31 Ağustos 2019 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6120 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)

 6120. Bir bakışla ciğerimi yaraladın, onu ateşlere attın, yaktın kavurdun;
Görüyorum, pişireceksin;
Biliyorum yiyeceksin onu.

Sıcak gözyaşlarım için olsun, soğuk ah edişlerim için olsun bir sor şu yanışımı;
Görüyorsun zaten, bir sor;
Sıcakla soğuğun farkındayım ben.

Benim bağrım tutuşmuş, gönlüm yanıyor, senin eteğin tutuşmuş amma arada fark var;
Yanıştan yanışa, dumandan dumana, dertten derde ne farklar var, biliyorum ben.

Gönlüme, erler gibi dayan diyorum da gönlüm diyor ki:
Gam yüzünden erkekle kadını ayırt edebilirsem ne erkek olayım, ne kadın.

A gönül, her yelle (Rüzgârla) toz gibi tozmaktasın (Küçük parçalarla ayrılmış biçimde çevreye yayılmışsın);
Fakat erlikle (İşimi iyi bilenim, yetenekli kimseyim deyip) denizi tozutmayı bilirim ben demiyorsun.

Gönül, bana cevap vererek dedi ki:
O Ay (Karanlıkta kalmışların yolunu aydınlatan), çift-tek oynuyor amma çiftle teki ayırt edebilirsem kâfir gibi Tanrı'ya çift demiş olayım.

Tavla oyununa girişti mi, şeş-penç (6-5) zar atar;
Ben de şu oyunu bilirsem derim, gama mat (Üzüntüye yenilmiş) olayım.

A gönül, buluşmayı özlüyorum;
Garibim, âşığım, sarhoşum;
Artık buluşmayı kurmadayım, işte buracaktı, pılımı-pırtımı bağladım, denk ettim.

Bütün dünyanın kıblesisin (Yardım almak için yönünü çevirdiği kişisin), kıbleden yüz dönmem;
Nerde olursam olayım, yüzümü o kıbleye tutarım, oraya dönerim ben.

Canım bedenimde olsun da sonra senden başkasına giden bir yol tutayım;
İmkânı yok.
Sevgili, senin aşkınla yokluk âleminden (9 kat gökten sonraki ihtiyaçsızlık âleminden) çıktım ben.
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Allah dostunu farkında olarak bilmek, onun bize uygulayacağı değişimle kazanım sağlanırken sıkıntılar olacağını, değişim tamamlanana kadar kararımızdan dönmememiz gerektiğini öğrendik.
2.    Aşkı tanımanın, aşkı yaşamanın, aşkın Allah’a yakın en üst makam olduğunu bilerek, peygamber efendimizin izlediği bu yolu bilmek ve anlamanın, yaşamanın köklü değişimle olacağını, Şems Hazretlerinin bu amaca götüren öğretici ve yardımcı olan biri olduğunu anlayarak ve bilerek yaşamak gerektiğini öğrendik.
3.    Büyük Meleklerin bile giremedikleri aşk alanına kolayca girilemeyeceğini ama imkânsız olmadığını peygamber efendimizin Miracından öğrendik.
4.    Köklü değişiklerde kişinin yerleşmiş kutsal diye sahiplendiği bütün inancının da yok edilerek inançsızlığa kadar ve hatta inkâra kadar gidilerek yeni baştan doğru inanç düzenleneceğini öğrendik.
5.    Şems Hazretlerinin bütün dünyanın arayıp ondan yardım istediği kişi olduğunu Mevlana Hazretlerinden öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Doğru sözlü Mevlana Hazretleri Aşk yolunu izleyerek 9kat göğü geçtikten sonra olan ihtiyaçsızlık âlemini de geride bırakarak Şems Hazretlerinin yoluna devam ettiğini, bu yolu öğreten Şems Hazretlerini çok özlediğini öğrendik, anladık.
                     *
RAV

30 Ağustos 2019 Cuma

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6110 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)
                                         
 6110.  Zamansızdı, korktum diye özürler getirdim güzelime (Şems Hazretlerine);
A akıllı, zamanında olunca da gördüm seni diye cevap verdi bana.

