12 Aralık 2011 Pazartesi

FARKINDA OLMAK 1


Sofi gözüyle toplumun genel değerlerini yansıtan atasözlerini hatırlayıp değerlendirdikten sonra kendimizi olumsuz etkileyen duygu ve düşüncelerin farkına varılması, öne çıkartılması ve yanlışların etkisiz hale getirilmesi temizlenerek, kaliteli önerilerle ve öğütleri doğru değerlendirmemiz için gereklidir.

Mutluluk ve başarıyı anlatan kaynaklardan yararlanarak öğüt olarak değil de kendim bu hataları yapmışım gibi ifadelerle okuyucum ile iç içe aynı sorunu paylaşan, özüne katan, yorumlarla yolda doğru gitmeye çalışan bir beraberlik düşünerek ifade etmeye çalıştım.

Bundan Şeyh Sadi büyüğümüzün öğüt ve önerilerini sunacağım.
 Sonra Allah kısmet ederse diğer büyüklerimizden sunuşlar yapacağım.

Beğenilen olmak istiyorsan, yalnızlık sıkıntısı çekmek istemiyorsan, büyüklerin yanında yer almak istiyorsan, önerileri beğenerek bizimle beraber olmaya çalış.

Şüphesiz okuduğun bildiklerindir.
Yaşamımızda bunları farklı biçimlerde ve zamanlarda duyduk.

Yükseklere çıkabilmemiz için Hz. Mevlana’nın                                    

Sofi gözüyle toplumun genel değerlerini yansıtan atasözlerini hatırlayıp değerlendirdikten sonra kendimizi olumsuz etkileyen duygu ve düşüncelerin farkına varılması, öne çıkartılması ve yanlışların etkisiz hale getirilmesi temizlenerek, kaliteli önerilerle ve öğütleri doğru değerlendirmemiz için gereklidir.

Mutluluk ve başarıyı anlatan kaynaklardan yararlanarak öğüt olarak değil de kendim bu hataları yapmışım gibi ifadelerle okuyucum ile iç içe aynı sorunu paylaşan, özüne katan, yorumlarla yolda doğru gitmeye çalışan bir beraberlik düşünerek ifade etmeye çalıştım.

Bundan Şeyh Sadi büyüğümüzün öğüt ve önerilerini sunacağım.

Sonra Allah kısmet ederse diğer büyüklerimizden sunuşlar yapacağım.

Beğenilen olmak istiyorsan, yalnızlık sıkıntısı çekmek istemiyorsan, büyüklerin yanında yer almak istiyorsan, önerileri beğenerek bizimle beraber olmaya çalış.
Şüphesiz okuduğun bildiklerindir.

Yaşamımızda bunları farklı biçimlerde ve zamanlarda duyduk.

Yükseklere çıkabilmemiz için Hz. Mevlana’nın aydınlattığı merdivenin ayağına yaklaştırmayı amaçlıyorum.

Allah’tan yardım isteyerek bu yolu sevmeni ve devamlı bu yolda olmanı arzuluyorum.

 Büyüklerimiz yolda gidenin erken veya geç hedefine ulaşacaklarını, sevdiklerine katılarak beraber olacaklarını müjdelemişlerdir. 

UYARI: Aşağıda okuyacaklarınız şuur altına hitap ederek olumsuz olarak geçmişte yaşadıklarını hatırlatacaktır.

Sizi kişisel özeleştiriye sokacaktır.

Kendini yargılaman için değil, geçmişte yaşanmışlarını gözden geçirmek ve yanlışlarının farkına vararak gelecek yaşamını mutluluk içinde geçirmen hedeflenmiştir.

Bilinmelidir ki iyi şeyler unutulur, kötü şeyler hep hafızamızda kalıcı olur.

İyi ve doğru olan davranışlarımızı ne kadar çoğaltırsak ve yaşantımıza katarsak beğenilen bir yaşantımız olur.


Şuur altındaki olumsuz yaşanmışların hatırlayınca ve ortaya çıktığı zaman rahatsız olursun. 

Eyvah yanlış yapmışım diye söylediğin an farkına vardın demektir.
Bu yükü farkında olmadan hep taşıdığını anlarsın.

Çok işte başarısızlığımızın nedeni budur ve güçlü bir engeldir.
Bu engelden kurtulmak için önce içindeki duyuş, düşünüş ve yaşanmışların dışarıya çıkartılması, sonra yararlı-zararlı ayırımını yapmak ve gerekli ayıklama yaptıktan sonra yaşamımızı doğru tercihlerle sürdürme imkânına kavuşuruz.

Kişi haklarının hak sahibine teslim edilmesi çok önemlidir, varsa bizzat kendisine veya öldüyse mirasçısına, izini kaybettiysen aynı miktarda doğru yere hayır yaparak sevabını ona göndermelisin.

Her insan er veya geç hesap verecektir.
Allah’a tövbe ederken ne için tövbe ettiğini, neden pişman olduğunu açıksa söylemezsen, aynı yanlışı bir daha yapacaksın demektir.

Allah’ın bildiği ile senin aynı şeyi söylemen önemlidir.
Önce farkına var, dilinle açıkça söyle, sonra af olması için yalvar ki kabul edilen tövbe olsun.
                                
                                                A
ALÇAK GÖNÜLLÜ
 (Daha aşağı olanları kendisi ile eşit tutan ya da kendi değerini olduğundan aşağı gösteren) olup gücümü iyilikle kullanırsam güzel sonuçlar alabilirim.

Aşkımı, ailemi ve tüm sevdiklerimi yalnızca para konuları ile ilişkilendirirsem rahatsızlık vereceğimi biliyorum.

Alçak gönüllü yaklaşım, eğitimli ve akıllıların beğeneceği bir davranış olduğunun farkındayım.

Alçak gönüllü olursam bu yaklaşımımın tüm kapıları açacağının farkındayım.

ACIMA VE DIŞLANMA KORKUSUNU

Yenerek, yaşamımın denetimini kazandım. 

Anlayış ve şefkat duygusu önde ve öncelikle olursa, kesin kazançlı olacağımın farkındayım.

Amacım, gereksiz acıyı ve rahatsızlık veren duyguyu en aza indirerek, yaşamın keyfini çıkarmak oldu.

Yaşıyorsam; yaşamın zorluklarının olduğunu kabul ederek, yaşamdan sevinç duyuyorum.

Acıyarak devamlı davranırsam, zamanla davrandıklarımın zayıflığına neden olacağımın farkındayım.

Sertlikle davranışımın, kullanılmışlık duygularına yol açtığını gördüm.

Bu konunun normale gelmesi için tatlı-sert fakat hep terbiyeli ve saygılı biçimde olan sertlikle mücadele ederek doğru sonuç elde edildiğini gördüm.

Söylenen sözlerle yapılanların birbirini doğruladığını görerek ve inanarak doğru olanı sağlıklı biçimde yaşantıma katmaya başladım.

Acıyarak, koruyarak yaklaşım sahibi olursam sınırları iyi belirlersem faydalı biri olacağıma inanıyorum.

ARZU DUYMANIN

Ağlıklı ve hayatta kalmayı sağladığının farkındayım.

İhtiyaçlar; yiyecek, içecek, barınma ve giysi gibi isteklerin hayatta kalabilmeyi sağladığının farkındayım ve bu kadarla yetiniyorum.

Sonraki arzularımın pek çoğu hayal kırıklığına uğratabileceğinden, olsa da olur-olmasa da olur düşüncesin ile davranıyorum.

Hayal kırıklığının öfkeye yol açtığın farkındayım, bundan dolayı bunalıma girersem veya tedirgin olsam, duygularımı kontrol edemeyeceğim için, akıl sağlığımı bozacağımın farkındayım.

AŞAĞILIK VE SUÇLULUK DUYMAK

Bir zayıf yanımı herkesin içinde ortaya çıkmasından veya başkalarının benimle ilgili olumsuz düşüncelerini duyduğum zaman, kendimi kötüleyerek, alçağın teki olduğuma, dışlanmaya ve cezalandırmayı hak ettiğime inandığımda, duygularım bulanıklaşıyor davranışlarımın kontrolünü kaybediyorum.

