Çin dağlarında taş kesilivermişti.
Gözlerinden yeryüzüne
gözyaşları yağar dururdu.
Fakat o zari-zari ağladıkça
gözyaşları da yere dökülür dökülmez taş olurdu.
O taşlardan biri, bulutun
eline geçse kıyamete kadar elemden, acıklanmadan başka bir şey yağdırmaz.
O doğru sözlü, temiz özlü
adam, BİLGİDİR.
Çin’de bile olsa onu arayıp
bulmak gerek.
Çünkü ilim, gayretsiz,
çalışmayan kişilerin derdiyle taş kesilmiştir.
Niceye bir sürecek bu nimeti
inkâr eden nankörlerin nankörlüğü?
Bu zahmet yurdu, tamamıyla
kapkaranlıktır.
İlim, bu yolda yol gösteren
bir muma benzer.
Bu karanlık yerde canına yol
gösterecek şey, bilgi cevheridir, canına can katan bilgidir.
Sense bu karanlıkta başsız
ayaksız bir hale gelmiş, İskender gibi kılavuzsuz kala kalmışsın!
Elinde ilim cevheri yoksa
herkesten daha fazla perişan olur kalırsın a adamlıktan uzak kişi!
Bu cihan da can âleminde
kaybolmuştur, o cihanda da.
Ten, candan gizlenmiş,
kaybolmuştur, can da tenden!
Bu kayboluş âleminden çıktın
mı bir yere varırsın ki orası, ancak Âdemoğullarına mahsus bir yerdir.
Bu hususi yere vardın mı her
nefeste yüzlerce sır izler, yüzlerce sırra erersin.
Fakat bu yolda kaldın, bu yolu aşamadın mı vah sana!
Sende bütün varlığın kaybolur gider!
Geceleri uyuma, gündüzleri bir
şey yeme de sende de belki bu istek kendini gösterir.
İstekte kayboluncaya kadar,
gündüzleri yemekten, geceleri uykudan kesilinceye kadar iste!
***
Yaren,
Bilginin sorumluluğu
yönlendirmek ve öğretmektir.
Evlilik ve başka
beraberliklerde, fikirlerde, düşüncelerde çeşitlilik oluşturur.
Güçlü nesillerin yetişmesine
olanak sağlar.
Vücudundan ruhuna, ruhundan
vücuduna uyum sağlar.
Kabul etmeyi kolaylaştırır,
ilişkinin devamını sağlar.
Günlük yaşamın olumlu ve
uyumlu yaşanmasını sağlar.
Şartların seni yere
yıktığında sıçrayarak ayağa kalkmanı sağlar.
Her davranışına, duygularına,
hislerine etki eder.
Kazanmayı ve harcamayı aynı
değerde görmeni sağlar.
Zor durumlarda çıkış yolu
gösterir.
Erdeme, bilgeliğe
yönlendirir.
Değerlendirmelerinde ayrı
gözükenler arasında bağ kurar.
Hazır bilgiye vahi diyoruz,
denemeler sonrası edilin bilgiye öğrenilen bilgi diyoruz.
Bu iki bilgide senin malındır
yararlanarak sahiplenmelisin.
Bilginin zevkini ve önemini
bilmeyenlere bilgi verip heveslendirmek gerekir.
Bilgi suya atılan bir taşın
oluşturduğu halkalar gibi kaliteli olmalıdır.
Bilgi uygun kişiye, uygun
yerde, uygun zamanda, uygun şekilde kısa, öz ve anlaşılır şekilde verilmelidir.
Bilgiye sadece söz ile
inandırmak kolay olmayacağı için görsel destek sağlanmalı bu yoksa hikâye
edilerek sunulmalıdır.
Bilgi inanç oluşturmuyorsa,
akılda hareketlilik sağlamıyorsa, fikir olarak çıktı yapmıyorsa, zekân bunu
faydaya dönüştüremiyorsa ya bu bilgi değildir ya da anlama yeterliliği yoktur.
Bilgi doğru kullanamayacak
kişiye verilmez.
