayan yargı) vermede.

A âşık, yürü, sen de gök gibi dön;
Sözü de boşla, söylemeyi de.

Çalgıcı, yeni-baştan başla aşka;
Bir-iki ibrişimceğizi (Biraz kalınca sarılmış ipek ipliği) biraz daha gevşet.

Felek, sana şarap sundu mu, gök kubbenin damında ev kur.

Sarhoşluk, kendinden geçiş ülkesini ele geçirmişsin;
Sencer ülkesinin (Büyük Selçuklu toprağını almak) sevdasından (Aşırı, güçlü istekten) vazgeç.
                       ***        
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Allah’ın Peygamber efendimizi yaratması ve ona âşık olmasıyla bu sevginin dünyanın ve dünyada yaşayanların bilmesini istediğini öğrendik.
2.    Peygamber efendimizin bir maden olduğunu, aradığımız değerli her ne varsa içinde bulabileceğimizi öğrendik.
3.    Vücudu yaşayan ama gönlü ölmüş kişiler ile pis işler yapanların etrafında dönmekten kurtulup hak ve hakikati yaşayan âşıkların etrafında kendimize yer etmeye çalışmamız gerektiğini öğrendik.
4.    Allah’a ve Allah dostlarına âşık kişileri görecek göze sahip olmak gerektiğini öğrendik.
5.    Sözü-söylemeyi bırakıp aşk yolculuğuna çıkmamız, yaşayanı veya Ahrete gitmiş âşıkları bulmamız gerektiğini öğrendik.
6.    Âşıklık yoluna düşene- yolda olana elbette elinden tutan bir büyüğümüz olacağını, Tanrı şarabından sunacağını, yüceleri gösterip tanıtacağını öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Aşkla sarhoşluk ülkesini ulaşanın dünyadaki ülkelere sahip olmak isteğinden vazgeçeceğini öğrendik, anladık.
                   *

RAV

30 Temmuz 2018 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1670 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

1670. Aşkta eridim-gittim;
Nasıl görebilirim onu?
İzlerini görsem bile bu, yetmez ki.

Gerçekten de izler, izleri örter;
Gerçekten de sırlar, sırları gizler.

Perdelerin çokluğu, beni örtemez;
Çünkü seni anışım, bütün perdeleri yırtar-gider.

Dosta kim acır?
Gene dost.

Hastanın ahını kim duyar?
Gene hasta.

Esirgeyici baharın gözyaşları nerde ki tikenin eteğini güllerle doldursun?

* İnafsız (Birini, bir şeyden vazgeçirmeye çalışan), gözden lezzetleri yıkanı (Ölümü) çok anın sözünü duy.
* İki  (Hazreti Muhammet ve Hazreti Ebu Bekir) kişinin ikincisi (Hazreti Ebu Bekir), mağarada olursa mağara, cennet kesilir insana.

Âşığın ahı (Bedduası), göğü bile deler-geçer;
Âşıkların feryatları hor-hakıyr (Değersiz, aşağı, önemi olmayan) bir şey değildir.

Gökyüzü, âşıklar için döner;
Şu dönen gök kubbenin dönüşü, aşkladır, aşk içindir.

Ne ekmekçi için ne demirci için;
Ne dülger (Yapıların kaba ağaç işlerini yapan kişi) için, ne koku satan için.
                       ***        
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Lezzetleri yıkan ölümü çok anın” (Hadis; Camii, 1 s.45)
Neler öğrendik;
1.    Değerli olana kolayca ulaşılamayacağını, engellerin, şaşırtmaların, yanlış izler bırakılmaların ve perdeler oluşturularak görünmezlikle korunduğunu öğrendik.
2.    Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretlerini aşkla-özlemle anışının bütün perdeleri yok ettiğini öğrendik.
3.    Aynı cinsten olanların karışık bir sorunu doğru algılayıp çözüm üreteceklerini öğrendik. 
4.    Ölümü çokça anmamız, yaşamın kıymetini bilip bedenimize bağlı olan canımızın ölüm sonrası ruhlar âleminde iyi bir yere gitmesi için hazırlık yapmamız gerektiğini öğrendik.
5.    Garibin, fakirin, yoksulun, öksüzün, aşığın ahını almamak gerektiğini öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Var olan her şeyin aşkla ve aşk için kendini gösterip çalıştığını öğrendik, anladık.
                   *

