19 Kasım 2011 Cumartesi

ŞEMS VE İLAHİ AKIL

Şems Hazretleri bir sohbette buyurdu ki:

Kim dalı tuttu ise, dal kırıldı, yere düştü.
Kim kökü tuttu ise, bütün dallar onun oldu.

Nasıl olur da akıl sahipleri herkesin malik olduğu bu aklı(Tanrı’ya dönmek aklını) istemezler.

Filozofun biri:
“ Ben makul (Söylenmiş, söylenen) söylüyorum” diyor.
Fakat onun aklında bu ilahi akıldan bir koku bile yoktur.

                                       ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark İslam Klasikleri 29,
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***
Neler öğrendik:
1.    Bir şeyi anlamak ve bilmek için görünmeyen fakat görüneni besleyen yerden öğrenmek gerektiğini öğrendik.
2.    Görüneni besleyen görülmez âlemin bilinmesiyle konulara tam hâkim olunacağını öğrendik.
3.    İlahi kaynaktan, ilk kaynaktan öğrenmenin bütünü anlamaya ve doğru ifade etmeye yaradığını öğrendik.

 AKIL

1. İki cihanda mutlu olmak istiyorsan Önce doğru dini bilgiye ulaş,
Allah’ın emirlerine yerine getirerek kendini üst düzeyde disipline et.
Disiplinin sakinlik ve huzur ortamı oluşturduğunu bilmelisin.

      Oluşan bu huzur aklını doğru kullanmanı sağlar ve mutluluğunu tamamlar.
Sıkıntı çeksen bile gayretini bırakma hayatta en büyük işin şüphesiz bu olmalıdır.

Çalışmanda önem sırası:
Akıl,
Din,
İlim,
Yumuşaklık,
Cömertlik,
İyilik etmek,
Akrabaya yardım ve iyilik,
Sabır,
Şükür,
Halka yumuşak muamele etmek.

2. İnsan tek düzelikten çıkmak için kalbini büyüklerin hikmetli sözleriyle güçlendir.

3. İnsanın tabiatı gezinti yapmakla canlılık, neşe, kazandığından fikri gezintiler yap.

4. Aklın en kıymetli varlığındır.
Akıl; ahmakta şaşkınlaşır, bir beladan kurtarırken ahmaklığı yüzünden sayısız
belalara sokar.
Aklını ahmaklıklarla meşgul etme.
Ahmaklardan uzak dur.

5. Aklı doğru kullanamıyorsan, her an belaya hazır ol.

6. Akıl ile geçim sağlanır.

7.  Aklın az veya fikrin sakat ise ayıplanırsın.

8. Akıl, doğru ile yanlışı ayırt eder.

9. Esas akıl doğuştan verilen akıldır, baskı ve tesirlerle kullanılamaz duruma getirilmemesi için
ruh sağlığına çok önem vermek ve dikkat etmek gerekir.

10. Aklına bilgi ve deneyimle işlerlik ve verimlilik kazandırırsın.

11.Ömür uzadıkça beden gücü azalır fakat kazanılan akıl artar.

12. Tecrübelerinden ders alarak değerlendirirsen, akıllanırsın.

13. Aklını dinç ve zinde tutmak zorundasın, bunun için düşün taraf olma,
zamanın dedikodularına kıymet verme.

14.Akıl danışacaksan genç ve eğitimli olandan danış, ihtiyarların fikirleri
 pas tutmuştur.

15.Akıllı insanı sorduğu sorudan da akıllı olduğunu anlarsın verdiği cevaptan da anlarsın.

16.Akıllı insana bilmediği sorulduğunda, bu konuyu bilmiyorum diye cevap verir.

17. Arkadaş seçerken birinci öncelik olarak akıllı olduğuna anlaman ve
inanman lazımdır, sonra ahlaki özelliklerine bakmalısın.

18. Yaptığın işi aşırı yaparsan ayıp olur, eksik yaparsan acizlik ve
beceriksizlik olur.
Akıllılar daima orta yolu bulurlar.

