30 Mayıs 2013 Perşembe

TAŞ VE KERPİÇ

Taş ve kerpiç 115

Yolda bir taşla bir kerpiç parçası vardı.
Ansızın denize düştüler.

Taş feryat ederek battım dedi, artık başımdan geçenleri denizin dibine anlatayım.

Fakat kerpiç, varlığından geçti, yokluğa ulaştı.
Nereye gitti, ne oldu?
Bilmem ki.

Dilsiz kerpiç şöyle seslendi, onun bu sözünü hakikatten haberdar olan duydu ancak:

İki âlemde de bendeki ben kalmadı.
Varlığımdan bir iğne yordamı kadar varlık bile yok.

Artık benim ne canımı görmem mümkün, ne tenimi.
Varlık, denizden ibaret.
Ancak o, apaçık görülebilir.

Sen de bugün denizin rengine boyanırsan denizde, geceleri parlatan, karanlıkları aydınlatan bir inci olursun.

Fakat sen, varlığını diledikçe ne canı bulabilirsin, ne aklı.

                                        ***
İLAHİNAME. FERİDÜDDİN-İ ATTAR M.E. B. YAY. 392

                                           *
Yaren,

Kişiliğim gidecek diye asla korkma.
Burada değişen önem verdiğin değerlerdir.

Az değerli olana çok değer verdiğini, çok zaman ayırdığını, çok emek verdiğini anlayarak gerçek değerli olanlara yeterli güç, zaman, emek ayırmadığının farkına varman için önerilerdir.

Sen kendini doğru değerlendiremezsin.
Seni doğru değerlendirecek, doğru yolu gösterecek, doğru sözlü yaşlı birini bulman yahut dünyayı terk etmiş büyüklerin kitaplarından kendini mukayese ederek özeleştiri yapman lazımdır.

Yani sen kendi benliğinden geçmedikçe, başka bir varlıkta var olmadıkça kendini doğru değerlendirecek duruma gelemezsin.

Yani sen senden ayrılıp kendini yabancı biri olarak görmedikçe ben haklıyım, ben doğruyum, ben iyi yapıyorum der kendini aldatırsın.

Mal, mülk, para, makam, rahat yaşam, saygı, sevgi aradıkça gerçek doğrulardan uzaklaşırsın.

                                                *
RAVLİ.

Popüler Yayınlar