Gönlün yanmadıkça Allah’ın
zatından bir koku gelmez.
Hak kuluna, kulun kendisinden
daha yakındır.
Allah’I arayan istemeye gerek
yok, istediğin kendinsin, senden ayrılmadı ki, senden başka kimse yok ki.
Zahmetsiz elde ediş ve
gidilen yol yoktur.
Testi kırılsa da içindeki su
kırılmaz.
Aşığın canını su bil, kabre,
kefene doğru gitmez.
Gönül derdiyle, gönül
kapısında, doğrulukla hizmet et ki sultanın sohbetine katılma sebebin olur.
Bu güneşten başka bir güneş
vardır ki gördüğün güneşi iş yaptırmak için koşturur.
Akıl; maddi manevi âlemden
haber veren görüşü olanlarla ayrı, haberi olmayanlarla ayrı iş yapar.
Âşık hasta olabilir ama
ölmez.
Ay hilal olabilir ama yıldız
olmaz.
Nefis emredici olur ama zorba
emredici olamaz.
Tasalanma sus.
Gülün annesinin diken
olduğunu bilen, cefa dikeni gelince gül gibi güler.
İki gönüllüden gönlünü soğut
ve yıka.
Karışık dostlardan
uzaklaşınca berraklaşırsın.
Vara yoğa boşuna gam çekmeye
yazıktır.
Değmez.
Dost olarak git ki, dost
olarak karşılan.
Anlayış değer kazandırır.
Değerli olan değerli olanı
bilir.
Göz görülmemiş bir şeyi
görmek ister.
Can zevk ve sefa içinde
yaşamak ister.
Baş bir güzelin sarhoşu olmak
ister. Ayak sevgiliyi giderek yorulmak ister.
Aşk göğe doğru uçmak ister. İ
lim terbiye öğrenmek ister.
Sadece sebepleri gören göz
eksik görüştedir.
Görünmeyen sırlar sebep
dışındadır.
İstekli; isteğinin madenini
görür.
Değerli sözlerini ortalığa
söyleme.
Dünya işlerini silince uykuda
ruhun nice suretler, şahsiyetler görür. Sanki hep o âlemde imiş gibi bu âlemi
hatırlamazsın.
Üzüntülü şeyler görsen bile
yabancı olmazsın.
Aydınlatanın anlattıklarını
anlamazlıktan geliyorsan kendine yazık edersin.
Aşktan başkasını dost
tutmayın.
Dost meclisinde aşktan başka
iş düşünmeyin.
Aşkı isteme sesi
çıkarmıyorsan aşk kokusu gelmez.
Şüpheli düşünceleri, kuruntuları,
hileleri bulmayı akıllılık sanıp sapık düşünceliliği kendine bela etme.
Aydınlatana sırtını dönenin
namazı namaz değildir.
Sevgiliye gizli bir yol
gönüldedir.
Kendi iç âlemine yönel ki
gönlünden bu yolu bulasın.
Tüm isteklerin seni yaralar. İsteğin
bir olsun o da aşk olsun.
İçinde sunulanı koyacak kabın
yoksa bile, Allah diyerek sunulanı ağzına getirmeye bak.
Sevdiğinde eksik ve ayıp
yoktur, eksik ve ayıp senin görüşündedir.
Gönlünden bir pencere açta
aydınlığın girmesini sağla, kabirde gibi yaşama.
Hapseden ortamdan dışarı
çıkmalısın.
Dosta ulamamak özlem duycusunu
geliştirir, yaklaştırır.
Yaratan kanı döl, dölü
yaratık, yaratığı akıl yaparak kudretini gösterir.
Allah’a aşkın olursa, Allah
büyüklüğünden senin işlerini düzene kor.
Can tenini kontrol eder hale
gelince; imanına gel der, küfrüne git der ve seni aşka doğru götürür.
Ruhuna doğru yönelir yol
alırsan Ay’ın nurunu görür hale gelir kendini göremez hale gelirsin.
