8 Kasım 2011 Salı

ŞEMS VE KADIN

Sultan Veled Hazretleri anlatmıştır ki:
Bir gün Mevlana Şemseddin iyi ve namuslu kadınları övüyor ve onların iffet (Namusluluk, temizlik) ve ismeti (Masumluk, günahsızlık, temizlik ) hakkında:

“ Bununla beraber bir kadına, Arşın üstünde bir yer verseler,
Onun nazarı birdenbire dünya üstüne düşse ve yeryüzünde intiaza gelmiş (Sertleşmiş) bir tenasül aleti (Erkeklik organı) görse deli gibi kendini oradan aşağı atar ve aletin üstüne düşer;

Çünkü kadınların mezhebinde ondan daha yüksek bir mertebe yoktur “ Buyurdu ve sonra şu hikâyeyi anlattı:

Şam’da bulunan Şeyh Ali Hariri ayağı uğurlu parlak kalpli, metanet (Sağlam ve kuvvetli kalbi olan) sahibi bir kişiydi.

Sema esnasında kime baksa derhal o, ona mürit olurdu.
Giydiği hırka parça-parçaydı.
(Bu yüzden) Sema esnasında vücudunun her tarafı görünürdü.

Halifenin oğlu da bunun menkıbelerini işittiği için, semaını görmek istedi.
Sema edenleri seyretmek için, makam kapısından içeri girdiği vakit şeyhin nazarı ona ilişti.

O derhal mürit oldu ve elbise giydi.
Oğlunun mürit olduğu haberi Mısır’da halifenin kulağına ulaştı.

Son derece canı sıkıldı.
Şeyhi öldürmek istedi.

Fakat şeyhin yüzünü görür görmez o da tam bir samimiyetle şeyhe teveccüh (Yöneldi) gösterdi.

Halifenin karısı da onu görmek istedi.
Şeyhi eve davet ettiler.

Hatun ilerleyip şeyhin ayaklarına kapandı ve elini öpmek istedi.

Şeyh tenasül aletini kaldırarak kadının eline verdi ve:
Senin istediğin o değil budur.” Dedi ve sema başladı.
Bunun üzerine halifenin itikadı (Gönülden tasdik ederek inanma) bir iken bin oldu.
                               *
Yine nakledilmiştir ki:
Mevlana Şemseddin’in nikâhlısı olan Kimya Hatun çok güzel ve iffet sahibi bir kadındı.

Bir gün kadınlar, Şems’ten izin almaksızın Sultan Veled’in büyük annesi ile birlikte Kimya Hatunu gezmek maksadıyla bağa götürdüler.

Birdenbire Mevlana Şemseddin eve geldi, onu evde bulamadı.
Sultan Veled’in annesi büyük ile birlikte kadınların onu gezmeğe götürdüklerini söylediler.

Mevlana Şems fena halde kızdı.
Kimya Hatun eve gelince hemen boynu tutuldu.

Kuru odun gibi hareketsiz kaldı.
Üç gün feryat figan edip öteki dünyaya göçtü.

Mevlana Şems de Kimya Hatunun ölümünden yedi gün geçtikten sonra 644 Şaban (Aralık) 1246 da tekrar Şam’a gitti.

                                        ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ Şark İslam Klasikleri 29
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***
Neler öğrendik:
1.    Normal kadınların erkeğin erkeklik aletine düşkün olduğunu öğrendik.
2.    Tanrı erlerinin çok kıskanç olduğunu öğrendik.
3.    Tanrı erlerinin kızgın bakışlarına hedef olmamamız gerektiğini öğrendik.

İşte böyle yaren,
Kadın vardır, bir de kadın vücutlu Tanrı erleri vardır.
Kadın vücutlu Tanrı erlerine er denir ve çok makbul kişilerdir.

Bir de erkek vücuduna sahip kadınlar vardır ki bunlara davranışları dolayısıyla kadın oldu denir.

Sonuçta vücudumuzun cinsiyeti değil de kişilikli davranışlarla er veya kadın hükmünde değerlendirileceğimizi öğrendik, anladık.
                                *
RAVLİ

Popüler Yayınlar