Aklım hep bu düşünceyle meşgul hale geliyor.

Kötü diye tanımladığım düşüncelerimin saplantıya dönüştüğünü görüyorum.

Tedirginliğim rahatsızlığımı, rahatsızlığım da tedirginliğimi etkileyerek olumsuz arttığını anlıyorum.

Her insanın böyle yönlerimin, durumlarının olabileceğini ve benim de olabileceğimi kabul ederek, bunun iyiliğim için olduğunun farkında olarak yanlışlarımı düzeltmeye çalışıyorum.

Kendi kendimle alay etmesini becerebildiğim sürece, üzerimde baskı oluşturmasına engel oluyorum.

AKILLICA DAVRANMAK

Ana hedeflerime ulaşmak yolunda hoş olmayan, kaçınamadığım belirli şeyler çıkabilir, bunları normal kabul ediyorum.

Önleyebilmeyi tercih ederdim ama dünya benim istediğim gibi olacak diye bir şey yok. Hoş olmayan bir şey varsa vardır, yok sayamam.

İstediğimi elde etmek için planlar yapıp çabaladığım sürece bu an olan rahatsızlıklar ve güçlükler deyip kabul eder ve katlanabilirsem akıllıca davranmış olurum.

APTALCA DÜŞÜNCE

Böyle olmalı veya muhakkak olmalı, kesinlikle olmalı diye dile getirdiğim düşünceler olduğunun farkındayım.

AŞIRILIK 

Bir konudan kaçarak veya istiyorum diye zoraki bir döngüye kendimi sokmam.

Bu davranışımın benim tüm sağlığımda ciddi sorunlara yol açacağının farkındayım.

Kimileri bu davranışı yaşam biçimine dönüşüp dikey başarı olarak takdim ederler. Bu arzu beni heveslendirmez.

(Dikey başarı: Sadece bir konuyu önemseyerek çalışmaktır.

Diğer konular kendiliğinden önemsizleşir)

ALIŞKANLIKLAR

Yaratmaya eğilimim olan varlık olduğumu kabul ediyorum.

İyi ve kötü alışkanlıklar edinirim ve öğrenirim.

Alışkanlık kötü ise ortadan kaldırmak için harekete geçmezsem bu hareketlerin daha da kötü bir şekle dönüşebileceğinin farkındayım.

İstediğim olmayınca ya da engellendiğinde öfkeden kudurmak gibi kütü alışkanlıklarım var.

İyi alışkanlıkları kendimde çoğaldıkça farkında olmadan edindiğim fena alışkanlıklarımın etkisinin azaldığının farkındayım.

ANLAŞILMAKTAN
Çok anlamayı istiyorum, mutlu günlerin böyle oluşacağının farkındayım.

ANLAMAK
İçin ölçü oluşturan bilgi birikiminin gerekliliğine inanıyor ve bilgi toplayarak anlamak istiyorum. Anlaşılmayan olmaktan korkmuyorum.

ANLAMAYA ÇALIŞMAK

Anlayamıyorsam sevmeye çalışırım. Sevgi ve anlamanın birbirini tamamlayıp büyüttüğünün farkındayım.

ANLAYIŞLI OLMAK

 İçin, karşındakinin durumunu anlamaya çalışıyorum, ona yardım etmek için hazırlık yapıyorum.

Suçlamadan ve acıma duygusu beslemeden imkânlarımı kullanarak ne yapabileceğime karar veriyorum.

ACIYA

Katlanırım, fakat bundan hoşlanmam ve elbette tercih etmem.

Az acı veren olasılığı tercih etmenin daha akıllıca olduğunu biliyorum.

Acı çekmeye kendimi fikren hazırladığım için en az acıyı çekiyorum. Acıdan kaçmaya çalışırsam, uzun süreli daha fazla acıyla karşılaşacağımın farkındayım.

Acıyla birlikte yaşayabilirim.
 
                                                B
BUNALIM DUYGUSU

Doğal yeteneklerimin ötesinde bir şey başaramadığımda ve yetersizliklerimde kendimden nefret etmem.

Kendimi yeteneksizim diye incitmem.

Başka yeteneklerimin arayışına geçerim.

Böylece başarısızım, suçluyum, beceriksizim diye kendimde düş kırklığı oluşturmam.

Bunalım içinde olursam, eylemde bulunmama engel olunacağının ve duygusal açıdan saplantılarda kalmama yol açacağının farkındayım.

Üzüntüm varsa bunun için yas tutma zamanı koyar, yasıma tutarım.

Uzun süreli bunalıma girmem.

BUNALIMDA OLMAK

İnsanların genellikle ikiyüzlü olduklarını, düşündüklerini açıklamadıkları ve amaçlarına gizlice ulaşmak istediklerinin farkındayım.

Anlatımlarını başka bir şey üzerinden yaptıkları için amaçlarını anlamakta zorlanıyorum, çoğu zaman tahminlerim tutmuyor, bu yüzden ilişkilerim zedeleniyor.

Böyle olanların öz-güveni olmayanların ruh hali için olduğunun farkındayım.

Beni bu durum bunalıma sokabiliyor.
Bunalımdaysam kabul ediyorum.

Sıkıntı içindeyim ama bu durum abarttığım kadar korkunç değil, sadece rahatım kaçmıştır.

Bunalımındayım diye açıkça tanım yapar kabul edersem, bunalımı kaldırabileceğime inanıyorum.

BUNALIMA GİRMEK

Bilgi ve aklım yetersiz olunca korkularımın eğemem olacağının farkındayım.

Hemen yakınlarımın öneri ve yardımlarını isterim.

Yeni ve değişik bir şey yapamaz hale geldiğim zaman, kimse beni anlamıyor diyerek yakındığım zaman, anladım ki, asıl anlamayanın, kavrayamayanın kendim olduğunun farkındayım.

Dostumla düşmanımı ayırt edemez hale gelmişim, şaşkınlaşmışım.

Bu durumda aklımın sorunları ayırt edip yön veremediğimi, bilgi ve seçenekleri değerlendiremez durumda olduğumu fark ederek, kendim kendime yardım edemez durumda olduğumu kabul eder yardım almak isterim.

Bu durumdan kurtulmak için yakınlarımdan yardım almalı, bulunduğum ortamı değiştirmeli veya yalnızlığa bir müddet çekilmenin faydalı olacağının farkındayım.

Zamana bırakmak yani sorunu geride bir müddet bırakıp baskısı azaldığı zaman çözmenin faydalı olacağına inanıyorum.

Gelecek zamanın beraberinde imkânlar ve fırsatlar getireceğini biliyorum.

Çözemeyeceğim bir sorun varsa misalin ölümle ilgili yas tutmak için bir zaman tayin eder ve yasımı tutarım.(7, 40, 52 gün) gibi, senede bir gün hatırlayarak da unutmam.

BAĞIRMAK

Yerine, sakince ifade ettiğimde, daha çok inandırıcı ve yararlı olduğumun farkındayım.

BENCİLLİK

Her zaman söz hakkının kendimde olmasını istersem, isteklerimin başkalarınınkinden daha fazla önem taşıdığını düşünürsem, böylece uzlaşmaya yanaşmayacağımın işaretini vermiş olduğumun farkındayım.

Haklı olduğumu düşünerek istediklerimi elde etmek gerektiği fikrinden kurtulamamışsam bencillik ettiğimin farkındayım.

Bencillik edersem asla büyümemiş çocuk olarak kalacağımın da farkındayım.

Kendimi acımasızca analiz yapmam gerekiyor, yapamıyorsam bir dostuma yaptırmamın olgunlaşmak yolunda çok büyük faydalar sağlayacağının farkındayım.

Kibar olmaya özen göstermemin iyi ilişkiler kuracağından eminim. Başkası için daha fazlasını yapmalıyım.

Elde etmek için ısrarla çalışmalıyım.
Bencil, tatsız bir insan olarak yaşlanırsan bu fena huylarımın daha da artacağının önceden farkına vararak düzeltmek için çalışırım.

 Kibar ve neşeli insanlar gibi genelde zarafetle (incelikle) yaşlanıp ve son ana dek kibar ve neşeli kalmayı istiyorum.