RAV

29 Temmuz 2018 Pazar

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1660 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri anlatıyor)

1660. A kendini bilmez, tövbeler etmiştin (Pişman olarak bir daha yapmamaya karar vermiştin);
Âşıklıktan usanmıştın.

Aşk, ansızın yüzünü gösterdi de ne tövbe fayda etti sana, ne istiğfar (Tanrıdan suçlarının bağışlanmasını dilemek).

Şu dünya, renk-renk bir mum;
Aşksa kıvılcımları pek büyük bir ateş.

Mumla ateş, komşu oldu mu, mumun, çaresiz, rengi de yok olur-gider, şekli de.

Söylersem gene yok edersin beni;
Söylemezsem sevgili bırakmıyor.

Aşk bahçesinin yaratıcısı aşktır;
Bütün ırmaklar, aşktan kaynar-coşar.

Yeşermiş yapraklar, onun yüzünden sararır-solar;
Ağaçların dallan-budaklan, onun yüzünden yeşerir-biter.

Sevgilinin yüzü, ondan kızarır;
Hürlerin (Özgürlerin) yanakları ondan sararır.

Sevinen, onun yüzenden tir-tir titrer;
Dertlenen, onun yüzünden, seher çağları (Sabahın güneş doğmadan önceki zamanı), ağlar.

Aşkladır canların genişliği; aşktadır gözlere ibretler (Olaylardan alınması gereken ders, uyarıcı sonuçlar). 
                       ***        
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Aşk kendini gösterince evvelki sözlerin, kararların, pişmanlıkların etkisiz hale geleceğini öğrendik.
2.    Dünyada rengi ve şekli olan her şeyin aşk ateşiyle ışığa dönüştüğünü öğrendik.
3.    Bütün güzelliklerinin yaratılışında aşkın olduğunu, aşkın kendini bu güzelliklerle gösterip tanıttığını öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Dünya yaşamında kişilerden, olaylardan, düşüncelerden uyarıcı sonuçlar çıkaranların, ders alanların doğru ve verimli sonuçlar alacaklarını, bunların da aşkla canlarını genişleten âşıklar olduğunu öğrendik, anladık.
                   *

RAV

28 Temmuz 2018 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1650 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

1650. Çalgıcı, gönlümüzden sabrı-kararı alıp götüren (Beklemekten sıkıntıya düşüren, ne yapacağımı şaşırtan) sevgilinin adını an.

Gönlüm nerde kaldı;
Ben ne diyeyim?
Gönlüm, dağ bile olsa işten kaldı, iş, işten geçti-gitti.

Benim adımı az an;
Onun adını söyle;
Söyle de iyi sözlü adını takayım sana.

Onun yürüyüşünden nasıl bahsedeyim?
Gönül, nerelere gider o vakit?
Nasıl, bir yürüyüş o.

A Tebrizli Şems, zamanın İsa’sısın da (Ölüyü dirilten, hastayı-sakatı iyileştirensin) zamanında bunca hasta (Tedavi edeceğin) var.

Gizliliklerden bir güneştir, doğdu;
Bir de sufice çamaşır yıkamaya (Dış temizlik yapmaya) koyulalım.

Bedenimiz, bir yamalı hırkadır;
Canımızsa anlamı olan sir sûgî (Şeker kaynağı).

Yamalarla dolu hırkayı, birkaç gün giyeriz;
Fakat canın, aşkla uzlaşması, ebedîdir.

Padişah, senin başına yemin eder;
Böyle başa ne diye sarık sararsın?