Dedim ki:
A beğenilen güzel, mademki gördün, görmedin, say (Görmedim diye kabul et).
Beğenmediğim şeyini de dedi, lûtfunla (İyilik ve yardımlarınla) beğendim.

Dedim ki:
Bir kusurdur (Eksiklik, noksanlık), oldu amma gönlüm senden ayrılmadı ki.
Onu da dedi, benden bil, ben senden gönlümü almadım ki.

Dedim ki:
Ayrılık, kanımı içti (Kuvvetsiz hale getirdi);
Ayrı düşenlerin ahlarını (Pişmanlıklarını, özlemlerini) işit;
O da bizim lütuf (Önem verilen, sayılan birinden gelen iyilik ve yardım) ağımızdır (Tuzağımızdır);
Senin ayağına ben dolaştırdım;

* Yûsuf gibi hani;
Bünyâmîn'i (Yusuf suresi 76) düzenle düşmanlardan kurtardı;
Seni töhmet (Birine yüklenen, işlenildiği sanılan fakat henüz aydınlanmamış olan suç, suçlama) altına aldılar amma sağrağı (Büyük kadehi) ben çaldım dedi ya;
İşte öyle dedi.

Dedim ki:
Gün geçti, vakit geçti, yol da uzak.
Dedi ki:
Uzak amma bana, bak, yola bakma;
Yolu dürdüm (Kısalttım)-gitti.

Bu güce-kudrete karşı vakitliymiş, vakitsizmiş (Zamanlama yapmak);
Nedir ki?
Güzlü (Geçiş yapılacak) şeyleri bu sebeplerle kestim ben.

Bütün yaratıkların akıllarını bir araya getirsen gene de lütfumuzun sırrına eremez (Neden iyilik, bağış yaptığımızı anlayamazsın);
O sırra ancak seçtiğimiz akıl erer.

Gönlün çevresinde, boyuna dolanıyorsun, biliyorum ne yapacaksın, biliyorum ne yapacaksın;
Gönlü kan edeceksin, yüzü sap-san sarartacaksın sen.

Bir oyundur, çıkardın, gönlün varını-yoğunu, bir uğurdan (İyilik kaynağından) aldın, götürdün;
Bu oyundan sonra daha neler meydana çıkaracaksın;
Biliyorum ben.
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Şems Hazretleri Mevlana Hazretlerinin kendisini beyitleriyle anlatınca, Mevlana Hazretleri yapılan iyiliğe karşı bunları söylediğini, söylerken de Tanrı şarabıyla sarhoş olduğunu, aklı başında olmadığını bahane olarak sunduğunu öğrendik.
2.    Mevlana Hazretlerinin gönlünü Şems Hazretlerine verdiğini, hiçbir şartta bu durumdan ayrılmayacağını öğrendik.
3.    Şems Hazretleri çok uzak bir yolu bile zaman ve mekan dürülmesiyle çok yakına getireceğini öğrendik.
4.    Her ilim sahibinin üstünde daha iyi bilen birisi olduğunu öğrendik.
5.    İlim derecelerinde yükseltilecek kişi helal tuzakla avlanıp onu bulunduğu ortamdan çıkartıp daha iyi bir alana alındığını öğrendik.
6.    Şems Hazretlerinin sırrını bütün akıllar bir araya gelse bile sırrını anlayamayacaklarını, ancak Hazretin şetçiği aklın anlayabileceğini öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin söz ve davranışlarını anlamanın güç olduğunu, ne yapıp yapmayacağını hiçbir aklın öngöremeyeceğini öğrendik, anladık.
                     *
RAV

29 Ağustos 2019 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6100 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)
                                         
 6100. Bizden hangi irini (Ölmüş hücre artıklarından ve bozulmuş alyuvarlardan oluşan sarımtırak renkte koyuca sıvı, cerahat) aldın da gözün çapaklandı;
İçyağını gözüne, seni yarım korum diye ne okuyorsun öyle (İleride tedavi ederim diyorsun)?