Bilgi karanlıkta kalmışa
görüş yeteneği olan kişiye aydınlık verir.
Her bilgi her kişiye
verilmez, bilgi bazen o kişiyi mahveder.
Basiret dediğimiz gerçeği
anlama ve kavrama yeteneği kendini geliştiren tarafından sahip olunan bir
yetenektir.
Aklın kullanabileceği sınırı
zorlamamak gerekir.
Bilgi Allah tarafından
insanlara yaratılanları tanımak ve yararlı kullanılmak için verilmiştir.
Bilgiyi isteyen kişiye
vermekten sakınmamalısın.
Bilgi olması için istek,
doğru, aydınlık veren olduğu zaman görünür olur.
Her bilgi karanlıkta bir mum
yakma gibidir.
Ne kadar çoğaltırsan o kadar
çevren aydınlık ve net görünür olur.
Kur’an
Allah ile iletişim kurma
teknik talimnamesidir.(Allah’ın ipidir. Bir ucu Allah’ın, bir ucu da
Kuran’la sizin elinize
verilmiştir.
Kuran’a sıkı tutunup, onun
istediği gibi davranan doğru yoldan sapmaz, yanlışlığa düşmez, daima mutlu
kalırsınız diyen Hz Muhammet’tir.
Bu kitaba göre davranan doğru
yoldan çıkmaz.
Mutlu kalma yollarını
gösterir.
İmanının şahididir.
Allah’ın kuluna ziyafeti bilgidir.
Nurdur (Kalıcı ışık verir hep aydınlıkta yol
alırsın)
Şifadır (sağlık, sakinlik, çabuk iyileşme verir)
Koruyucudur. (Bağlı olanı korur)
Temiz AKIL sahipleri Kur ‘an
üzerinde düşünsün ve işaret edilenlere uygulasın diye sevgili peygamberine bu
bereketli, bolluk veren, uğurlu, hayırlı, mutlu, kutlu, beğenilen, sevilen,
şaşırtan, kızılan bu kitap, Allah tarafından takdir edilen şeylerin yazılı
bulunduğu manevi levhadan ilahi ilim olarak indirildi.(levh-i mahfuz)
Okunması ve anlamaya
çalışılması istenir.
Dünya hayatı ve ölüm sonrası
olacak olan hayatı anlatır.
Doğru ile yanlışı bildirir.
Bu kitabı terk eden Allah’ı
da terk etmiş yanlış yola girmiştir.
Bağlanan doğru yoldadır.
Âlimler okumaya doyamazlar.
Değerinden bir şey kaybetmez.
Doğru yolu gösterir, adaletle
hüküm verilmesini sağlar.
Okuyana, ezberleyene, yap
dediklerini yapana, yapma dediklerinden sakınanına Cennetini ihsan eder, ailesi
fertlerinden 10 kişiye cehennemlik olana bağışlanma hakkını, yetkisini verir.
Akıl, sadık bir dosttur, her şeyden ders alır.
Olgun insanın aklı çok konuşması azdır.
Akıl: Aşırı isteklerden
korur.
Şüpheli şeylerden ve haramdan
ala kor.
İşlerin sonunu görür.
Gelişmeleri öğrenir.
İnsani ruhtur ve hayvani ruha
komuta eder.
Hayvani ruh, aşırı istekli
ruhtur (nefis)ve bedene komuta eder.
Akıl: Yüksek âleme (Melekler
âlemine) mensuptur.
Güzel ahlakın padişahıdır.
Kalpte nurlu (Hep aydınlatan,
kaybolup kararmayan ışık) gözdür.
Az konuşan, doğruyu söyleyen,
hakkı bilen, halka iyilik eden, akıllıdır.
Kalbinde Allah sevgisinden
başkasını bulundurmayan, dünya isteklerini bırakıp Allah’ın huzuruna doğru
giden akıllı ve Allah’ın sevgilisidir.
Akıl Allah’tan gelmiştir.
Akıl kudretli bir padişahtır.
Allah’ın dünyada ki
gölgesidir.(Gölge aslından ayrılmaz)
Akıl: Dolu ile boşu ayırır.
