7 Kasım 2011 Pazartesi

ŞEMS VE DOSTLUK

Yine buyurdu ki:
Söylenen sözlerin bir kısmı ikiyüzlülü bir kısmı da doğrudur.

İkiyüzlülü söz, bütün velilerin canlarının ve ruhlarının Mevlana’yı anlamak ve onunla düşüp kalkmak arzusunda olduklarını söylemektir.

Hâlbuki iki yüzlülüksüz söz ise, peygamberlerin ruhlarına:
“ Kaşki (Ne olurdu) biz onun zamanında bulunsaydık da sözlerini işitseydik” diyerek onu arzu ettiklerini söylemektir.

Şimdi siz, bu fırsatı kaçırmayınız.
Bir kimse ona ne kadar samimiyet gösterirse Tanrı’ya da o nispetle yakınlaşır.

Ben şimdi Mevlana’nın dostuyum.
Onun, Tanrı velisi olduğuna dair gerçek bilgim vardır.

Tanrı’nın dostunun dostu, Tanrı’nın velisi olur.

Hiç şüphe yok ki, güneşin yüzü Mevlana’ya karşıdır.
Çünkü Mevlana’nın yüzü güneşe karşıdır.

Güneşin, arkası başkalarına, yüzü de göklere çevrilmiştir.

Dostun alnından daha faydalı bir kitap yoktur.
Fakat şu kadar var ki herkes olgun bir dost değildir.

Bazıları onda bir, bazıları da onda birin yarısı kadar dosttur.

Eğer bu kadar dostluk da olmasa itikâf’a (Bir yere çekilip ibadetle meşgul olmak için) çekilirdi.

Her dostluk otuz parçadır.
Otuz parçayı birleştiren Tanrı’dır.

                                        ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ Şark İslam Klasikleri 29
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***
Neler öğrendik:
1.    Velilerin Mevlana ile dost olma isteğinin önde ve hemen arkasında olan iki isteği ifade ettiğini öğrendik.
2.    Birincisi ve önde olanı velilerin canlarının ve ruhlarının Mevlana’yı anlamak ve onunla düşüp kalkmak arzusunda olduklarını söylemek olduğunu öğrendik.
3.    Birincinin hemen arkasındaki gerçek isteğin Peygamberlerin ruhlarına:“ Ne olurdu da biz onun zamanında bulunsaydık da sözlerini işitseydik” diyerek peygamberleri arzu ettiklerini söylemek olduğunu öğrendik.
4.    Mevlana Hazretlerine ne kadar samimiyetle (İçten, candan, gönülden, içli dışlı olma) yaklaşırsak Tanrı’ya da o nispetle yakınlaşabileceğimizi öğrendik.
5.     Şems Hazretleri Mevlana Hazretlerinin Tanrı’nın velisi olduğuna şahitlik yaptığını öğrendik.
6.    Tanrı’nın dostunun dostu olmak için çalışanın veli olacağını öğrendik.
7.    Tanrı’nın Mevlana hazretlerine ışığını verdiğini öğrendik.
8.    En güzel öğrenilecek kitabın Tanrı’nın ışığının vurduğu yüzü okumak ve anlamaya çalışmak olduğunu öğrendik.

İşte böyle yaren,

Mevlana Hazretlerinin kendini kurtarmaktan çok daha öte bizleri de kurtarmak için Tanrı’dan aldığı ışığı bize yansıtarak karanlıkta hareketsiz kalmamızı, çukura, tuzağa düşmememiz için yolumuzu aydınlatarak fayda sağladığını öğrendik.