Yüzün, Ay'a kıble kesilmiştir (Sıkıntılı durumda yardım umarak başvurduğusun);
Böyle bir yüzün varken gül bahçesini neylersin?
                        ***       
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Müziğin nağmelerinin dinleyene sevdiği kişiyi hatırlatması gerektiğini öğrendik.
2.    Sevgili kendini göstermeyince sevenin ne yapacağını, nereye gideceğini, nasıl hareket edeceğini şaşırtacağını öğrendik.
3.    Şems Hazretlerin İsa peygamber huylu olduğunu, hastaları iyileştirdiğini öğrendik.
4.    Allah’ın iyilik yapsın diye gönderdiği Şems kuluna hazırlık yapmamız, kendimizi bedensel ve ruhsal bir güzelce temizlemeye çalışmamız gerektiğini öğrendik.
5.    Karanlıkta kalanlara aydınlık veren, yollarını gösteren, yardım eden kişinin bile Şems Hazretlerinden yardım isteyeceğini öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Candan bakanların, candan duyanların, canın şeker kaynağı olduğunu bilenlerin Şems Hazretlerinin değerini anlamaya başlayarak yönünü Şems Hazretlerine çevireceğini, hayretler içinde her an yakın olmayı isteyeceğini öğrendik.
                   *
RAV


27 Temmuz 2018 Cuma

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1640 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

1640. Kimin nabzı, aşkla atmıyorsa Eflâtûn (Düşünür-bilgin) bile olsa onu eşek (Kaba düşüncesiz) say.

Aşktan kanadı olmayan (İstediği yere hızlı ve yüksekten giden) başı, kuyruktan da geri (Takipçi olarak) bil.

Kendine gel, Tebrizli Şems'in sırrını söyleme;
Sırrı (Yabancı olanın bilmemesi gerekenin örtüsünü) açma, sarıl kızıl kadehe (Konuyu sarhoşluğun sersemliğinde dikkati dağıt).

A âşıkların çalgıcısı, oynat teli;
İnananlara da ateş sal, inanmayanlara da.

Aşka uymaz susmak;
İşin yüzünden (Görmeye engel olanı) kaldır perdeyi.

* Beşikteki çocuk, ağlamadıkça, onun gamını yiyen (Üzüntüsünü gideren) anası, nerden süt verecek ona?

Sevgilinin hayalinden başka her şey, gül bahçesi bile olsa aşk tikenidir (Canı acıtandır).

A çalgıcı, gönlümün ahvalini (Durumunu) anlatmaya koyuldun mu, bil ki ayağını kan (Gönül kanına) bastın, aklını başına al.

Ayağını yavaş bas da gönül kanının katreleri (Damlaları) duvarlara sıçramasın.

Çalgıcı, aklını başına al, gönül yaralarım seyret de kendilerinden (Benliğinden-dünya bağlarından) geçip gitsinler.
                                   ***     
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Aşkla hareket etmeyen, toplumun akıllı ve bilgili olarak gördüğü kişi olsa bile, kaba ve düşüncesiz olacağını öğrendik.
2.    Şems Hazretlerinden öğrendiğimizi herkese söylemenin yanlış olduğunu öğrendik.
3.    Çalgıcı âşık olursa onun müziği ile sırların kapısını açtığını, dalga-dalga sırların üzerimize saçıldığını öğrendik.
4.    Çocuk ağladıkça annenin ona hizmet edeceği gerçeğinden giderek sevdiğimize ağlayarak hizmetimize koşmasını sağlamamız gerektiğini öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
İnsan, gönlünün sevdiğinde olduğunda mutlu olacağını, kendinden uzakta olan sevgilisi için acılar duyacağını, hep sevgilisini görmek, bulunduğu yere gitmeyi istediğini öğrendik, anladık.
                   *

RAV

26 Temmuz 2018 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1630 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

1630. A çalgıcı, zevke-işrete yeni-baştan başla;
Bir-iki bir işimceğizi (Küçük işimi) biraz daha gevşet.

Utancı bırak, iş eriyle uzlaş;
Savaştan vazgeç, kadehi-sağrağı (Büyük kadehi) al eline.

Gülün lûtfuna (Önem verilen, sayılan birinden gelen iyilik, yardıma) bak, tikenin (Can acıtıcı söz ve davranışların) suçunu görme;
Saçlarını çöz, miskler koklat, amberler saç.

Gökyüzü de senin yüzünden semirmiş (Besili duruma gelmiş), yeryüzü de;
Şu bir tek yıldızı da arık (Zayıf-cılız) olarak kabul ediver.