Doğru ile yanlışı
ayırır.
Dünya ve ahret işlerini idare
edendir.
Akıl: İyilik ve kötülüğü
ayırır, insan kalbinin hayatıdır.
Akıl dört unsura komuta eder.(Toprak,
ateş, su, hava)
Bedenin uyur akıl uyanık
olarak kendi âleminde gezer.
Akılsız olan güzelin kalbi,
gizli düşmanlıklarla doludur.(Kendindeki güzelliği görmez, başkasındaki güzellikleri kıskanır)
Akıl görünüşe aldanmaz.
Akıl gönülde gezer, yaptırım
olanaklarına ulaşır, sevgi ile kendinden geçer, Allah’ın huzuruna çıkar.Akıl, akıllı olanı arar.
Akıllı öğüt dinler.
Akıllı kendi zararını
istemez.
Akıllı olan kötü şekilde
bakmaz, başına geleni hoş karşılar, kızmaz.
Aklı olanın anlayışı fazla
olur.
Akıllı kişinin sonu görme ve
düşünme yeteneği vardır.
Akıllı kişi önce kendini
sonra başkasını terbiye eder.
Akıllı kişi önce kendine
sonra başkalarına adaletli davranır.
Akıllı kişinin aklı başkasını
aramaz, çünkü Allah başkasından daha iyisi ile yardım eder.
Akıllı Allah’ı bilip
tanımakla aklın olgunluk sınırına varmıştır.
Akıl nurundan yaratılan
meleklerdir. Hepside göğün yücesinde Allah’ı tespih ederler.
Aklın gıdası bilgilerdir.
Hâkim olmadır.
Sebeptir.
Bilgindir.
Her şeyi bilendir.
Tabiatı inceleyendir.
Felsefecidir.
Doktordur.
Akıl sözlerle değil, istekle kendi
cinsine gider.
Akıl akılla, su suyla düzene
girer.
Akıl akılla birleşirse yüce
bilgiler meydana gelir.
Kendin kendini yetiştirmeye
kalkıyorsan ahmaklık yaparsın, aşağıda kalırsın.
Bir bilenin yolunu tut.
Akıl ve ayırt ediş ışığı
varsa doğruyu görür, bakırı altın sanmaz.
Akıllıya bir işaret yeter.(Hazreti Mevlana)
Akılsız kişide anlayış
yoktur.
Akıl sorumluluklarını
tanımlar.
Zamanlama yapar.
Miktarı belirler.
Akılla iyilik artar, nefisle
iyilik eksilir.
Aklın acı bir ilaç verse bile
hoşça iç de seni zahmetten kurtarsın.
Aynı cinste olmak akılla
olur, dille olmaz.
Aklı başında olan kimse
Allah’ın tertemiz nurunu ondan ayrı tutmaz.
Akıl bilgi ile yol gösterir.
Akıl 5 duyu ve ışıkla
çalışır.
Akıl sadece yeterli olsaydı
Allah peygamberler ve onların vekillerini göndermezdi.
Akıl eseri görür, yapanı
bulana kadar arar.
Akıl aklı bulduğu zaman
teslim olur.
Sadece kendi aklına güvenen
kendini kör eder ve göremez olur.
Akıl sonuçlara bakar.
Akıla rehber olmadıkça
başaramaz.
Görünene önem veren akıl,
görünmeyen akıldan bir zerre anlamaz.
Akılla melek birdir.
İki
suret olarak görünür.
BİLGİ
Dinin aslı Hak sevgisidir.
Bütün bilgiler insanda
sevgiyi meydana getirmek, varsa çoğaltmak içindir.
Allah bilgi ve sevgisini
kazanmanın yeri, insan kalbidir.
Kalbini Allah’a çeviren ve
ona bağlanana, bilgi ve sevgisini ve yakın olma mutluluğunu verir.
(Peygamberimiz okuma ve yazma bilmediği ve
belli bir okulda tahsil yapmadığı halde sahip olduğu bilgiler; Allah’ın onu
sevmesi, onun Allah’a yönelişi ve bağlanması ile zahmetsiz bilgilere
kavuşmasındandır).