İlişkilerimde diğer insanların çıkar ve isteklerine aldırmadığım, huysuz bir biçimde her zaman kendimi öne çıkardığım, kendimi beğendiğim ve düşündüğüm yaşam tarzıma uymalarını beklediğim zaman bu davranışımın bencillik olduğunu anladım.

 Sağlıklı sınırlarımı geliştirilip korunmam gerektiğini, kendi çıkarımı gözetmem gerektiğini, gözetmeksizin verdiğim sözlere saygı göstererek ve onların çıkarlarını da aklımızda bulundurarak tercihler yapmamın faydalı ve önemli olacağının farkına vardım.

 BUNALIM

Rahatsızlık verir de gelecekten umutsuz olursam, kendini çaresiz hissedersem, başarısız ve değersiz olduğum fikriyle meşgul olursam, uyku düzeninim bozulacağının ve kilomun değişeceğinin farkındayım.

Yani derdi dert edip hastalanmışımdır.

Bu dertten kurtulmak için doktor yardımı almak gerektiğine inanıyorum.
Çünkü kafam iyice karışmıştır.

Yakın bildiklerimin iki yüzlülükleri ve amaçlarını gizlemeleri kafamı iyice karıştırmıştır.

Bulunduğum yerden ve insanlardan sınırlı bir zaman uzaklaşmanın faydalı olacağının farkındayım.
 
BOYUN EĞMEK

Var olanı değiştirmek için yapabileceğim hiçbir şey olmadığı ya da çok az şey olduğu anlamına geldiğinin farkındayım.

Kendimi bu durumda hissettiğim zaman şartları değiştirmek için çalışmamın faydalı olacağının farkındayım.

BELİRSİZLİĞİ

Kabul ediyorum, mutlak kesinlik aramıyorum. 
Devamlı değişen, gelişen, yok olan, olasılıklar ve fırsatlar dünyasında yaşadığımın farkındayım.

Bu değişimi kabul ederek ve kendimi koruyarak değişimi anlamaya çalışıyor, kolaylıklarından faydalanmaya çalışıyorum.

Belirsizlikler anlaşılana kadar olacağını, anlaşılınca belirsizlik yok olacağının farkındayım.
  
BERBAT

Sözcüğü kötü anlamına gelir.
Bu sözcüğü değer ölçü olarak kullanılırsam sahip olduğum binlerce iyi niteliğimi örteceğinin farkındayım.

BEDEL

Her şeyin bir karşılığı olduğunu, karşılıksız olarak hiç bir şey olmadığının farkındayım.

Karşılığını bilmeliyim ve karşılamalıyım, yararlanmalıyım.
Karşılığı büyük ise gizlenip ve üstüne bedava örtüsü konduğunun farkındayım.

 Karşılığı bilinmeyenden korkarım ve uzak dururum.

BAĞIMLILIĞINI

Duyduğum fena şeye yeniden başlamama neden olabilecek yerlerden ve insanlardan karşılaşmaktan kaçınırım.

Kurtulmak için yerine seveceğim daha iyi bağımlı olacağım uğraşı koyarım. Bağımlı kişiyi başka birinin gözetlemesinin doğru olacağına inanırım, bu gözetimden incinmem, çünkü farkında olmadan aynı yanlışa düşebilirim.

Bağımlı kişiye asla güvenilmeyeceğinin farkındayım.

BİRBİRİNİ ANLAMA

 Başarı yolunda mizah anlayışı ve sevecenlikle sağlamlaştırılmış dürüst ve çıkarsız ilişkinin göreceli olduğunun farkındayım.

Sıcaklık ve ilgi görmenin nasıl memnuniyet verici ve güven tazeleyici olduğunun farkındayım.

Doğru sözcükler seçemezsem yanlış anlamalar olacağının farkındayım.

İlgi alanı dışında kalanların kafalarını ağrıtmamak için dikkatli olarak o konudan söz etmemenin doğru olacağının farkındayım.

Görüşler ve inançlar kökten ayrıştığı zaman bu zemin üzerinde mutlu bir şekilde iletişim kurmak güç olduğunun farkındayım.

Aynı sorunları olanla iletişimin daha kolay kurulduğunun farkındayım.

 Farklı sorunlara farklı tepki göstereceğimin farkında olarak çözümler üretmenin olgunluğa ulaştırıyor olmasının farkına vardım.

Bunu her deneyimin sonunda faydasının farkına vararak anlıyorum.

BAĞLANMAK

Başka insanların kontrol edemediğim sorunlarına bağlanmak çok derin bir hata olduğunun farkındayım.

Yardım ederim ama kendi sorunum gibi sahiplenmenin yanlış olacağını biliyorum.

BİLMİYORSAM KENDİMİ

Başka hiç kimsenin gerçeğini asla bilemeyeceğimin farkındayım.

BAŞARILI

Olmam için bol miktarda cesaretim, öz-güvenim olması ve öz disiplinli denemelerle hedefe ulaşana kadar çalışmam gerektiğinin farkındayım.

BİLGİNİN
Başarının sadece küçük bir parçasını oluşturduğunun farkındayım.

Her çabamın değerli karşılıklar sağladığının farkındayım.

Davranışımdan, her denememden bir şeyler öğrendiğimin farkındayım.

                                                           C
CAHİLLİK

(Bilgisizlik, görgüsüzlük) yaparsam bana bir servete mal olacağının farkındayım.

                                                           Ç
ÇARPIK DÜŞÜNCE

Kendimi ve başkalarını alçaltıyorsam, yenilgiye katlanamıyorsam, olumsuz duruma uyum göstermek için çalışmıyorsam; bu kötü durumu fark ederek değişmeye çalışmalıyım.

Bu durumda olduğum zaman kullandığım kelimeler ’zorundayım, berbatım, buna dayanamıyorum’.diyorum.

Çare olarak önce kendimi ve başkalarını olduğu gibi kabul etme görüşünü benimsiyorum. Böylece olaylar üzerinde açık ve doğru şekilde düşünmeye doğru uzun bir yol almaya başladığımın farkına varıyorum.

Tanımlar yapıyorum, kanıtlar arıyorum, farklı açılardan inceliyorum, alternatiflerini arıyorum, ters düşecek kanıtları da arıyorum ve akla yakın görünen şıkkı seçiyorum.

ÇALIŞIRKEN

İş yerinde; İşimin başında dururum, sinirlenmem, gücenmem, duygularımın bilmesini kibarca ama kararlılıkla sağlarım.

Mümkün olduğunca sakin, telaşsız, hoş ve tatlı görünürüm, gerilim başladığı zaman sık-sık nefes alarak gevşemeye çalışırım.

ÇABUK ÇÖZÜMLERİ

Gerçek çözümleri gizlemek için başvurulduğum zaman yaptığımın farkına vardım. Asıl sorun yaratan durumun, duygusal rahatsızlık vermeye devam ettiğini gördüm. 

Sağlıklı ve köklü çözümlerle ve yöntemlerle iyi sonuç alınacağının farkındayım, buna da yeterli zaman tanıyorum.

İhtiyaç için akılcı bir amaca hizmet eden çözümleri tercih ediyorum.

Asıl sorunun çözümünden kaçtığım zaman, başka bir uğraşı ile üstünü örterek öne çıkmasını istemediğimin farkına vardım. ‘Zaman geçiriyorum’, ‘denedim’, ‘kendimi böyle daha iyi hissediyorum’,’kendime olan güvenim yerinde’ gibi söz ve davranışlara saklandığımın farkına vardım.

Çabuk çözüme başvurmama neden olan ana sorunumu saptarım ve onu kabul ederek çözüm yolları ararım.

ÇALIŞMANIN

Getireceği rahatsızlık, sıkıntı veya mutsuzluğu dayanılmaz olarak asla kabul etmem, sadece talihsiz (Rastlantıların düzenlediği ve böylelikle insanlara iyi ya da kötü durumlar hazırladığı sanılan inanç, şans, baht) şeyler olarak kabul eder katlanabilirim.

                                                           D
DIŞLANMA KORKUSU

Reddedileceğimden korkarak farklı fikir söylemekten çekindiğim zaman bu korkuyu duydum.