Söz yayını al benden;
Kahır okları (Derin üzüntüler ve acılar, sıkıntılar) uçurup duruyor;
Korkuyorum;
Sarhoşlukla kendime ok atmayayım sakın.

Tebrizli Şems'in yakışında (Aşk ateşinde) öyle bir yapıcılık var ki;
Şu yanışla uzlaştım mı, ateşten hâsıl olan âlemden kurtulur-giderim.

Gel de duy, öğren;
Neden atımın önünde, ardında döndüm dolaştım:
At sürdün mü, atının nalına tozum (Hareketinin havada görünen zerresi olurum) bende ondan.

Pişmanlıklardan aman verdin bana;
Fakat ne bir lâf ettin, ne bir üfürdün;
Ne de güzel essiz İsa'm benim, ne de hoş şanlı-şerefli güzelim benim.

Gelirimi, zulümsüz-sitemsiz öyle bir dudaktan verdin ki kim bilir göğümün genişliğini?
Nerdedir giderim benim?

Cömertliğini, vergini gördüm de varlığında yok oldum-gitti;
Öylesine bir renge büründün (Görünüşe, kimliğe girdin) ki sanki bahçenin gülüyüm ben.

• Cömert Dâvûd'sun sen;
Demirden zırh yaparsın sen;
Ben de o zırha aidim;
O yüzden de soğuktan, sıcaktan dışarıyım ben.

Güzellik ordun, varlığıma saldırdı amma ben, zaten düşünceyi bırakmışım;
Ne kaçma kaydındayım, ne kovalama kaydında.

Sus, burada sonsuz bir şarap vardı;
Arı-durusunu da içtim, tortulusunu da;
Çünkü ikisi de içilecek şaraptı bence.
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Şems Hazretlerine Mevlevilerden zarar verecek hiçbir eylem olmadığını, hastalık olmayınca tedavinin de olmayacağını öğrendik.
2.    Mevlana Hazretlerinin çok söz söylediğini, kendine yanlışlıkla zarar verebileceğini öğrendik.
3.    Şema Hazretlerinin ışık ve ısısının nurdan olduğunu, bunu bilen ve uyum sağlayanın başka ışık ve ısı aramayacağını öğrendik.
4.    Mevlana Hazretlerinin hakikate götürecek ve sırlar kazandıracak vasıtaya çok değer verdiğini öğrendik.
5.    Şems Hazretlerinin İsa huylu olduğunu, hastaları iyileştirdiği gibi iyileştirdiğini, ölü gönlü olanı dirilttiğini, kendisine sevgiyle bağlanıp dost olanların pişman olmadıklarını, kötü bir söz almadıklarını öğrendik.
6.    Şems Hazretlerinin kendisine sevgiyle bağlanmış dost olanların göğsünü genişlettiğini yani anlayış ve kavrayışını artırdığını öğrendik.
7.    Şems Hazretlerinin cömert olduğunu, karşılıksız çok işe yarayan değerleri öğretip bağışladığını öğrendik.
8.    Şems Hazretlerinin kendisine ait olanları koruması altına aldığını öğrendik.
9.    Şems Hazretleri ait olana güzelliğinden güzellikler verdiğini öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin sözlerinin ve öğretisini insanı sarhoş ettiğini, böylece en bayağı ve işe yarama gözükenin bile çok temiz kazanımlar oluşturduğunu öğrendik, anladık.
                     *
RAV

28 Ağustos 2019 Çarşamba

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6090 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)
                                         
 6090. Sabahın, bir mum yakmama meydan vermez;
Apaçık oluşun, bir delil getirmeme hacet (İhtiyaç) bırakmaz.

Önüme gelen hayal, hayalini örter onun kanını döksem helaldir o kan bana.