                NASIL DOST KAZANIRSIN
    
1.    Başkalarıyla içtenlikle ilgilenmelisin.
2.    Hep kendini görmeyi bırakıp başkalarının da var olduğunu, iyi ve yararlı işler yaptığını gözlemlemelisin.
3.    Ben kelimesini yaşamından çıkarmalısın, çünkü ben kelimesi farkında olmadan bencil davranışlara sürükler.
4.    Sevmiyorsan başkasının seni sevmesini beklememelisin.
5.    Başkasına ilgi göstermiyorsan sana ilgi gösterilmesini beklememelisin.
6.    Yaşamını zorlaştıran kişi, başkalarıyla ilgisini ve sevgisini kesen kişidir.
7.    Sevmek beğenilmeyi ortaya çıkarır.
8.    Yüz yüze görüşmek en etkili davranıştır.
9.    Kişiliğini işine yansıtabilirsen seni görmeye gelirler.
10.                      Görmeye gelenlere teşekkür edip ikramda bulunursan dostluk bağı kurarsın.
11.                       Alçak gönüllü ve dostça tavırlı olan herkesin beğenisini kazanır.
12.                       Dostça ilgi elbette ki farkına varmasan bile kazanımlar sağlar.
13.                      Ayrıntılara önem vermek hep dikkati üzerine çeker.
14.                      Yaşamında olanların ismini bilmelisin ve ismiyle hitap etmelisin.
15.                       Çalışmalarını çok beğendiğini, önerilerine ihtiyacın olduğunu bildirmelisin.
16.                      Yaşamı ve çalışma yöntemleri ile ilgili sorular sormalısın.
17.                      Hayranlık duyduğun kişi bil ki o da sana hayranlık duyar. Çünkü farkında oluşunun ve ayrıntıya dikkatli oluşun, ilgi ve sevgiyle olduğunu bildiği için.
18.                       Özel günleri bir deftere yazıp o gün onu aramalısın, güzel sözler söylemelisin.
19.                      Size telefon edildiğinde sevinç ve coşku dolu konuşmalar sesinden iletilmelidir.
20.                      Saygılı, kibar, yardımcı olmaya istekli, güler yüzlü biri olursan herkesle kolayca dost olma olanağına kavuşmuşsun demektir.
21.                      Sizden yardım istemeye geldim:”Bana yardım ederseniz çok sevinirim” demelisin.
22.                      Gözlerini açarak ve can kulağıyla anlatılanları dinlemelisin.
23.                      Sonuçları daima bildirmelisin.

Başkasıyla ilgilenirsen o da seninle ilgilenir.

Samimi ve yürekten olan iletişim karşılıksız kalmaz.

Özel ilgi yaşamımızı etkiler.

Dost seninle konuşarak korkularının ne kadar önemsiz olduğunu anlatır.

Dost sıcaklığı ve ilgisi korkularının, yalnızlığının, üzüntülerinin ilacı olur.   

       İçtenlikle ilgi ve sevgi daima kazandırır.

           DOSTLUĞA YAKIŞMAYAN ŞEYLER

1.    Dost sana zararlı olursa dostluktan vazgeç.
2.    Herkesin yanında seni kötüleyen kimseleri dost sayma, yoldaşlık etme.
3.     Alkole düşkün olanla düşüp kalkma, kendini uzak tut.
4.    Zekât ve sadakasını vermeyen zenginden ömür boyunca uzak dur.
5.    Seninle menfaat için görüşen bir arkadaş, ayaklarına kapansa bile ona yaklaşma.
6.    Yolsuzca kazanç elde eden vurguncudan uzak dur, çünkü onların düşmanı Allah’tır.
7.    Faizcilik yapana asla merhaba deme.

DOSTLUĞA YAKIŞAN ŞEYLER

1.    Hastaları ziyarete git.
2.    Susuzlara su ver.
3.    Meclislerde dostlara hizmet et ki Allah aziz etsin.
4.    Yetimlerin halini ve hatırını sor ki, Allah seni daima aziz etsin.
5.    Bir yetimin bir an için ağlamasından bile derhal Allah arşı titretmeye başlar.
6.    Bir yetimi ağlatan zalimi, cehennem sahibi kendi ateşinde kebap edecektir.
7.    Hasta bir yetimi sevindiren kapısı kapanmış olan cenneti açık bulur.
8.    Sırlarını açıklayan kimselerden uzak dur.
9.    Gençlikte ihtiyarlara hürmet göster ki, sen de başkaları tarafından saygılı olasın.
10.                      Yoksullara yardım edersen çok uygun olur. Bu Allah velilerine yaraşan huylardır.
11.                      Tok karnına asla yemek yeme ki, kalbini öldürme.
12.                      Hastalık oburluktan gelir.
13.                      Kıskanç uğursuzdur.
14.                      Yalancıda sözünde durmak yoktur.
15.                      Ahlaksızın tövbesi sağlam kalmaz.
16.                      Cimriler verdiği sözde çok az dururlar.
17.                      İkiyüzlüleri düşman bil, onlardan ve onların işlerinden üzüntülü ol.
18.                      Dinin saf ve katıksız bir su gibi kalması için daima helal rızık iste.
19.                       Haram rızık peşinde koşanın kalbi, teni içinde tamamıyla ölüme mahkûmdur.