Hizmet etmekle Hakka varmak
ve görmek zahmetsizce mümkün olur.
Allah bazı zamanlar
yeryüzünde çeşitli kılıkta gözükür ve işler yapar.
Aşk hırsını kontrol ederek
tokluğu sanatın haline getirir.
Bilğinin vereceği aydınlık,
başka bir karanlığa götürmeyecek olmalı.
Aşk; ayıplara rağmen satın
alır.
Kimin yolundan gidersen,
beslenirsen, içtiğinden içersen ona doğru uçarsın.
Sana sunana, güzele,
avlayana, gül bahçesine bak.
Aklı başında olmayana, yabancıya,
oltaya, batan dikene, birikimine, varlığına, tortulara, yolun olmayan şekillere
bakma.
Aşkı aşktan sormalısın.7. kat
göğe çıkartan bir merdivendir.
Aşk kendini açınca tazelik, verimlilik,
ölümsüzlük ve örtüler verir.
Göz meydandadır nur onda
gizli bulunur.
Göz nurunu kalp gözünden
başkası ile göremez.
Düşünce elinde kalma.
Düşünce başka bir kan
emicidir.
Sevinç yönüne, canına
rahatlık veren yöne doğru git.
Her şey aşkın talihinden,
bahtından, kaderinden korkudadır.
Felek daha da korkudadır.
Öfkede, inatta kalma,
dostluğa devam et, sevgililik yönünden konuş. Sert davranışlar dostluğu
gevşetir.
Alnını yere koymadan secde
etmek; tereddütsüz itaatle olur.
Tövben bitince yaratılan
güzelliklere bak.
Güzelliklerin geldiği yeri
anlamaya çalış.
Dostun seni beğenmiş ve
seçmiş, artık talihin sefalar içinde sefadır.
Aşk yolunda önce hayal olan
sonunda gerçek olur.
Sevgili ile buluşma olunca
akıl gider.
Her şey başlangıçtan sona
doğru gider.
Biz sondan başlangıca
gideriz.
Bu güne bak, yarını sorma.
Ey gönül; kendi yaptığın
resimden, hayalinden korkma, kaçma tekrar bak, senden başka kimse yok.
Sohbet arkadaşını hoş tut,
ayrılma, birbirinizi olgunlaştırmadasınız.
Zevklerle dolup taşandan
ayrılık ölümdür.
Ben merkezli davrananı
kendine arkadaş etme.
İleriye, geriye bakma, utanma
duygusu seni durdurmasın.
Aşağı karakterde olan
kişilerden mananın özünü sormayınız.
Mananın özü, şerefinden
dolayı hayvanlar ulaşmasın diye görülmeyecek şekilde gizlenmiştir.
Gönülden sevdiğini elinden
kaçırsan bile tekrar yakala, yeni baştan elde et.
İnsan meleklerin yaptığını
yapacak güçtedir ancak görev meleklere verilmiştir.
Elde edişle durma, devam et
yeni bir şey gelsin.
Bizde perhiz yoktur.
Bütün bağış, lütuf, sevgi,
sevgililik, zevk, sefa içinde yaşama rahat ve huzur vardır.
Üzüm şarabı gönül gözündeki
körlüğü artırmaktan başka bir şey yapmaz, böyle bir şarabın yanında Vallah
oturmayız.
Âşık gönül alan sevgilinin
yanındadır.
Dikenlikte değil gül
bahçesindedir.
Kendinden geçmişlerin
yanındadır.
Sırlar içindedir. İncilerle
dolu denizdedir.
Nurların içindedir.
Şemsi Tebrizi’nin saflık,
berraklık, gönül şenliği, kedersizlik, neşe ve zevk veren eğlence çarşısıdır.
Işık vereni çevrende ara,
elini öp, mutlu ol, sağken elini öptüğün zaman ağzın tatlanır, öldüğün zaman
bile bu tatlılık devam eder.
Mananın özünü alan yorgun
hale gelir, suskun olarak özlem duyana vermek için saklar.