Aşkınla iki (Madde-mana) dünyanın hayalini de yakar-yandırırım;
Ben Çiğil (Türkistan Türk boylarından biri olup iyi mum yapmalarıyla meşhurdurlar) mumu oldun mu, bu iki pervane (Ateşe doğru uçan kelebek böceği) de yanar-gider.

Sus, hâlini, sözünle az anlat;
Öylesine mezem varken ne diye şuradan şuraya göçüp duracakmışım?

Bütün doğan kuşları, uçuşuma şaşırdı-kaldı;
Benim gibi bir güvercin gördün mü sen?
Avlanmak için doğan aramadayım ben.

Her kuş uçacağı zaman, kanat açar da, uçar;
Yoksa ben çelik miyim ki baştan uçmadayım?

Vakitsiz ağız açma, dilimden kork;
Dilin, altından olsa çek dilini, çünkü altın makasıyım ben.

İçyağı, çıbana der ki:
İçimde bir hançer var;
Tutar da seni okşamaya koyulursa bil ki yararım seni a çıban.

Yumuşaklıkla sürünürüm sana emin olasın diye;
Sonra da ansızın seni yardım mı, ne hünerim var, anlarsın.

Şimdi ağız açma;
Daha olmamış çıbansın çünkü
Vakti gelir, olursun;
O vakit görürüm işini senin.
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Şems Hazretlerinin sözleri aydınlık sözler olduğunu, anlamak için ve başkasına anlatmak için kapalı sözler olmadığını öğrendik.
2.    Şems Hazretlerinin hayalin önemli ve değerli olduğunu öğrendik.
3.    Şems Hazretlerinin aşkına düşenin kendini pervane gibi çekinmeden kendini ateşe atan biri olacağını öğrendik.
4.    Mevlana Hazretleri kendisi güvercin olsa da şahin avladığını öğrendik.
5.    Yerinde ve zamanında konuşmamız, zamansız konuşmanın yanlış olduğunu öğrendik.
6.    İçyağının çıban tedavisinde yarayı deşerek iltihabın dışarı çıkmasını sağladığını öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
Konuların bütününe varmadan, anlamadan, kavram kargaşasından kurtulmadan söz söylemenin erken olduğunu, bu konuda konuşmamak gerektiğini öğrendik, anladık.
                     *
RAV

27 Ağustos 2019 Salı

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6080 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)

 6080. Kıyı, cennet bile olsa balık eğlenemez orada;
Onun balından bahsedeyim de ondan sonra şekerlere dalayım ben.

Buluşma gününde beni, o güzelden ayırt edebilirsen o güzel başkasıdır, ben de bir başka biriyim demek.

Her ateşten yanar, tutuşursam yak-yandır beni;
Her selden ıslanırsam suyum selim kurusun.

Tebriz’li Şemseddin'imizin eğleştiği yokluk âleminde meleklerin bile kolları-kanatları dökülür;
Ben nasıl insan hâlinde kala-kalırım orda?

Bana az gam verirsen hüzünlenirim, gönlüm daralır;
Derdi-gamı, başımdan aşağı dökersen gamın lûtfundan (Önem verilen, sayılan birinin verdiği sıkıntıdan sonra gelen iyiliğinden, bağışından) utanırım âdeta.

Gamların, beni bırakmaz ki gamlanayım;
Havan (Üstünlüğün-gücün), beni bırakmaz ki suyla karılmış toprak olayım, balçık hâline geleyim.

Dünyanın bütün cüzcülerini (Bütünü oluşturan bölümlerin her biri), gamın diri tutar;
Fakat ben, tek başıma o gama dalayım, bunu istiyorum senden.

Bir şaşılacak dert koparırsın, derdime deva olur;
Bir şaşılacak toz tozutursun, onunla sürmelenirim (Bu tozla pudralanayım).

Can verecek kişiye, can vermeye değdiğine dair bir kefil göster, elbise dikene bir elbise göster de onunla oyalanayım.

