“Mevlana hazretleri büyük bir
padişahtır.
Fakat onu müritleri arasından
çekip almak ve müritlerini öldürmek lazımdır “ demişti.
Bu söz Mevlana’nın kulağına
gittiği vakit gülerek
“ Acaba bunu yapabilirler
mi?” buyurdu.
Sonra
“ Bu bizim müritlerimiz bu
dünya ehli nazarında bu kadar kızgınlık ve düşmanlığa duçar (uğramış) oluyor.
Bu hal müritlerin Tanrı’nın
inayet nazarına mazhar olmuş
(Tanrı’nın iyilikle bakması
şerefine erdikleri)
Ve onun indinde (Tanrı’nın
kendi ölçü ve görüşü ile) kabul edilmiş ve sevilmiş olmalarından ileri gelse
gerektir.
Çünkü biz, bütün insanları
kalburdan geçirdik, bunlardan başkaları kalburüstünde kalmadılar.
(Kalburdan geçirmek: Ayırmak,
elemek, benzerleri arasında seçkin olarak kalmak)
Dünya bilsin bilmesin bizim
cismimiz müritlerimizin canı ve müritlerimizin cismi de dünyanın canıdır” dedi.
***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark
İslam Klasikleri 29, Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
***
Neler öğrendik:1. Mevlana ve müritlerinin bir can olduğunu öğrendik.
2.
Müritlerin böyle
büyük bir kişinin yanında yer almalarından, gönül verip bağlanmalarından başka
insanlar tarafından kıskançlığa ve bunun öfke ve kızgınlığa kadar gittiğini
öğrendik.
3.
Kendini Mevlana
ayarında sananların, Mevlana hazretlerine ulaşamadıkları zaman müritlerini
bahane ettiklerini öğrendik.
4.
Tanrı’nın sevdiği
kulların sahip olduğu güzellikler baş gözü ile görünmese bile çok kişi his ve
duygu olarak anlar.
5.
Bu gizli
güzelliği anlayan iyilik üzerine ise gıpta ederek özenir.
6.
Bu gizli
güzelliği anlayan kişi fena huylu ise düşmanca tavırlara girer.
7.
Tanrı’nın sevdiğini
sevmeliyiz, çünkü onları Tanrı sevmiştir.
8.
Benzerlikte
aldanmanın olacağını anladık.
9.
Farklılıkların ne
kadar çok önemli olduğunu anladık.
10.
Mevlevileri
gelişi güzel oluşan bir topluluk olmadığını anladık.
Yaren sana halktan çekil,
uzaklaş diye yapılan öneriyi iyi anlamalısın.
Nefsinle bir taraftan
mücadele edeceksin.
Diğer taraftan şeytan seni
rahat bırakmayacak.
Halkın gizli düşmanlıkları da
bir taraftan seni uğraştıracak
Öyle ki bana ne oluyor?
Birden bire her şey
üstüme-üstüme geliyor.
Sanki herkes bana düşman.
Herkes tuttuğum yolun doğru
olduğunu söylüyorlar bir taraftan da engel olmaya uğraşıyorlar diye söylersin.
Kafan karışır ne yapacağını
şaşırırsın, vesveseye düşersin.
Ey yaren.
Yolun doğru, elde ettiğin
gözükmeyen kıymet herkesin elde etmek istediğidir.
Kötüleştirerek,
çirkinleştirerek kendilerinden daha yüksek seçkin biri olmanı en yakının dahi
istemeyecektir.
Çünkü ne denli görüş sahibi
değilsen seni istediği yöne çekip, kendi yüklerini sana taşıtmak
isteyeceklerdir.
Sakın bu yoldan ayrılma.
Kıymetli bir şey elde etmek
zordur ama o kıymetli elde ettiğini elinde tutmak daha zordur.
Hazreti Mevlana bizim ile
dost olanı bırakmayız der.
Artık sen o topluluktan
oldun.
Adın o toplulukla
anılacağından seni en güzel bir terbiye ile terbiye edeceklerinden en ufak bir
şüphen olmasın.
Ey yaren başına ne gelirse
gelsin, kim ne derse desin Allah’a giden bu yoldan ayrılma.
Sabırla devam et.
Her kuluna yardım eden Allah
elbette ki kendine yönelmişlere yardım eder.
Yaren unutma ki başına
gelenlerle hep imtihan edileceksin.
Bu yol zordur ama sonu
iyidir.
*
RAVLİ