Başkaları kızdığında paniğe kapıldım, bu kötü davranışlarıma karşı koymaktan kaçtım.

Cesaretim kayboldu.

Bu korku yaşantımda iyice yaygınlaştı.

Dışlanacağımı zannederek insanlara güvenemez oldum.

Başkalarıyla uzun süreli samimi olmak istedim ama olmayacağını birkaç deneyim sonunda anladım.

Sevdiklerimle beraberliğimi artırarak ve yabancıların yanında az konuşarak korkumu yendim.

DÜŞÜNMEK

Hiç kimsenin benim gibi düşünmesini beklemiyorum.

Düşündüğüm mutlaka o şeyi gerçekleştirmekle sonuçlanacak değildir.

Kabul edilemez düşüncelerimi ve hislerimi diğer hislerimden ayırdım.

Bu düşüncelere hoşgörü göstermemin ve gerçekleşmesinin zor olduğunun farkına vardım.

Akılcı olmayan şekilde düşünmeye eğilimim olduğu zaman,  berbat veya felaket olarak görmüyorum, üstesinden gelinebilecek bir sorun olarak görüyorum.

Düşünme tembelliği yaptığım zaman, düşünmemek daha kolay geldi.

Az düşündüğüm zaman hiçbir şeyi düşünmek istememeye başladım. 

Düşündüğüm zaman rahatsız olduğum şeyden kaçıyorum ama yüzleşmek için zaman kaybettiğimin farkındayım.

Geçte olsa önüme gelerek yüzleşeceğim ve gereğini yapacağımın farkındayım.

Neden bir an evvel halletmeyeyim.

Biriktirirsem diğer sorunlarla karışarak bulanacağının, çözümün daha zor olacağının farkındayım.

DENETLEYEMİYORSAM

Değiştiremiyorsam oluruna bırakırım.

DENETİMİ

 Elinde tutamazsam, öfkeleniyorum, suçluyorum, incitiyorum, dışlama yapıyorum, acı duyuyorum.

Değişmesi için baskı yaptığım zaman öfkemin alevlendiğinin farkına varıyorum.
Sert ve sakin olduğum zaman başarı sağlayabiliyorum.

Kavgaya sebep olmasına izin vermiyorum.

Nazik (İnce, terbiyeli, saygılı, güzel, zarif) olduğum zaman sakinliği sağlıyorum ve işbirliğine ortam hazırlıyorum. İyi olan şeyleri ödüllendirerek kalıcı olmasını sağlıyorum.

DİNLEMENİN

Çok özel bir yetenek gerektirdiğinin farkındayım.

İyi dinlemek için hoşgörü ve anlayış gerektiğini biliyorum.

Anlatanın anlaşılmak için yürekten bir ricasını, kaygısını gözden kaçırmamaya çalışıyorum.

Herkesin iyi dinleyiciyi sevdiğini biliyorum.

Aralıksız konuştuğum zaman sinirli gerilim yarattığını biliyorum.

Saygı ve sevgi kazanmak için sabırla ve ilgiyle dinlemeye hazırlıklı olmanın önemini biliyorum.

Anlatılanları dikkatlice dinleyip, karşındakinin ne amaçla söylediğini göz önünde tutarak ve kendi yargılarımı oluşturuyorum.

DİNLERKEN

Yönümü anlatana doğru çeviririm.

Gözlerine doğru bakarım. Gülümserim.

Hem ruhsal hem fiziksel olarak dinlemek için dinlerim.

Esnersem dikkatli dinlemiyorum anlamı çıkartırım.

İyi dinlemek hoşgörü ve anlayışın önceden geliştirilmesi gerekliliğini biliyorum.

Tümüyle dikkat kesilip yürekten gelen ricayı gözden kaçırmamaya çalışırım.

Bu ricayı çok önemserim.

Herkesin iyi dinleyiciyi sevdiğini biliyorum.

Aralıksız konuşmalarda sinirleniyorum ve geriliyorum.

Saygı ve sevgiyi kazanmak için sabırla ve ilgiyle dinlemeye hazırlıklı olmanın öneminin farkındayım.


 DEĞİŞMENİN

Çok zor olduğunun farkındayım.

Başkasının değişmesini istediğim zaman önce kendimi değiştiriyorum.

Değişmek istediğim zaman istekle çalışmaya hazırlanıyorum.

Önce eski değer yargılarımı yok sayarak genel beğeni olanı anlamaya çalışarak yaşantımın bir parçası etmeye çalışıyorum.

Değiştirmeye çabalıyorum fakat değiştirilemeyecek şeyleri de kabul ediyorum.

Bu iki durum arasındaki bilgeliğe sahip olarak sınırları zorlamıyorum.

Kendimi değiştirmenin çok güç olduğunu biliyorum ama değiştirmezsem her şeyin daha zor olacağı da bir gerçek olduğunu biliyorum.

Böyle düşünmeye kendimi ikna etmeye çalışıyorum.

Rahatsızlık duyacağımın farkındayım, fakat bu rahatsızlığa iyi sonuç almak için katlanmalıyım, katlanabilirim.

İyi bir ruh haline neden kavuşmayayım.

Gönülsüzce çaba gösterirsem, çabalarımın etkisiz olacağının farkındayım.

Değişmek demek, eski alışkanlıklarını yıkmak ve yenilerini geliştirmek amacıyla düşünce, hissetme ve eylem biçimimizi değiştirmek demektir, bunun farkındayım.


DUYGULARIMIN

Olayları değerlendirme ve düşünme biçimime göre oluştuğunun farkındayım.

Duygularımın oldukça farkındayım (anlaşılmak, değeri bilinmek, görülür olmak) gibi fakat bazen başkalarının duygularının farkına varmakta yetersiz kalıyorum.

Gerçek duygularımı saklamaya çalıştığım zaman kendimi tanıyamayacak kadar yabancılaştığımın farkına varıyorum. Kendimi olduğumdan başka biri olarak göstermemeye özen gösteriyorum.

Duygularımı dürüstçe, fakat özen ve incelikle iletmeye çalışıyorum.

İçtenliğimi dışa vurmakta esnek olmaya çalışıyorum.

DUYGUSAL

Açıdan sağlıklı olan kişilerin; kendilerine veya başkalarına katı ya da mutlak kurallar koymadığını gördüm ve bu düşünceye yaşamımda özenle yer vermeye çalışıyorum.

DÜNYANIN

Tümüyle iyi ya da tümüyle kötü olmadığını, iyiyle kötünün bir karışımı olduğunun farkına vardım.

Dünyada kesinlik olmadığını, belirsizliklerin varlığını kabul ettim.

Dünya’da değersiz hiçbir insan olmadığını, sadece değersiz davranışlar olduğunun farkına vardım.

Dünya’nın kendi kuralları var ve ona göre işliyor, sizin ya da benim kurallarımız kendimizi aldatmak olduğunun farkına vardım. 

DENGE
Elde etmeye çabaladığım zaman, anlamlı hedeflerin peşine düştüğümün duygusuna ve rahatlığına kavuştum.

DENETİMİ

Bilimle yaparım, duygularımla değil.

Doğanın işleyişi ile uyumlu olmasını ve hoşlanıyor olmamı önemserim.

Sınırlarımı bilirim ve önemserim.

Seçme gücüne sahip olduğum zamanı, istek ve hedeflerim doğrultusunda yaşamımı yönlendirmek için kullanırım.

DÜŞÜNCELERİNDE

 Ne zararı ne de mutlu olmayı öne çıkarırım, yaşamın tadına daha çok varmaya çalışarak akıllıca davranırım.

DEĞERSİZ

Bir insan olsaydım, tamamen değersiz olan bir ruha, bir öze sahip olduğum anlamına gelir ki doğru olmazdı.

Değer taşıyacak takdir edilecek birçok iş yaptım.

İnsanın inanılmaz derecede karmaşık canlı olduğunu gördüm.

Birçok yeteneğimin, davranışımın, niteliğimin ve karakter özelliğimin birleşiminden oluştuğunu anladım.

Tek bir niteliğe göre insanın kendisini değersiz ilan etmesi dünyanın en saçma şeyi olduğunun farkına vardım.