Senin verdiğin hastalık, başka bir hastalığın gelmesine yol vermez; hazinen yok-yoksul (Başkalarına muhtaç) olmama imkân vermez ki.
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Şems Hazretlerin göz önüne gelinmeyen, insanda bulunması gereken olumlu özelliklere sahip olanın, adam olanın girebileceği ve kalabileceği, yokluk âleminde olduğunu öğrendik.
2.    Yokluk âlemini bilenin bu âlemden başka âlemlerde oyalanmayacağını, orada insanın insan, meleğin melek kalamayacağını nur parçası olacağını öğrendik.
3.    Şems Hazretlerine kavuşma arzusuyla her zorluğa Mevlana Hazretlerinin sevinçle kabul ettiğini öğrendik.
4.    Şems Hazretlerinin can verilecek kişi olduğunu öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
 Bütün hastalıklardan, dertlerden, sıkıntılardan kurtulmamız için tek hastalığımız olması onunda Aşk hastalığı olması gerektiğini öğrendik, anladık.
                     *
RAV

25 Ağustos 2019 Pazar

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6070 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)

 6070. İster yurtta olayım, ister bedenden çıkayım, Tebrizli Şems'in hararetiyle (Coşkunluğuyla, sıcaklığıyla) Yemen'den görünen Süheyl yıldızına döneceğim ben.        
 ( Süheyl yıldızı:
Semanın güney yarım küresinde bulunan Sefine-i Nûh burcundaki parlak ve büyük bir yıldızın adı.
Süleyman Peygamberin yıldızıdır.
Bu yıldızın tesirinde olan talihlilerine Tanrı’nın üstün güç ilahi nimetlerini ve saltanat verdiğine inanılır.
Yemenden daha iyi görülür.)

Aşka, âşıklara baş olmayı kurarak ayakbastım;
A benim canım, aşkın oğluyum amma babamdan öncedir varlığım benim.

Badem yağı, bademden çıkar amma can da bilir ki der, ben ağaçtan önceyim.

Görünüşe kapılan bile Âdem'e melekler secde etti der-durur;
A aptal, reva (Yakışır, yerinde, uygun) görür müsün ki şu küçücük bedenden ibaret olayım?

Bir zaman, aşkının avucunda, cıva gibi döner-dururdum;
Bir zaman da bütün gönlümle, altın gibi, madenin kucağında kalayım.

Can gibiyim, aşk gibiyim;
Bedende nasıl hem görünmezler, hem görünürlerse ben de hem meydandayım, hem gizli;
Gâh (Bazen) ortadayken gizliyim, gâh (Bazen) beldeki kemer gibi görünmedeyim.

Sevgilimin, ortadan ayrılmış saçlarında ne sevdalarım var;
Gâh (Bazen) halkaya girmedeyim, gâh (Bazen) halkaları saymada.

Dünya, boyuna dursa, ben ölüp gitsem de yüzyıllar geçse gene âşıklar arasında, geceleri benim hikâyem söylenir, benim masalım dinlenir.

Gizli sevgilim, benim de kendisi gibi gizli kalmamı istiyor, yoksa geceleyin görmeyenlerin inadına Ay gibi ap-açık görünürüm ben.

Gökyüzü, Ay gibi seni başımda taşırım diyor bana;
Dedim ki:
İyi söylüyorsun amma bir sor bakalım, var mıyım ben?
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretlerine tutkulu sevgisi ve dostluk bağlılığı yüzünden üstün başarı gösteren uğurlu bir hale geldiğini öğrendik.
2.    Mevlana Hazretlerinin aşka ve âşıklara başkanlık yapmak için dünyaya geldiğini öğrendik.
3.    Mevlana Hazretlerindeki aşkın başkanı olmak için önceden çok değerli şeylerle donanmış olarak dünyaya geldiğini öğrendik.
4.    Mevlana Hazretlerinin değerlerinin hepsinin görünmediğini, yakınlaşanların kuvvetleri kadar görüp anlayabileceklerini öğrendik.
5.    Sevgilinin insanın içindeki var olan ama görünmeyen güzellikleri dışarı çıkarıp görünür hale getirdiğini öğrendik.
6.    Mevlana Hazretlerinin sözlerinin ve yaşam öyküsünün kıyamete kadar örnek ve önder olarak öğrenilip anlatılacağını öğrendik.
7.    Şems Hazretlerinin gizli kalmayı tercih ettiğini, Mevlana Hazretlerinin karanlıkta olanların bile görüp aydınlanacağı durumda olmayı tercih ettiğini öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
 Mevlana Hazretlerini gökyüzünün bile karanlıkta kalanları aydınlatması için  gökyüzünde Ay gibi taşımak istediğini öğrendik, anladık.
                     *
RAV