Ölülerle uğraşmayız.
Ölü deve süt yapamaz.
Aşktan ölen aşk içinde kalır,
sevgide, sefada, zevk içinde yaşar.
Yaratana bak, yaratılmışlarla
oyalanıp durma.
İnceleyerek fikir sahibi ol.
Fikrini cana yönelterek cana kabiliyet
ver.
Kabul etmekte gecikme.
Nefsini canına uyum
sağlatarak kabiliyetli nefis yap.
İslami vücuduna öğret.
Bunlar yoksa İsa’dan ölü
vücudunu diriltmesini iste.
Allah’a ulaşmışlara doğru
yönlen.
Can gelişmesini tamamla.
Zamanın ve değişimin sultanı
olduğunun farkına var.
Bunlar aykırı diyenin sözüne
çizgi çek.
Şemsi Tebrizi her aşığın
gönlünü sultanın huzuruna kadar götürür.
Allah’ın içini
ferahlandırdığı kimsenin nuru öyle bir mumdur ki nurlarının pırıltısı iki
cihana sığmaz.
Altınsız, zorluksuz,
hizmetçisiz, yanında kalabalık olmayan ulu ve büyük ol, şekeri şekerin özünü
kendi şeker âleminden yiyip dur.
Aşkı derdini tanıyan derdine
çare istemez.
Aşkın adını duyan kendinden
geçer.
Allah’ın tahtı gözdür,
dünyası da kalp gözüdür.
O bütün dilleri kalp gözüyle
bilir, varlıklar kendi anlayışları ile onu bilemezler.
Hoş görüşlü olan kimselerin toplantısını
dışarıdan göremezsin, içlerinde olmalısın, içlerine sokan aşktır.
Senin hoş yaşayışına ölü
yaşayışı diye korkutarak senin yolunu kesmek isterler.
Aşk Allah’ın Burak’ıdır.
Koştur.
Güneşten Olgunlaşmayan meyve
besleyici olmaz.
Varlığını hoş yaşamaya ver,
zevk ve sefada yaşamayana yazıklar olsun.
Göz ve gönül incisi Hakkın
resulüdür.
Onun haberini kulağına küpe
yap.
Aşk padişahı dost olursa;
Gecenden sonra gündüzün gelir, cismin ölse bile canın yaşar, gözyaşların
karşılığını bulur, peygamberin anlattıklarının gerçek olduğunu görürsün,
Allah’ın huzuruna giden yolu görürsün, Allah’ın iki gönül gözünü açtığını
görürsün.
Allah’ın çekişiyle göğe çıkarsın, gök varlıklarıyla bildik olursun,
canın aşk kanadıyla uçtuğunu görürsün, Allah’ın halkın iyisini de kötüsünü de
cezalandırdığını görürsün, sözün harfsiz ve sessiz söylenebileceğini görürsün.
Cihanı deniz kaplasa bile sen
Nuh’un gemisinin içinde olmalısın.
Kuru gönüllü olursan ne
yaprak nede meyve verirsin.
Gönülden haberdar olana
söyle, sözünden kavga çıksa bile aldırma, saltanatın bozulmaz.
Ruh, aklın babası ve
annesidir.
Mevlana’nın sevgisini
kazanırsan Mevlana’nın ruhu da aklı da seninle olur.
Şükür hoş yaşayışına lezzet
verir.
Mananın özü güzel bir
arkadaştır.
Âşık ve mest olanlar
karanlığına aydınlık, aydınlığına verimli yaşayış verirler.
Her şey arasında gizli bir
ilgi vardır.
Sen hem isteyensin, hem
istenilen.
Gönül akıl ile savaşa girerse
akıl dışarı çıkıp gider.
En yüksek makam; yüksek yerde
olmak, meşhur olmak, utanmadan kurtulan içindir.
Gönlünü düşünceden kurtarıp
ona rahatlık veren kimse timsahın sırtını kendine kayık eder.
*RAVLİ