4 Aralık 2012 Salı

MEVLANA VE ALLAHI NASIL GÖRÜRÜZ.

Bir gün Mevlana, Pervane’nin meclisinde ileri gelenlerin ve uluların yanında ilahi bilgiler saçtığı sırada:

“ Tanrı, kendi eserine bakanın nazarında mevcut,
Zatına bakanın nazarında mefkuttur (Vakti zamanı belli olan)

Tanrı’dan başkasına kavuşmak ona doğru gitmekle olur.
Hâlbuki Tanrı’ya ancak sabır ile ulaşılabilir.

Tanrı güneşten daha görünendir.
Kim gördükten sonra anlatılmayı ararsa o kayıptadır.

Şiir:
Hakkın varlığına delil arayan kimse kördür, zelildir (hor, hakir, alçak, aşağı tutulan, aşağılanan) ve zarardadır.”

Bir maksudu (istenileni) olmayanın varlığı da yoktur.
Eğer varsa, onun varlığı yalnız eza, cefa çekmeğe maruz (tesirinde) kalmak içindir.

Zahit hizmet ve ibadet etmeği sever;
Arif ise hizmet edileni sever.

Zahit yaralıdır,
Arif ise cerrahtır” buyurdu.

                                      ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark İslam Klasikleri 29,
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489

                                      ***

1.   Tanrının eserlerine sanatına bakan Tanrının mevcut olduğunu görür.
2.   Tanrının kendisine bakan için belli bir zaman mevcut olduğunu görür.
3.   İstediğin bir yere veya kişiye doğru giderek kavuşuruz.
4.   Tanrı’ya sabırla kavuşuruz.
5.   Tanrı varlığını kendin gözünle görmelisin, çünkü apaçık meydandadır.
6.   Tanrı varlığını sözlü anlatımlarla anlamaya çalışırsan anlayamazsın.
7.   Tanrı varlığı için delil aramaya uğraşma kendin gör.
8.   Tanrı varlığını göremiyorsan kör hükmünde hor, hakir, alçak, aşağı tutulan, aşağılanan biri olursun.
9.   Tanrı’yı görmek için isteksiz isen varlığın değersizdir.
10.                  Varlık yolundan Tanrı’yı arıyorsan bu isteğin için çok eza cefa çekersin.
11.                  Zahit Tanrı’ya ibadet ettikçe mutlu olur.
12.                  Arif ise Tanrı’ya hizmet ettikçe mutlu olur.
13.                  Zahit dertlenir, derdi katlanır çaresizlik içinde kıvranır.
14.                  Arif neşter ile iltihaplı yeri keserek iltihabı akıtır.
 
İşte böyle yaren,

Görme: Göz ve ışık sayesinde aklımızın değerlendirerek ona anlam kazandırmasıyla olur.

Şimdi Tanrı’yı nasıl göreceğini öğrendin.

Şimdi bana hani nerde göster diye sorduğunu duyuyorum.
Yaren görme aklında olur.

Göstermekle eşya görülür.
Tanrı bir eşya, bir şekil değil ki sana bu diye göstereyim.

Kendin göreceksin.
 Ve zihninle göreceksin.

                    *
RAVLİ

 

Popüler Yayınlar