İnsanın özelliklerinin tartılamaz ve ortalamasının alınamaz olduğunu anladım.

İnsanın özellik ve yetenekleri bu kadar farklı olunca yargılama yeteneğimin ve yetkimin olamayacağını anladım.


DEDİ KODUNUN,

Mutlu arkadaşlık için ölüm olduğunun farkındayım.

Başkasının yalanı, çarpıtması, abartması, kendince ilave yapması, kin ve nefreti araya katması arkadaşlığı bozar.

Bozmaması için söylenene inanmadan önce savunmasını yapması için kendisine söyledikten sonra değerlendirilmesinin doğru olduğu inancındayım.

Daha iyisi böyle söz söyleyenden uzak durmaktır.

Çünkü huyu bozuktur.

DENEYİM,

Öz-disiplin kazanmamışa yaptığı işin sonuçlarını öğreten öğretmen olduğunun farkına vardım. 

Hiç çaba harcamadan sorunun çözülmesini istediğim zaman zor durumdan kurtulmak için kaçmaya çalıştığımın farkına vardım.

Deneyimlerime devam ettirdikçe öğrenmenin de devam ettiğinin farkındayım.

Denemenin çaba harcamak olduğunun farkındayım.

Çaba harcadığımda ve bir sonraki denememde bir öncekinden öğrendiklerimden yararlanarak yetkinliğimi artırdığımın farkına vardım.

                                                      E

EĞİTİMİ

Çok gördükçe eşsizleşip, sıradanlıktan çıkıp sayılı insan olacağımın farkına vardım.

Eğitim olmadan kazanımlarımı elde bulundurmanın ve doğru kontrol etmenin zor olacağının farkındayım.

Eğitim aldıkça yalnız bilgi birikimi gerçekleşmedi, devamında temel bir değişim süresine de girdim.

Belli bir eğitim derecesinden sonra nitelik bakımından farklı bilgeliğe, merhametli olmaya, meraklı olmaya, ilginç olmaya ulaştım sonunda da sağlıklı bir insan yaptığının farkına vardım.

Yalnız kalma korkusunu hiç duymadım.

ENDİŞE:

Üzüntü ile düşündüğüm zamanlar oluyor.

Sorunların güçlük çıkardığını kabul ediyorum fakat kesinlikle korkuya kapılmıyorum.

Gönlümü üzüntüye kaptırarak enerjimi boşa harcamıyorum.

Dikkatimi sorunun üstesinden gelmenin yolları üzerinde yoğunlaştırıyorum.

EMİNLİK:

 Korkusuz, önemsenen, güvenilir ve kendime güvenen olmak istiyorum.

Deneyim yaparak kendime güvenim artıyor ve işin sonunda kendimden emin oluyorum ve yapa-yapa rahata kavuşuyorum.

Bakmakla, beklemekle, kaçmakla eminlik hiç kazanamadım.

Doğru yapmaya çalıştıkça eminliğe ulaştığımın farkına vardım.

                                                       F

FANATİK

Düşündüğüm zaman, düşüncelerimi dikkatle incelemediğimin farkına vardım.

Zamanla inançlarımla, aşırılığa vardığımın ve düşünce ölçüsünü kaybettiğimin farkına vardım.

Tek yanlı bir görüş olduğundan farklı görüşlerin olduğunu ve bunu insanların savunmaları gerçeğini kabul etmediğimi anladım.

Fanatik görüşten vazgeçip serbest bölgeye, tarafsızlık noktasına ulaşmayı başarınca her toplulukta mutlu olabildiğimi fark ettim. (Sanatkârlar, artistler, yazarlar, ressamlar, müzisyenler)

ESNEK

Olmam için içtenlik, dürüstlük, özen ve incelikle duyuş ve düşüncelerimi iletmek ile sağlandığının farkına vardım.

FARKINDA

Olmadığım zaman sert konuşuyorum, isteksiz oluyorum, şikâyet ederek ortada dolaşıyorum, tahammül etmeyi öğrenmemiş olduğum ortaya çıkıyor.

Mızmızlanıp, üzüldüğüm zaman oluyor. Bu durumu kendime açıklamak istiyorum.

Açıklık getirdikten sonra sertliğin yerine anlayış ve yakınlık tavrının geldiğini gördüm.

Bir soruna karşı mücadele edebilmenin ilk koşulu, onun farkında olmak olduğunu öğrendim.

Farkına varmanın düşünce kapısının anahtarı olduğunu anladım.

FİKİR

Farklı ise yaptığıma karşı olabiliyorlar.

Planımı yeniden düşünmek ve daha iyi plan yapabilmek için yeterli zaman ve zemin arıyorum.

Fikri olan biriyle tanışırsam ortaklık kurmak isteğim artıyor, kuramazsam bile söylediklerini yapan, kendini denetleyebilen, iradeleri (İsteme, buyruk, bir şeyi yapmaya veya yapmamayı belirten iç güç) ile belli başarılar kazanmış kişilere yakın olmaya çalışıyorum.
                                                      G

GENÇ

Akrabamla anlaşmayı istiyorum ama bunun kolay olmadığının farkındayım.

GEÇİNMENİN

Temel kuralının ilgili kişiye güven vermek demek olduğunun farkındayım.

GÜÇLÜ

Hissetmek için başkalarını aşağılama ihtiyacı duyan kimseler tehlikeli olduklarından, uzak durmaya çalışırım.

GÜLMEK:
Kendime gülebildiğim zaman çevremin de benimle beraber güldüğünün farkına vardım.

GERÇEĞİ

Kabullenmek için sıkıntı duyacağımı biliyorum ama katlanabilecek gücüm olduğundan yürekli davranıyorum.

Nasıl olsa bir şekilde gerçekle yüzleşeceğim.

Koşulları, hoşlanmadığımı, bir şeyler yapıp yapmayacağıma ortaya koyarak izleyeceğim yola karar veririm.

Gerçek, hayal ettiğimin dışında olduğundan katı geliyor.

Gerçek; zamanı koşulları, sınırları, zorlukları ile kendini gösteriyor.

Yapmak istediğim her şeyi hemen yapamayacağımın farkındayım.

Hayatın gerçeklerinden kopup hayal ile hayata bakarsam, keşke diyenler içinde kendimi bulacağımın farkındayım.

GÖNÜLSÜZCE

Gösterdiğim çabaların etkisiz kaldığını gördüm.

İşi ağırdan aldığım zaman hoşgörümün azaldığını, memnuniyetimin kalmadığını gördüm ve yaptığım işi bıraktım.

GELİŞMEK

İçin devamlı ve çok çalışmam gerektiğini, gelişmiş kişileri gözleyerek öğrendim.

İşe başlamadan gelişmenin olmayacağını anladım.

Hedefime ulaşana kadar çalışmak gerektiğini biliyorum.

Rahat etmeyi beklemiyorum.

Rahatlığın işin sonunda geleceğinin farkındayım.

GÜVEN

Duymak istiyorum, sorunların üstesinden gelmek istiyorum, o halde çalışmam ve denemen gerekli.

Alıştırmalar yaparak başaracağıma kendimi ikna ediyorum.

İnsanın kendine güveninin ancak bir şeyi yaparak geldiğinin farkındayım.

Bunun başka bir yolunu bulamadım, yok.

Bu tanım basit ama böyle.

Güvenin iyi bir ilişki için yüksek önceliğe sahip olduğunun bilincindeyim.

Güvenin, karşı güveni oluşturduğunun farkındayım.

Güvenin öncelikli ve doğrudan bir yaklaşım biçimi olduğunun farkındayım.

Mesafeli tavırlardan kaçınırım.

Eleştiriye açık durumdayım ve eleştiriye katlanabilir ve sonrasında yararlanabilirim.

Vaaz vermem veya patronluk taslamam.

Karşımdakini baskı altında tutmanın yanlış olduğunu bilirim.

Hataları, cesareti kırmayacak bir biçimde göstermeye çalışırım.

GELİŞMEMİ

Sağlayacak fırsat bu gün içindir.

Yarına bırakırsam koşulların değişeceğinin ve geç kalacağımın farkındayım.

Başarılı yaşama yeteneğimin işleri yarına bırakmamakla olduğunun farkındayım.