24 Ağustos 2019 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 6060 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)

 6060. (Aşkın) Eli, kuyudakileri çıkarmaya ip olur, ayağım iple bağlanırsa sevincimden ellerimi ne de çırparım o an.

Bana der ki:
Yolunu kesti diye aşkın elinden ne ağlarsın?
Şu yolda yol kesen, ben (Hazreti Mevlana) olduktan sonra o yola düzülen (Bir gereksimi karşılamak amacıyla birçok şeyi birbirini tamamlayacak biçimde bir araya getiren) kervana (Uzak yerlere toplu olarak giden yolculara) ne mutlu.

Çenge benziyorum, fakat çalacağım zamanı bilmek istersen tenten-tenen demeye koyulduğum (Ritim tutmaya başladığım) zamanı ganimet bil.

O hünerlere sahip sevgilim (Şems Hazretleri) benim delilik perdeme mızrabım vurdu mu, o andaki deliliğimi kimsecikler bilmez, Tanrı bilir ancak.

Onunla ayak vurmadayım, onunla oynamadayım;
Gamın ayakları altına düşmekten ne gam var bana?

Çene topağı tatlı mı tatlı sevgilimin kucağındayım;
Acılık yanıma mı uğrayabilir?

Ne diye bir dünyada kala-kalayım?
Yüz dünyadan fazla dünyam var;
Kebabım pişmiş, ne diye yelpazeye aldırış edeyim?

Canım, aşk güvercincisine güvercin oldu;
Kendi burcumu gördüm, ne diye bedende kalayım?

Gâh (Bazen) kendimle savaşmadayım, gâh (Bazen) kendimden geçmedeyim, gâh da şaşkına dönmedeyim;
Fakat gül renkli sevgilim geldi mi, artık ne diye şu üç halde kalayım ben?

Onun aşk hamamında canlara örtü yoktur;
Hamam resmi değilim, ne diye camekânda (Hamamda soyunulan yer) durayım ben?

Sus a söyleyen gönül;
Avare (İşsiz, güçsüz, aylak) olacağım ben;
Ateşler sardı yurdu, nasıl yurtta durayım ben?
                         ***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                        ***
Neler öğrendik;
1.    Aşkın insanın nefsinin istekleri ile gideceği yere göndermediğini, bu durumda olan kişinin kendini takdir etmesi gerektiğini öğrendik.
2.    Mevlana Hazretleri kendisine sevgi ile bağlanan kişiyi kendi haline bırakmadığını, serserice gittiği yoldan ala koyduğunu öğrendik.
3.    Kulağımıza gelen ritmik tef sesinin Mevlana Hazretlerinin çaldığın bilmemiz gerektiğini öğrendik.
4.    Yaşadığımız dünyadan çok daha iyisinin aşk dünyası olduğunu, aşk dünyasının yüzlerce dünyası olduğunu, bu dünya işleriyle fazla meşgul olmamak gerektiğini öğrendik.
5.    Aşkın sahibinin aşığı terbiye ettiğini, yetiştirdiğini öğrendik.
                    *
İşte böyle yaren;
 Âşık olan kişinin âşık olduğunun yurdunda duran biri olmayacağını, canıyla gönlüyle hareket edeceğini, oynayacağını öğrendik, anladık.
                     *
RAV

Popüler Yayınlar