        GERÇEK ERLERİN HUYLARI

1.    İnsanlardan gizli bir yerde olsa bile Allah’tan korkarlar.
2.    Kul günah işlerken Allah’tan korkar, yine de günah işlemekten geri kalmazsa, sevabı günahından fazla olur.
3.    Zayıflara, yoksullara iyilik eder. Darlık zamanında bile cömert olurlar.
4.    Düşmanının kusurlarını ağızlarına bile almazlar.
5.    Düşmanlarını mahvetmek şöyle dursun bilakis halkın üzüntüleri ile üzüntülü yaşarlar.
6.    Başına bela gelse bile kimseden insaf beklemez.
7.    İstek peşinde koşmazlar. Eminlik, korku ve endişeden uzak kurtuluş yoluna yönelmişlerdir.
Allah adamlarının mercisine gel ki Allah nimetlerinden nasip bulasın.
(Pendname’den alıntı)

DOST- DÜŞMAN NASIL ANLAŞILIR

Dost, dostunun sıkıntıda olduğunu görünce hiçbir şey olmamış gibi davranamaz.

Dostunun sıkıntıda olduğunu bilen, eğlenceye gidemez.
 Dostun, senin yüzüne övgüler yağdırmaz.

Dostun, fena hareketlerine bile hoşgörü gösterir.
Dost, ayıbını yüzüne açık ve anlaşılır şekilde söyler.

Dostun, yolun üzerindeki tuzaklar için önceden uyarır.
Dostun, yanlış gidişatına iyi gidiyorsun, aferin demez.

Dostun, yolunu şaşırdığın zaman uyarır.
Dostun ekmeğini yediği için başkasına karşı seni korur.

Dost yolunu şaşırdıysan bu yanlış yoldan çevirmek için uğraşır.
*Dostuna şiddetli davranırsan uzaklaşır.

*Dostuna yaptığın iyiliğe karşılık ver dersen uzaklaşır.
Dostuna doğru olanı yap. Zarar görsen de doğru olanı yap.

Dostumdur boş ver, o idare eder diye önemsemezlik etme.
İlişkilerinde kıvırmak, çevirmek, eğri hale getirmek dostluğu bozar.

Dostuna verdiğin sözü unutma, unutturma, dostunu kaybedersin.
Doğru olanı yaparsan kırgınlıklar olsa da dostluk devam eder.

                                          *
Düşmanın tatlı sözleriyle sana bal içinde zehir sunar.
 Düşmanın büyüğü kendinle her yere taşıdığın fena huyundur.

*Sağken dostluk kurmayan, dostluğu devam ettirmeyen sen öldükten sonra ailene dostluk göstermeye kalkanın ahlakı bozuktur. Yardımını asla kabul etmeyin, açlıktan, ihtiyaçtan ölmek daha iyidir.

Kötüyü besliyor, geliştiriyorsan kendi düşmanını kendin güçlendiriyorsun demektir.

Düşmanınla savaş ama ahlakı için asla söz etme. Yani ahlaksız, vicdansız, adi, şerefsiz, namussuz vb. söz söyleme. Olur ki bir gün barış yapar, yüz yüze gelirsin.

Hal ve hareketlerini düşmanından dinlemelisin ki doğruyu öğrenesin. Yani senin yanlış işlerini açıkça ve hakaretlerle dolu söyler.

Düşmanını çoğaltma. Güçsüz olsalar bile önemse, birleşirlerse mahvederler.

Düşmanına kaş çatarak kötü bakıp ürkütme! Zayıf da olsa dost olması iyidir.

Düşmanın kuvveti ise üstüne hücum etme.
 Düşmanını yen ama ezmeye uğraşma.