Bu davranışınla; hayatı doyasıya yaşama fırsatlarını kaçırmamamı sağladığının farkındayım.

Gelecek sadece sorunlar olarak gelmeyecektir, imkânlar ve fırsatlarla gelecektir.

Kendimi gelecek korkusuna terk ederek bunalıma girmem, şimdiden kendimi bilmeyen, kör ve sağır hale getirmem.

Yani üç maymunu oynamam.

Bir şeyi mükemmel yapıp yapmayacağıma bakmadan çalışırım.       

Hatalarımı çalışırken daha iyi görür ve sonrasında bunları düzeltir, böylece aynı işi bir daha ki seferde bu yeni kavrayışla denemekten çekinmem.

Bu sürenin tümünün, gelişmeyi sağlamanıza olanak sağladığının farkındayım.

GENÇİM

Diyerek inançlı, özgüvenli, umutlu oldum.

Bu dünyadan, insanlardan ve sonsuzluktan ne kadar güzellik, umut, neşe, cesaret, kibarlık ve güç mesajı aldıysam, o kadar kendimi genç hissettim.

Kuşkularım, korkularım, kaygılarım, öz-güvensizliğim, üzüntüm, düş kırıklıklarım olduğu zaman kendimi yaşlı hissettim.

GEÇİNMENİN

(anlaşarak yaşam, her konuda birbirine uymak), ister yüksek, ister daha aşağıda olsunlar, pek çok kişi için zor olduğunu gördüm. 

Altyapılarına bakmaksızın her bireye saygı gösteren kişilerin iyi geçindiklerinin farkına vardım.
                                                      H

HAKSIZLIĞA

Uğradığım zaman kederleniyorum ve canım sıkılıyor.

Ama bunun korkunç ve felaket olduğuna inandığım zaman bunalıma girdiğimin, öfkelendiğimin, korku duymaya başladığımın, işlerimi erteleyerek iş kaybına uğradığımın farkına vardım.

Doğru inanış olarak hayatın adil olmadığını ve belli ölçüde haksızlığa katlanmam gerektiğini ve bunu doğal bir davranış olarak kabul ettim.

Duygusal rahatsızlara engel olmaya çalışarak ve soğukkanlılığımı koruyarak hayatıma devam etmeye çalışıyorum.

Haklarımı öfkeyle savunmaya kalktığımda, saldırgan olduğumun farkına vardım.

Öfkemin farkına vararak kendime güvenen biri oldum.

HAKLI

Olma isteğimden kurtulamadım.

Adeta düşüncelerimi bağlıyor, başka bir kabule yanaştırmıyor, duygusal rahatsızlığıma sebep oluyor.

Haklı olma duygusu insanlarla aramda sık-sık büyük zorluklara neden olduğunun farkına vardım.

Herkesin kendi yönünden haklı olduğunu fark ettim ve kabul ettim.

HATA

Yapma korkusuna kapıldığım, başkalarının kızacağına inandığım zaman paniğe kapıldım ve bu düşünceye karşı koymaktan kaçtığımın farkına vardım.

Hata yaptığımı fark ettiğim zaman ilk iş olarak özür diledim ve meseleyi olabildiğince yoluna koydum.

Hata yapmanın herkesin özünde olduğunu, bu da yapabildiğimiz ve yaptığımız anlamına geldiğini kabul ettim.

İyinin, kötünün, taraf olmanın karmaşık bir birleşimi olduğumuzu anlamaya çalışıyorum.

HOŞ GÖRÜLÜ

Olmayı ve yardım severliği öğrenmeye çalışıyorum.

Asla hoşgörümden ve yaptığım yardımdan pişman olmam.

Sağlıklı kişilerin hayatın tatlısı ya da acısına karşı hoş görülü olduğunun farkına vardım.

HİÇ BİR ZAMAN, HER ZAMAN

Sözcükleri bağlayıcı olduğundan ruh sağlığımı ve akılcı biçimde yaşamımı engellediği için kullanmıyorum.

Duygularımı doğru tanımlamak için bu kelimeleri hiç kullanmıyorum.

HAYATIN

İstediğim şeyleri kolayca ve çabucak vermediğini anladım.

Günlük yaşamın ayrılmaz parçası olan tatlı ve acı olaylardan, çekilen eziyetlerden ve hayal kırıklıklarından korkmuyorum ve acısız bir yaşam beklemiyorum.


HASTALIK:

Ruhsal olarak her insanda var olduğunu kabul ediyorum.

Peşin olarak herkesin ruh hastası olduğunu ve bunun doğal olduğunu kabul ederek, kimin nasıl ve ne kadar tepki vereceğini asla tahmin edemeyeceğimi biliyorum.

HEMEN
Her istediğimi anında ulaşabilme beklentimi kırmak zorunda olduğumun bilincine vardım.

Bu isteğin hayatıma egemen olmasını istemiyorum.

Çocukken ihtiyaçlarımızın hemen karşılanması alışkanlığını bu huyu oluşturdu, bu yanlışı hemen kontrol altına alıp değiştirmeliyiz.

Hemen istiyorsam sabırsızım demektir.

Sabırsız insanların kumara ve hırsızlığa kolayca yönlenebildiğini gördüm.

Büyük çöküşlerin, çabuk tuzağa düşmenin sebebi olduğunu anladım.

Olgunlaşma yolunda büyük engel olduğunun farkına vardım.

HÜKÜM

Kendim hakkında kesin hükümler vermem.

Bir davranışım için hüküm verdiğim zaman doğru olduğunu, ancak hayatımın bütünü için hüküm vermemim çok yanlış olacağını bilerek asla kesin hüküm vermem.

HEDEFE

Yönelirken doğal bir akış içerisinde olmaya çalışıyorum.

Bilincimi (Eleştirici bir biçimde, kendi etkinliğinin farkında olan, farkına varma duygusu açık olan) bütünüyle hedefe kilitleyerek isterim.


HAFIZAMA

Güvenmem, özellikle kafam karışıkken, hemen kalem kâğıt çıkarıp not alırım, bir şeyi yapmayı hatırlamam gerektiğinde beni çok sorundan kurtardığının farkına vardım.
                                                      I
ISTIRAP

(Üzücü bir durum ya da etkenin yol açtığı tasa, üzüntü, duyulan beden acısı) veren olguyla yüzleşirim.

Kendine acımayla ilgili olsa da kısa sürede toparlanmak için çok önemli olduğunu anladım.

Sağlıklı bir düşünce için yüzleşmenin ön koşul olduğunu biliyorum ve ilk bir kaç haftayı sıkıntılı atlattıktan sonra yararlı olacağına inancım tam.                                            
                                                      İ

İLİŞKİLERİMDE

Karşımdakini eşit düzlemde görerek seviye yaş farklılıklarını önemsizleştirdim. İlişkilerimde iyilik, karşındakinin bağımsızlık ve bireysellik ihtiyacına saygı göstermekle iyi karşılıklı atmosfer oluşturduğunu anladım.

Herkesle eşit düzlemde ilişki kurmaya çalıştım, böylece aranızdaki yaş farklarını önemsizleştirdim.

İyi geçinmenin çevrene güven vermek olduğunun farkına vardım.

İDAALLERİMİ

Terk ettiğim zaman ihtiyarlamaya başladığımın farkındayım.

İHTİYAÇLARIMI

Açık ve utanmadan tartışırım.

İŞLER

Tek başıma büyük geldiği zaman kolay yapılabilecek şekilde küçük parçalara ayırdığım zaman geri kalanın göz korkutucu olmadığını gördüm.

Bu teknikle gözümde büyütmeden hemen işe dalarak tembellikten kurtuldum.

Boş ve faydasız durmak yerine kendinle anlaştım, işe başladım, başlanan işin muhakkak biteceğine inancımı tekrar ispatladım. İşin başında rahatlık beklemenin delice bir düşünce olduğunu öğrendim.

İşin doğası böyle olduğunu, rahatlığın sonra geleceğini kabul ettim.

İlk deneyimde başaramasam bile başka işlerde yarayacak birçok deneyim edinmiş olduğumu gördüm.

İşin yapılmasında sızlanırsam hiç bir şey elde edemeyeceğimi anladım.