Halkın şişmanlık ilâcı sensin;
Dilersen bağrına baş, şişmanlat.

Şeker gibi bir gülüşle sevindir;
Bir şekeri, Mısır'dan (Şeker elde edilenden) daha değersiz say.

Baht (Gelecekteki olayları kaçınılmaz bir biçimde belirleyen ilahi iradeden) da senin ayağının toprağıdır, devlet de;
Sana ne gerekse muştulanmış (Müjdelenmiş) say kendini.

Mademki kutluluk (Uğurluluk), zafer (Başarı), kulundur-kölendir (Sevgi ve dostlukla bağlanıp hizmet edenindir) senin;
Tut ki düşmanların bin orduymuş;
Ne çıkar.

A gönül, Kevser (Cennetteki) ırmağının suyu gerekse sana, aşk ateşini Kevser say.

Kaysere (Rum imparatoruna) kul olman gerekse onun kulunu Kubad (Beğenilen, takdir edilen davranış sahibi)  say, Kayser tut.
                                   ***     
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Şeme Hazretleri kendini gösterince yaşamın zevkle yeniden başladığını, sevinç ve mutluluğun kendini gösterdiğini öğrendik.
2.    Yeryüzünü de, gökyüzünü de Şems Hazretlerinin sevindirdiğini, tatlılık verdiğini öğrendik.
3.    Şems Hazretlerini tanıma isteği olanın, bu yolda arayışa geçenin talihinin değişerek kaderinin yeniden ve güzel olarak değişeceğini öğrendik.
4.    Şems Hazretlerine katılanın kuvvetleneceğini, kutlu biri olacağını, düşmanlarından korkmayacağını öğrendik.
5.    Dünyada aşk ateşinin ahretteki Kevser ırmağının suyu gibi olduğunu, aynı tesirleri yapacağını öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Gözümüz büyük padişahı görünce sayı çokluğu gözümüzden düştü” (Mesnevi 6.cilt 3040 inci beyit)
Büyük biri bizimle sohbet arkadaşı olunca, nefsinin havasına, hırsına bulanmamış bu kimseye kalabalıklardan üstün tutmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                   *
RAV


25 Temmuz 2018 Çarşamba

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1620 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

1620. Yeter artık, söz, toz kondurdu amma gene de bu toz, sonucu dağılır, uçar.
Tebrizli Şems, karar etti mi, gönül, onun yüzünden kararsız (Ne yapacağını bilemez) bir hâle gelir.

Aşk anası, henüz çocuk olan âşığı, aman bilmez (Affı olmayan) padişahın yanma götürmedi.

Ergenlik çağma (Uygunluğa) erişmeden, candan vazgeçmeden o canın canına can olana götürmedi onu.

Akıl tilkisi, varmaya uğraşır amma o zamanenin yiğit erine, keskin kılıcına yol bulamaz.

Aşka can feda olsun;
Çünkü o, gönlü, göklere ağdırır, ona mi'râc ettirir (Allah’ın huzura çıkartır) ancak.

Âşıklar, iz ararlar;
Hâlbuki aşk, onları izinin tozu bile belirmeyene götürür.

Yol-yol kanlar damlamış;
Fakat bu yetmez;
Âşıklık, kanlar saçmaktır zaten.

Kimin kanı, misk kokmazsa iyice bil ki o, ondan bir koku almamıştır.