19. Aklin fazlası bedenine zarar verir.

20. Akıllı, aklı sayesinde doğru sözlü, örnek hal ve hareket sahibi,
darda kalmışlara derman olmaya çalışan ve herkes tarafından
sevgi ve takdir hislerine mazhar olandır.

21. Akıllı hile yapmaz, yapmadığından hilekârların yalan ve hile tuzağına düşmez.

22. Geçimini sağlayacak aklın yoksa kardeş ve dostlarına dayanman hayırlıdır,
yoksa susup ve sabırla beklemek hayırlıdır, yoksa ölüm hayırlıdır.

23. Ahmakların hal ve hareketlerinden görüş sahipleri ibret alır, değerli insanlar
 ders alır.

24. Herkesi aklı miktarınca sorumlu tutman gerekir.

25. Akıl olgunluk ve doğru yolu gösterir.
Heva ile heveslerden ve hırstan ve şehvetten korur
Heva ve heveslere baştan yönelmez.

26. Akıllı kolay veya zor diye düşünmez, doğru veya yanlış diye düşünür.

27. Akıllı işini ucuz diye beceriksizlere ısmarlamazlar.

28. Değersiz insanlara iyilik yapmazlar.

29. Kötülüğe heves etmezler.

30. Akıllı emri altındakileri korur, verdiği öğüdü kendi tutar.

31. Akıllı dinin isteğine göre hareket eder, kendi isteklerini ön plana almaz.

32. Akıllı sabırlı adamlarla dostluk kurar.

33.Akıllı ben ne yapabilirim diye daima düşünür, yapar.

34. Akıl kötülüklerden ve çirkinlikten tek başına alıkoyamaz,
ilahi hükümlerle beraberse kötülüklerden ala kor, iyiliğe ulaştırır.

35. İmkânlar ne kadar çok olursa olsun aklını kullanamayan mahrum kalır.

36. Aklını en iyi kullanmanın yolu:

a. Eşyanın adı ve anlamını bir arada düşünmendir.
Örnek(soba ısıtmaya yarar, tv. Tek taraflı sesli ve görsel araçtır, elma ağacı elma verir. gibi)

b. İhtiyaç önemsenmeli, arzu ve istekler imkanlar oldukça kullanılmalı.

c. Arzu ve isteklerini ihtiyacından öne aldığın zaman imkanlar 
yeterli olamayacağından ve çevren onay vermeyeceğinden sıkıntıya düşersin,
arzu ve isteklerini hayal ile birliktelik oluşturmuşsan bunalıma girersin ki bu bulanıklıkta dostların dahi yardım edemez duruma düşersin.

d. Toplumun sana verdiği imkan ve hizmetlerden yaralanırken sende
 topluma kendi imkan ve hizmetlerini sunmalısın.

e.Sebebini bilmediğin bir huzursuzluk var ise maddi manevi borcu olduğun
kimselerin sana ve imkanlarına ihtiyaç duyduklarındandır.    

37. İş ve meşguliyet çokluğu aklı artırır.

38. Akıllı kimse sorusunda açılımlara sebep olur.

39. Akıllı ALLAH’IN emrini yapar.

AKIL, RUH, ARZU


Her şeyin başlangıcında ve sonunda akıl kullanmaktadır.

Aklın kişide olması ve kullanılabilen durumda olması gerekir.

Akıl doğuştan tam kapasite kullanılmaya müsait verildiği halde toplum kişiyi köleleştirip kullanmak için sayısız oyun ve hilelerle kişiye asalak olur.

Kişide güç, kuvvet bırakmaz.

Temasta olduğu her bir kimse çıkarına göre doğru yolun kendi söylediği yol diye seni yönlendirmek ve yöneltmek ister.

Seni doğru-yanlış ayırımı yapamaz hale getirirler. Aklını karıştırarak yaşamdaki doğru fakat ince yolları görmemeni sağlarlar.

Kendine öz-güvenini yok ederler.

Seni korumak adına o kadar gerekçe ve öneri sunarlar ki her kişi ve olaya şüpheyle bakmaya başlarsın.