Bir işin nasıl yapılacağını bilmek ve öğrenmenin önemini kavradım. İşi gerçekten yapana kadar, o işin nasıl yapılacağını bildiğimi iddia etmedim.

İşin ne kadarının altından kalkmış olduğuma bakarak kendimi ferahlattım.

İşlerimi denetim altına aldıktan sonra zevkli başka işlere yönelerek çalışmanın heyecanından hiç kopmadım.

İşlerin kötüye gittiğinde gevşemeyi ve sakinleşmenin yararını öğrenerek düzeltmek için sağlığımı korumaya çalıştım.

Birtakım olayların dayandığı neden ya da bu nedenlerin yol açtığı sonuçları değiştiremeyeceğimi kabul ederek bunalıma karşı kendimi korudum..

Bu gerçeği yaşadıkça daha olgun bir insan olmaya başladığımın farkına vardım.

İLETİŞİM:

Baskı altında olduğum zaman, gerilimi çevreme bulaştırdığımın ve iyi bir iletişimi olanaksız hale getirdiğimin farkına vardım.

Ortak bir zemin oluşturduğum zaman iyi iletişimin kurdum ve endişelerimin üstesinden geldim.

Çaba gösterdiğim zaman başardım.

Öğüt vermek, hiddetlilik, kızgınlık gibi davranışların iyi iletişim sağlamadığını gördüm.

Çevreme huzur ve güven verebildiğim zaman iletiş kolay oldu.

İsteklerimi tanımlayarak tanımaya, ulaşmak için çalışıp çabalamaya, engel olan durumlardan kurtulmak için problemleri çözmenin öneminin farkına vardım ve önemsedim.

İNSAN

Olduğum için, çok sayıda isteğe sahibim.

Arzularımızdan bazıları hafif, bazıları ılımlı ve bazıları da güçlü olarak etkiliyor.

Çevre olgularını  (Birtakım olayların dayandığı neden ya da bu nedenlerin yol açtığı sonuç) kendi isteklerime uygun değiştiremeyeceğimi kabul ediyorum.

Bu gerçeği yaşadıkça ve öğrendikçe daha olgun bir insana dönüşüyorum.

İnsanların inanılmaz derecede karmaşık canlı olduğunu peşinen kabul ediyorum.

İnsanın birçok yeteneğin, davranışın, niteliğin ve karakter özelliğinin birleşiminden oluştuğu gerçeği açıkça ortadadır.

Üstelik zamanla insanın özellikleri hiç durmadan da değiştiğinin farkındayım. İnsanın yaparak kalıcı bilgiyi depoladığını öğrendim İnsan olarak her an yenilendiğimin, değiştiğimin, olgunlaştığımın farkında olarak uyum sağlamaya çalışıyorum.

Olduğum gibi kalmak imkânı yoktur, ya ilerlersin ya da gerilersin.

Her şeyin değiştiğini gözlemlerken olduğum gibi kalmaktayım diye ısrar ve iddia edersem kendini aldatmış olurum.

İnsan iyi de kötü de davranan, ancak gelecekte daha iyi yapma gücünü elinde bulunduran, hata yapabilen biri olduğunu kabul ettim.

Bir işte başarısız olduğum zaman kendimi kınamam.

Kendimi değersizleştirmem.

Çok kişi tarafından onaylanma ve daha başarılı olmak da isterim.

Değersiz bir insan değil, bazen istediği kadar başarılı olamayan, istediği sonuçları alamayan bir kişiyim.

O kadar.

Hiç kimse hatasız değildir.

İnsanlar kendi değerlerine göre yargılanmazlar, fakat kendi kökenlerine uygun olarak ayırıma tabi tutulurlar.

İnsanların sıkıntıdan kaçtıklarını bildiğimden çevreme sıkıntı vermemeye çalışırım.

Çevremdekiler sıkıntılardan hemen kurtulmaya çalışacaklarını ve kendilerine en kestirmeden ferahlatacak yolu seçeceklerinden uzun süreli beraberlik beklemem.

Zayıf öz-disiplinli insanların inanmak istedikleri şeylere inanabilmek için akla gelebilecek en uçuk mazeretlerin arkasına saklandıklarına çok şahit oldum.

İDDİA:

Bir şey gerçekte ne ise, ondan farklı olması gerektiğini iddia etmem, kendimce anlam yüklemem ve buna gerçek demem, doğru demem.

İLHAM

Gelsin de işe başlayayım demem.

İlham işe başlayıp kendimi harekete geçirdiğinizde geldiğini bilirim ve çalışma hızıma göre devam ettiğini bilirim.

İlham, çalışırken sıkıntılarımı, engellerimi aşmak için yardıma geldiğinin farkında ve bilincindeyim.

İŞİ AĞIRDAN

Aldığım zaman başıma büyük sorunlar geldi.

Yaptığım işi severek kabul etmediğimi anladım.

Yanlış yaptığımın farkında değildim ama ikaz ve öğüt verilince düzelteceğim cevabı vererek düzelttim.

Kendimi değerlendirdiğimde hoşgörü yokluğu ile tedirginlik ve baş kaldırış yaptığımı anladım.

Değerlerime karşı tehlike olduğuna inanmışım ve değerlerimi korumak adına bu yanlışı yapmışım.

Çok bahanelere sığındığımı şimdi daha iyi görüyorum.

Yaptığım işi en iyi yaparsın diye bana vermesine rağmen, yarışmaktan korktuğum için işi yavaştan almış olduğunun bilincine vardım.

Gücendiğimi doğrudan söylemek yerine işi geciktirip, kalitesiz iş çıkartmışım.

Hileye başvurmuş olduğumu, kendini kandırdığımın farkına vardım.

Her insanın farklı beğenisi olduğundan, kendi yapmak istediğini yapanı beğendiğini öğrendim.

Kendimi bilinçli olarak cezalandırdığımı ama karşılığında hiç bir şey kazanmadığımı gördüm.

Bir işi yapmak için çaba harcadığım müddetçe gelişmenin olacağını göz ardı etmemeyi öğrendim.

İŞ seçerken zevk veren, yapmaktan keyif aldığım işleri imkân varsa seçerim.

Uzun vadeli amaçlarıma uyum içinde olmasına dikkat ederim.

İşi yerine getirmeden önce rahat etmeyi beklemem, kendime tam olarak güven duymayı beklemeden işi yerine getiririm.

Sonucunun ne olacağından kimsenin emin olamayacağını biliyorum.

İşi yapmak için beni heyecanlandıracak bir şeylerin ortaya çıkmasını beklemem, işi yaparım böylece hayatım boyunca çok az iş yapmış olurum.

İş için çok çaba harcadığım zaman ustalaştığımı ve o işten o derece keyif almaya başladığımı anladım.

İLİŞKİ

Kurduğum, değer verdiğinim kişi ile dostluğum sona erince pişmanlık ve üzüntü duygusu yarattığını gördüm.

İDEALLERİMİZE

Uygun biçimde yaşamak olanaksızdır.

En azından onları sürekli aklımızda tutabiliriz.

İHTİYAR

İnsan ideallerini(mükemmel olma yolunu) terk edendir.

İYİ HİSSETMEYİ
Sağlamak için olumsuz fikirleri aklıma sokmuyorum.

İYİ YAKLAŞIMI

Karşındakini memnun etmek için düşünmem ve davranışlarıma zarafet (zariflik, naziklik, incelik davranış, söyleyiş, giyim kuşam inceliği) vermeye çalışarak yani beğenilir olmak için uğraşırım.

İHANETE

Uğramadıkça güven duymaktan vazgeçmem.

İyi bir ilişki için güvenin en yüksek önceliğe sahip olduğunu biliyorum.

İNCİNMEMEK

İçin, karşımdakinin her türlü yaşam tercihlerini gözetler ve tercihine saygı gösteririm.

İNANÇLAR konuşulur ama hiç kimsenin inancını tartışmaya açtığını görmedim. Tartışmaya kalkarsan ilişkiler bozulur.

İNANMADIĞIM

Bir şeye başkasının inanması için çalışmam ve beklemem.

İNCELİK

Olması için farklılıkların farkında olmalıyım.