Tebrizli Şems'in sürmesi, gözü, ancak, mekânsızlık âleminin sevgilisine götürür.
                                   ***     
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Sözlerin aşk anlatımını yeteri kadar açıklayacak-anlatacak seviyede olmadığını, ancak fikir verdiğini, merak uyandırdığını öğrendik.
2.    Şems Hazretlerinin aşığı yetiştirmeye karar verdiğinde o kişinin ne yapacağını, nasıl yapacağını bilemez şaşkın bir duruma geleceğini öğrendik.
3.    Şems Hazretleri çocuk gibi âşık olanı Allah’ın huzuruna götürmediğini öğrendik.
4.    Aşığın canından vazgeçecek duruma gelmeden Allah’ın huzuruna çıkarmayacağını öğrendik.
5.    Kurnaz akıl ile Allah’ın huzuruna varılamayacağını öğrendik.
6.    Aşka canını feda edenleri aşkın o kişiyi göklere çıkardığını, Allah huzuruna çıkartacağını öğrendik.
7.    Âşıkların Allah’a giden yolun izini aradıklarını, hâlbuki aşkın izi-tozu gözükmeyen kişi tarafından kılavuzlandıklarını öğrendik.
8.    Aşk yolunda kanını feda edenlerin istedikleri sevgiliye kavuşacaklarını öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin kişiye kazandırdığı;
Hakikati olduğu gibi görme gücü ile adresi ile kolayca tarif edilemeyen bir yere götürecek, orada sevdiğine, aradığına kavuşturma gücü, cesareti, kararlılığı, kalıcılığı, öğretilenlerin doğru ve işe yarayan olduğunu görüp yararlanacağımızı öğrendik, anladık.
                   *

RAV

24 Temmuz 2018 Salı

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 1610 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)

1610. Çalışıp çabalama eteğini aç, melekler, saçı (Hediyeler) saçacaklar sana.

Gizliydin, meydana çıktın ya;
Senin gibi her gizli şey de meydana çıkacak.

Bugün, kendini hor-hakıyr (Değersiz, önemsiz, aşağı) etmeyen, Firavun gibi hor olur-gider.

Gül gibi, ateşe karşı su kesilmeyen (Gülün kırmızı rengi aldığını, yakıcılığı almadığını, söndürücü özelliği tercih etmeseydi), tiken gibi ateşlere yanar.

Nemrut, Tanrıya av olmadı da o yüzden bir sivrisineğe av oldu gitti.

Zamanının değerini bilmeyen, ondan göz yuman (Görmezlikten gelen) kişi, bekleyişe maskara (Şerefsiz, onursuz, haysiyetsiz, rezil) kesilir.

Kim, aşkı seçerse sarhoş olur, iradesi (Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü) elinden gider.

Fakat aşka karşı alçalmayan, aşkla sarhoş olmayan, ebedî olarak sersem bir halde kala-kalır.

Bu anın sevgisiyle mühürlenmeyen kişi, yularsız (Ne tarafa gideceği, ne yapacağı bilinmeyen) bir deve kesilir.

Başında ibret (Alınması gereken ders, uyarıcı sonucu görecek) gözü olmayan, hor olur, ibretsiz bir hâle gelir, itibar (Saygınlık) görmez kimseden.
                                   ***     
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Allah yolunda çalışanlara meleklerin hediyeler getirdiğini öğrendik.
2.    Kıskançlık olmasın diye gizli verilenlerin bir zaman sonra açıkça görülür hale geleceğini öğrendik.
3.    Yakıcılık yapmaya çalışanın sonunun yanmak olduğunu öğrendik.
4.    Yetiştirmek, geliştirmek, yaşatmak isteyenin sonunun uğraşısının nimetlerine kavuşmak olduğunu öğrendik.
5.    Allah’a inanıp onun dediklerini yapmayanın küçük bir hayvanın elinde oyuncak olacağını öğrendik.
6.    Zamanın değerini bilmeyen kişinin sıradan basit bir kişi olmaktan ileri gidemeyeceğini öğrendik.
7.    Aşklı seçen, kendi seçimlerini aşkın seçimlerine ve aşkın yaptırımlarına kendini bırakan kişi olacağını öğrendik.
8.    Aşkı yüce-değerli saymayanın, aşkla kendinden geçmeyenin ebedi olarak bilinci ve duyguları zayıflamış, düşünmeden hareket eden, ne yaptığının farkında olmayan biri olacağını öğrendik.
9.    Şu anın doğruluğunu kabul etmeyen, onaylamayan kişinin ne yapacağı, nereye gideceği belli olmayan bir hayvan gibi davranışlarda ve seçimlerde bulunacağını öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Yaşamın olaylarından gereken dersi almayanın, uyarıcı sonuçlar çıkaramayanın saygın bir kişi olamayacağını, sıradan ve sürüden biri olarak yaşamını tamamlayacağını öğrendik, anladık.
                   *
RAV


Popüler Yayınlar