Bu şüpheyle zannına göre yorumlar yapar, delil ve şahitlerin verilerini değerlendirmeden kanaat oluşturursun.

Kişisel gelişmen önlendiği için başkaları tarafından rahatlıkla kullanılır halde olursun.

Kişi çevresine imkânlarını sunduğu zaman akıllı diye saygı övgüsü alır.

Aslında bu saygı gerçek bir saygı olmayıp çevresindekilerin kişinin sağladığı imkânlardan daha çok faydalanmak amacıyla o kişiyi etkileyerek çıkarlarının devam etmesini hedeflemektedir.

Akıl Allahın verdiği en güzel armağandır ve akıl verdiğine hesap sorar.

Mademki yaptıklarımdan hesaba çekileceğim o halde özgür olmalıyım ve kararlarımı özgürce vermeliyim.

Başkasının doğrularını incelemeden neden kabul edeyim.

Benim özgür seçeneklerimle aynı doğrultuda ise işbirliği yapmamda neden sakınca göreyim.

Kalbim külli (bütün) akıldan bilgilerler sunar da gönlüm kabul veya ret eder ve akla bildirir.
(Aklıma gelen başıma geldi)

Aklım berrak değilse rüya yoluyla şekillendirerek bildirir.

Dünyada edindiğimi bilgiler ışığında kullandığım cüzi (parça) akıl:
 Ölçülere göre seçenek yaptırır, kararlar aldırır.
Bilgi birikimim yoksa veya bilgileri doğru kullanamıyorsam toplumun estirdiği hevesler peşinde giderek yaprak gibi oradan oraya savrulurum.

Toplumun olumsuz etkilerinden kurtulmak için kişi toplum ilişkilerine mesafe koyarım.
Dini ölçüleri anlamasam da uygularım, gurupların etkisine girmem.
               
Kalbim iletişim kurarak yararlandığı akıl, ruhun bulunduğu yerdeki akıldır.

Bu gün duygusal akıl diye tarif edilen akıl bu iletişimi yapabilecek kimseler için söyleniyor.

Ruhlar âleminde yaşarken, bu bedene ruhumuz hapsedilmeden önce kullandığımız akıl birçok bilgilerle donatılmıştı.

Duygularımızda hırs, kin, nefret, intikam, mal düşkünlüğü, cinsellik oluşmamıştı ve ruhun ölmek ve öldürmekten haberi yoktu.

Ruhlar âleminde bu dünyaya ait hiçbir his yoktu.

Bu bilgiler sırlandı ve dünyada kullanılan akla yaşamda çok ihtiyaç duyulan bilgiler verildi.

Temiz olanlara ilk akıldan bilgiler sır olmak koşuluyla verilmektedir.

İlk akıldan edilmiş bilgiler peygamberlere, evliyalara, ermişlere velilere verilmiş ve onlar bu sırların bir kısmını halka açık olarak bir kısmını sırlı olarak açıklamışlar,  bazılarına da hiç açıklamamışlardır.

Allah âleminden henüz bahsetmiyorum, sadece ruhlar âlemiyle iletişiminden bahsediyorum.

Aklın ne denli sağlıklı olursa olsun, hayata ne derecede iyi hazırlanırsan hazırlan zaman ve şartlar imkân vermeyebilir.

Hiç sinirlenme, sabırsız davranma, doğanın döngüsü böyledir.

’ Aptal mirasıyla yağız ata biner de âlim yaya gezerken tökezler’ sözünü unutma.

Bu ilk bakışta görünen dünya halidir, sonuçlarına göre görüşün varsa böyle olmadığını anlarsın.

Gözüm ancak görünenleri görür, aklım kabul edilebilir şeyleri anlar.  Tanrı’dan gelen olağan üstü olduğundan her akıl anlayıp kabul edemez, inkârdan başka yol bulamaz.

Şimdilik bildiğim bu.

Her şeyin doğrusunu Allah bilir.
                                                                                       RAVLİ








Popüler Yayınlar