İNAT
Ettiğim zaman kendimin daha güçlü olduğumu ispat etme niyetinde olduğunu anladım. İntikam duygusunun tüm kararlarımda hâkimiyet kurduğunu gördüm.

Sonucu biliyor olmama rağmen tekrar imbat etmek için uğraştığımı anladım.

Otoritemi kaçırma korkusu ile ikna edilmeyi kendime kapadım.

Zengini hayırsız avlatın, orta halliyi süslü evradın, fakiri inadın mahvettiğini gördüm.

İYİMSERLİK

Yolundan giderek, kendimi sevdim.

Bu yöntem beni belli aşamaları geçerek gerçekçi hedeflere ulaşabilmek olarak tanımlama sağladı ve başarıya ulaştırdı.

İSTENMEDEN

İyilik yapmak sadece aile arasındadır.

Aile dışında biri benden isterse ve imkânım ölçüsünde, karşılık beklemeden yaparım.

İCABINI YAPMAK:

 İşin ve durumun ifade şekline takılmadan, olumlu yönünden algılarım ve durumun gereğini yaparım.

Kaçmam, ertelemem ama zamanlama yaparak en iyi seçimi yapar, çözüme ulaştırırım.
                                                     
                                                      K

KASDEDİLENİ HEMEN FARKEDEN

Akılcı düşünmeye ve önerileri hayata geçirmeye başlar.

KONTROLÜ

Makul (Akıllıca, akla uygun, akıllıca iş gören, anlayışlı, mantıklı) ölçüde bulundurursam, hayatta diğerlerinden daha başarılı olacağımdan eminim.

Yeterli güce, yeterli gelire ve eğitime sahip olmakla yaşamda kontrol sağlayacağımızdan eminim. 

Duygularımı kontrol altına almak istediğim zaman engellemeler karşısında kızmak zorunda olmadığımı biliyorum.

Engellemeler olduğunda; eğilimim ve isteğime uymadığı zaman kendimde duygusal rahatsızlığa yol açmam, ancak keyfinizi kaçırır.

Kontrolümün azlığımın nedeni, bir kabiliyetimin eksikliği yüzünden olduğunun farkındayım.

Bu nedenle kendimden nefret etmiyorum. Doğru biçimde değerlendirmeyi öğrenmemiş olduğumu anlıyorum.

Üzgünken ve tedirgin olduğum zaman yaptıklarımda kontrolü sağlayamıyorum.

Çok üzüldüğüm zaman kendimi bunalmış hissediyorum ve kontrolü sağlayamıyorum.

Kazanımlarımı hatırladıkça ve hesaba katıp değerlendirdikçe kontrolü sağlıyorum.

İşler kötü de olsa daha kötüsü olabileceğini bilerek şikâyet etmekten vazgeçerek sahip olduklarımı hatırlayarak şükür ederek, kötü gidişatı durdurabiliyorum.

Başkasının başına gelenlere aşırı tepki vermem. Başkasının problemi için üzülmem, sadece ilgilenirim ve ihtiyaçlarına yardım yaparım.

Kızgınlık duyduğum zaman kontrolün elimden gitmeye başladığının ilk belirtisi olduğunu anladım ve kızgınlığı oluşturanın kendimin olduğunun farkına vardım, bu noktada kontrol sağlayamadığım zaman sonrasının öfke olduğunu biliyorum.

Öfke olduğu zaman akıl artık kontrol edemez hale geldiğinin farkındayım.

Öfkeli kişiden herkes kaçar.

Kendi dengemizi kontrol etme gücünün içimde olduğunu biliyor ve hiç kuşkusuz insan ilişkilerine uygulandığında paha biçilmez değer olduğunun farkında olarak biliyor, anlıyor, saygı duyuyor, değer veriyorum.

KORKU

Duyduğun an, mantıksız düşünceye saplandığımı, acısına dayanamayacağımı düşünmeye başlıyorum.

Fena bir şey olacağını inanmaya başlıyorum ve kontrolü kaybettiğimin farkına varıyorum.

Korkuda kontrol istiyorsam, istemedikçe kimse beni üzemez, üzücü bir derdim var ama bu felaket değildir, rahatsız edici bir şeyi hep düşünmek zorunda değilim diyerek kontrolümü yeniden sağlarım.

Olan rahatsızlığı daha kötüleştirmek istemiyorum.

Korkumu destekleyen her şeyi tümden bırakarak ve defalarca deneyerek korkudan kurtulabiliyorum.

Bir şeyden ne kadar korkarsam, başınıza gelmesi de o kadar hızlandırdığımın farkındayım.

Çalışanların arasına katılarak yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Mükemmel sonuçlanması gerekir diye ısrar etmiyorum.

Problemleri ertelemem, sorumluluktan kaçmam böylece kontrolü kaybetmem.

Başka insanların kontrol edemediğim sorunlarına bağlanmanın çok derin bir hata olduğunun farkında olarak kendimi sorumlu olarak hissetmem.

Kendimi kontrol edersem; enerjimi öfke ve suçlamaya, karşı suçlama ile cevap vermediğimden anlıyorum.

Korkulardan kaçınmaktan vazgeçtiğim zaman neler kazanacağımı gösteren liste yaparım, gün boyu defalarca okurum, unutmamak için tekrar okurum.

KISKANÇ

Davranarak sevdiklerimin beni sevmesini öyle çok istedim ki bu davranışlarım karşısında sevdiklerim çok hızlı biçimde uzaklaştılar.

Sevdiğime bağırdığımı, hareket alanını daraltarak boğduğumu, adeta tutsak haline getirdiğimi, sevdiğimi en küçük zevklerinden bile men ettiğimin, hep sevilmek istediğimi, ısrarla istediğimi fark ettim.

Güven ve sağduyumun yeterli olmadığını olmadığından yaptığımın farkına vardım.

Sevdiğimi kaybetme korkusu duyduğum için bilinçsizce davrandığımın farkına vardım. Dışlanmak istemedim.

Sevdiğimi ne kadar kontrol edersem o kadar çabuk kaybedeceğimi anladım.

Kıskanç olduğumun farkına vardığım zaman; sessiz olmam gerektiğini, baskı yapmamam gerektiğini, sözle yönlendirmek için uğraşmamam gerektiğini, başları ile olan ilişkisini engellememem gerektiğini önemseyerek, düzelme yoluna girmek geldiğini anladım.

Kendime özen göstererek, kontrol etmem gerektiğini, öfke ve suçlamaya yönelmememin gerektiğini, öz-denetim ve disiplinini geliştirmem gerektiğini anladım ve öne çıkarmaya karar verdim.

 Kıskançlığın sevgi ilişkisini zedelediğini gördüm.

KAYITSIZ KALMAK.

Gerçekten istediğim bazı şeylere kayıtsız kaldım.

Bu durumda kendimi kandırdığımı ve benim için gerçekten önemli bir şeye yabancılık tasladığımı veya inkâr ettiğimin farkına vardım.

Bu durumda kendimi kandırdığımı ve benim için gerçekten önemli bir şeye yabancılık tasladığımı veya inkâr ettiğimin farkına vardım, düşencisizliğimden dolayı kayıtsız oldum ve acı çektim.

KUSUR ARAMAK:

Söyleyecek güzel bir şey aramadan, eksik ve yetersizlikleri öne çıkartarak söylemek yanlıştır.

KÖTÜ, BERBAT

Gözüktüğünü ne kendime ne de başkasına asla söylemem.

KÖTÜLÜK
Yapan birine yaptığının fena olduğunu kabul edene kadar, iyilik yapmam, kötülük yapanı güçlendirmem.

KATLANMAK.

Eğer durumu değiştiremiyorsam katlanırım.

KARAR

Almadan önce, geri çekilerek seçenekleri gözden geçiririm ve sonra karar veririm.

Karar almadan önce emin olmamın mümkün olmadığını gördüm.

Her zaman belirsizlikler gördüm ve bu belirsizliğe hoşgörü göstererek mümkün olduğunca fırsatları kaçırmamaya çalışırım.

KAYGILARIMIN

Üzüntü, tasa, düşünce kölesi olmak zorunda değilim.
                            *
RAVLİ

Popüler Yayınlar