13 Aralık 2011 Salı

ŞEYH SELAHADDİN VE İŞÇİ TUTMAK

Bir gün şeyh Selahaddin hazretleri bağını yapmak için ücretle Türk rençperler (Irgat, ağır işler yapan) tutmuştu.
Bunu gören Mevlana Hazretleri:

“ Efendi, Selahaddin, bağ yapımında Rum rençperler tutmak lazımdır.
Çünkü dünyayı imar etmek Rumlara (Roma ülkesi halkı) , yıkmak ise, Türklere mahsustur.

Her şeyden arı (Temiz, katışıksız, günahsız) ve duru (Bulanıklığı olmayan, temiz, berrak, sade ve düzenli, karışıklığı olmayan) yüce Tanrı, dünyayı yarattığı vakit önce gafil kâfirleri (Tanrı’dan haberi olmayan) yarattı ve onlara uzun ömür ve büyük kuvvet verdi.

Nihayet onlar, hiçbir şeyden haberi olmayan rençperler gibi bu toprak âlemini imar etmeğe çalıştılar.

Birçok asırlar sonra gelenlerin örneği olsun diye birçok şehirler, dağların tepelerine kaleler ve tepeler üzerinde tarlalar yaptılar.

Sonra da azar-azar bu imaretlerin tamamıyla harap olması için Tanrı’nın takdiri şöyle bir tedbirde bulundu:

Bunları yıkmak için Türkleri yarattı, onlar da çekinmeden ve acımadan gördükleri her imareti yıktılar, harabeye çevirdiler ve hala da yapıyorlar ve kıyamete kadar da böyle yapacaklar.

Konya şehri de yine merhametsiz Türk zalimlerin eliyle harap olacaktır “ buyurdular.
Nitekim şimdi buyurduğu gibi oldu.
                            *
(Buradaki Türklerden maksat, o sırada Anadolu’yu yakıp yıkan Moğollardır.
Esasen bir Moğol akınından kaçarak, yerleşmek için Türk Anadolu’yu seçen bir ailenin çocuğu olan ve meşhur kıtasında “ Asalem türkest: Aslım Türk’tür” diyerek Türklüğü ile övünen             Mevlana’nın böyle bir kanaat taşıdığı düşünülemez.

Ayrıca bazı bakımdan o asırda Türkleşmiş olan Moğolların umumiyetle Türklerle evlilik yoluyla karıştıklarını da açıkça anlaşılmaktadır)

                                                ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark İslam Klasikleri 29,
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***
Neler öğrendik:
1.    Tanrı’nın kendisinden haberi olmayanları kuvvetli yaratıp dünyayı imar ettiğini öğrendik.
2.    Moğolların Mevlana’nın yaşadığı dönemlerde her yeri harap ettiğini öğrendik.
3.    Moğollarla Türklerin zaman içinde birbirine kaynaştıklarını öğrendik.
4.    Bozucu işlerin Türkler tarafından daha iyi yapıldığını öğrendik.

İşte böyle yaren,

Osmanlı sultanlarının Rum tekfurlarının kızlarıyla evlenerek Osmanlı imparatorluğunun kurulmasında ve uzun süre halkı idare etmekte büyük faydalar sağlamışlardır.

Orta Asya’dan yağmacı ve savaşçı olarak gelen Türklerin evliliklerle Rum kültüründen faydalanmışlar ve etki altında kalmışlardır.

İslam dinini kabul etmekle de insanlık, hak, adalet yardım gibi güzel tanrı emirlerinin ve Peygamberimizin öğütleri ve örnek yaşamı ile imparatorluk kurmaları kolaylaşmıştır.   

Tanrı böyle yarattı ve böyle bir görev verdi.

Türk milleti İslam dinine önem verdiği zamanlar büyümüş bolluk ve bereket sağlanmıştır.

Türk milleti İslam dininden uzaklaştıkça yıkıcı özelliği ortaya çıkarmakta ve zararlı olmaktadır.

Yaren,
Bina, kale, bağı yapmak gibi sadece küçük işlerde değil, Mevlana Hazretlerinin bu öğüdü devlet kurmak için önemsendiğini öğrendik, anladık.


                               *
RAVLİ

Popüler Yayınlar