21 Mayıs 2013 Salı

ALLAH’A SIĞINMAK

Günahkâr bir gençle ona musallat olan azap melekleri 16

Şöyle okudum:
Mahşerde bir genç belirir, Tanrı’dan aman diler.

Suçu pek çoktur.
Fakat ihsan sahibi hâkim, ona yar olur.

Melekler, orada aceleyle cehenneme atmak için koşarlar.
O sırada:

“Neden onu cehenneme doğru sürüklüyorsunuz? “
Diye hitap gelir.

Derler ki:
Onu cehenneme atacağız, onun için sürüklüyoruz.
Bunun üzerine yine Tanrı’dan bir hitap gelir.

Fakat bu hitap, adeta muammadır.
(Muamma: Bir adı, bir sözcüğü, bir kavramı buldurmak için kimi nitelikleri bir koşukla yanıltmalı biçimde söylenen söz oyunu, bilmece)

Tanrı der ki:
Şaşılacak şey!
BİZ ONUNLAYIZ.

Siz bunu duyamaz, işitemezsiniz.
Fakat biz ikimiz beraberiz, beraber olacağız.

Melekler bu sözü hakikaten de duymamışlar, böyle bir lütuf ve ihsanı asla görmemişlerdir.
Bu sözün heybetinden hepsi de susarlar, titrerler, kendilerinden geçerler.

Allah’tan gence:

Ey perişan adam, neden bu hale düştün, sürünüp durmadasın? Kendine gel, kaç onlardan!
Diye hitap gelir.

Genç der ki:
Yarabbi, böyle bir yerde ne yapabilirim?
Bu ovanın ne başı var ne sonu.

Böyle bir kıyametten nasıl kurtulayım?
Buradan kaçacak bir yol yok ki. 

Allah’tan:
Ey sarhoşluğun ta kendisine düşen, BİZE KAÇ.
Bize kaçarsan hepsinden kurtuldun demektir.

Genç:
Bende kudret yok.
Elimde çaresizlikten başka bir şey kalmadı benim.

Meğerki senin lütfun imdat etsin.
Meğerki sen beni sır perdesiyle gizleyesin, der. 

Tanrı onu keremiyle (Büyüklüğüyle) örter.
Kıyametteki halktan gizler.

Devletle onu sırlar makamına ulaştırır, vuslatın devlet yurduna eriştirir.

Melekler, kendine gelince genci arar bulamazlar,
Ercesine her tarafa koşarlar.

Tanrı’ya:
Düşmanımız ne oldu, nereye gitti?
Yoksa beka âleminde fani mi oldu?

Şimdicik Cenneti de aradık, cehennemi de
Fakat bir türlü onu göremedik, elimizden kaçırdık gitti.

Yarabbi sen bilirsin.
Nereye gitti acaba?
Bize söylemezsen mahvolduk, derler.

Tanrı’dan
Bu bizim hikmetlerimizdendir.
O, bizim korumamız haremine girdi.
(O bizim koruduğumuz yakınlarımız arasına girdi)

Bizim tapımızda karar etti.
Artık onunla hiçbir işimiz yok.
(O bize inanarak bağlandı, artık onunla hiçbir işiniz yok)

Bu işi bir o bilir, bir biz biliriz.
Siz aradan kalktınız diye hitap gelir.

Tanrı inayeti (Yardımı) adam oldu mu artık ağyar (Yabancı), araya girebilir mi?

Fakat önce doğru yolu buldurma için inayet (yardım) eder,  Peygamberi bir güneş haline sokar, onunla âlemi aydınlatır.

Tanrı inayeti (Yardımı), seni haslardan ( Katışıksız, en iyi cinsten, iyi nitelikleri kendinde toplamış olan kimse) etti mi bütün kusurların ihlâs (Temiz sevgi ve yürekten bağlılık. İbadetlerdeki içtenlik) sayılır.

Sana cemalini gösterir (yüzünü gösterir) de işin, gücün ancak onu seyretmekten ibaret kalır.

                                             ***
 İLAHİNAME FERİDÜDDİN-İ ATTAR M.EB. YAY. 392

                                                *
İşte böyle yaren,

Allah’ın zatını sev, kendisinden sevdiklerinin arasına girmeyi arzu et, iste, yardım iste.

Allah iste vereyim diyor niye en güzel olanı istemiyorsun?

Allah’tan bize bir iyilik geldiği zaman, seni endi benliği içine aldığı zaman bütün kusurların yok hükmüne alınır.

                                          *

RAVLİ İHLÂS

RAVLİ KULLUK

RAVLİ BİR OLMAK yazarak bu konularda yazılanları okumalısın.

                                                   *
 RAVLİ

Popüler Yayınlar