Barış çarelerini tüketmeden savaşa başlama.
 Savaş sonrası galibiyet sarhoşluğuna düşme. Ganimet için hemen peşine düşme.

Düşmanından savaş halindeyken kork, ama barış halindeyken daha da kork.
 Düşmandan sakınmak ihtiyatlı bulunmak iş bilen yiğitlerin işidir.

Düşmanının akrabasından biri sana dost olursa hilesinden emin olma. Çünkü akrabalığını hatırladıkça gizli düşmanlık yapar.
                                              *
Kendi dostlarına bile mesafe koymalısın. Sınırların belli olmalı ve bu sınırları korumalısın.

Nimetin kıymetini bilmeyeni dost edinme, hizmetinde kullanma, yeminine inanma, sözüne güvenme.

Düşmanının büyüklerinden biri gelir sana tabi olursa onu hoşça karşıla.

                                              ***

Yaren Bostan’dan aldığım ve ilave yaptığım bu sözleri iyi değerlendirmelisin.

Ben kendim gibi bilirdim bana şunu yaptı, bunu yaptı diye zarar gördükten sonra hiç yakınma.

Sen kendini bilmeden başkası ile dostluk edemezsin.

Senden alacakları bir şey yoksa veya sana yükleyecekleri kendi yükü yoksa selam bile vermeyeceklerini anlamadıysan çok hamsın.

Tüm ilişkilerinde mesafeli olmalısın, sınırlar koymalısın ve bu mesafeli sınırları korumalısın.

Dost olamıyorsan bari kendine düşman etme.

Düşmanı çoğaltan bil ki kendinsin, akılsızlığındır, bilgisizliğindir, kontrol edemediğin dilindir.

                                                *
Bilerek yaşayan beğenilen kişidir.

İyi düşünmek ve tedbir almak akıllı ve olgun kişinin isteğidir.

Bu güzel sözleri oku fakat yazanı görmeye (Kişiliğini ve yaşantısını konunun içine sokarak sana verilen anlam yüklü mesajın içeriğini bozma) çalışma.

                                                *
Yarabbi! İstemeden sağanak halinde bize gönderdiğin nimetlerden ve kusurlarımızı örttüğünden ötürü, sana hamd ettiğimiz gibi açık ve düzgün konuşmayı bize öğrettiğin, anlatmak ve paylaşmanın yolunu kalbimize koyduğun için sana hamd ederiz Güzel ifade edememekten de sana sığınırız.

Kusur bulucuların küçümsemesinden bizi koru.

Hakikati söyleyememekten bizi koru.

Tehlikeli sözler ettiğimizden bizi koru.

Allah’ım! Senden, bizi doğru yola iletecek bir uyanış, doğru yola kılavuzlama, doğruluk için çarpan bir yürek, sadakatle süslenmiş bir dil, delili kuvvetli bir anlayış, hakikatten ayrılmayan bir görüş, nefsin arzularını kıracak bir irade, kendisi ile onurun ne olduğu bilinir bir duyuş olan bir kalp gözü isteriz.

Allah’ım! Senden bizi bilerek anlayarak bir doğru yola kılavuzlamanı, hakikatleri ortaya dökmekte bize yardımcı olmanı, işittiklerimizi yanlış söylemekten bizi korumanı, münasebetsiz anlatımıza engel olman için yalvarırız.

Allah’ım! Tehlikeli konulara, yerlere, suç duraklarına, pişmanlık getirecek yerlerde durmayalım, üzüntü verecek, ağır sözler işittirecek durumlarla karşılaşmayalım ve bilmeyerek başımızı derde sokup da kurtuluş kapılarına sığınmayalım, yardım et.

Allah’ım bu dileklerimizi yerine getir, bizi bu dileklerimize ulaştır. Bizi bu maksada eriştir. Bizi bağış yaptığın yerden ayırma ve bizi halkın ağzında bir çiğnemlik sakız yapma.

Allah’ım âlemlere rahmet olarak gönderdiğin Hazreti Muhammed’ten günahlarımın affedilmesi için aracı olmasını (şefaat) dilerim.

Âmin.
                                   *

RAVLİ                                                                            




Popüler Yayınlar