İnsan yaradılışı itibariyle
görerek inanır.
Görünmeyen dünyaları görmesi
için Allah sevdiği kulunun, kalp gözünü açar.
Bilgiye:
1. Rüya yoluyla. 2. öğretim yoluyla.
3. ruha verilenlerle ( uyku veya ilham) ulaşılır.
Ruhun uyku ve ilham penceresi
vardır.
Rüya tabir ettirilerek
öğrenme sağlanır.
Gönül aynana manevi suretler
ve bilinmeyen emirler gönül aynana akseder ve görülür.
Bilgisiz oyunu ve eğlenceyi
bırakmaz.
Gerçeğe layık değildir.
Büyürken, yaşlanırken ilim ve
terbiye öğrenmeyen horlanır, yoksulluk çekerler.
Aşağılık kişi bilginin
değerini bilemez.
İbadetin sırrı, bilen insanın
sevgisi içindeki bilgidedir.
İsteyici olduktan sonra
yorulmadan elde edersin.
Bilgisiz kişi, bilginin
verdiği güç ve kuvveti kullanamayacağından Allah herkese bilgiyi anlama imkân
vermez.
Bilgisiz derdi derman sanırda
kendini kurtardığını, başkalarına ziyan verdiğini sanır.
Bilgi sevimli olanı öne
çıkartır.
Tanıdığından örnek verir.
Kıyas yaparak farkı fark
eder.
Bilgili yerde bilgiden
hünerden bahsetme.
Böyle bir yerde yalvarış
geçer.
Bilgi çok tekrar etmekle
kolaylaşır.
Çok üstün bilgi, üstün
kişilere nasip olur.
Aşağılık bilgi aşağılara
verilir.
Akıl +
bilgi
Allah her şeyden önce Aklı
evveli yaratmıştır ve 3 bilgi verilmiştir.
Hak bilgisi: Hak bilgisinden
yaratıcılık, yapan, işleyen, sanat eseri olarak meydana getiren, görünür olan
işler.
Nefis bilgisi: Ruha, cana ve
hayata emreder, kınar, ayırt eder, parçadan bütünü anlar, benlik oluşturur,
verilene razı olur, saf, temiz, iyilik yapan, Dünya’ya ve ahrete istekle
bağlayan hoşlanma duygusu verir, ihtiyaç olmadığı halde ihtiyaç gibi bildirir.
İhtiyaç bilgisi: Muhtaçlık,
yokluk, yoksulluk, gereklilik, isteme, ruhsal ihtiyaçlar, sevme ihtiyacı,
düşünme ihtiyacı, yeme, içme, barınma, giyinme, yakma.
Kur’an + Akıl
+ Bilgi
Allah özenle yarattığı kullarına daha yüksek Âlemlere çıkmalarına olanak sağlamak ve kendine yaklaştırmak için verdiği nurundan hediyelerdir.
Akıl özel
bilgi
Bütün âlemlerden önce akıl
yaratıldı.
Söz ile hareket sağlandı.
Yarattığı aklı Allah sevdi ve
saygıdeğer kıldı.
Kullarına sevgi, terbiye, iyi
yola gitmeleri için hediye etti.
Ruhun başlangıcı ve parçası
kıldı.
Özel bir ruh oluşturdu.
Âlemin bütün parçalarını
çevreledi.
Akıl üzerinden kâinatı
insanın emrine verdi.
Feleklere ve meleklere vererek
hizmet ettirmeyi sağladı.
Aklı ilk Hz. Muhammet’e aşk
ile birlikte verdi.(Sonra bedeni içine koydu)
Kendisine ulaşmaya sağlayan
vasıta kıldı.
İnsan kalbini değiştirmeye
imkân verdi.
AKIL BİLGİYE GİT DER,
BİLGİ BİLGİLİYE GİT DER,BİLGİLİ DE BİLGİLİYE TESLİM OL DER.
*
RAVLİ