Küfür savaş yaptırır.
İman
barış yaptırır.
Aşk geldi mi savaşta kalmaz
barış ta kalmaz.
Dervişlikten sonra üzüntü
geliyorsa, yücelik sarhoşluğundan eksikliğin var demektir.
Tekrar hizmete dönerek
eksikliğini tamamla.
Ölüme inanmayan, eceli
dikkate almayan mal almaya saplanıp kalır.
Hakiki dini isteyen ebediyen
beyefendi olur.
Şemsi Tebrizi ile buluştu
isen, davranışlarında hile, sözünde iltifat kalmaz.
Gönüle bütün akıl istekle
hizmet eder.
Aklın ne kadar büyük olsa da
gönlünün tuzağına bağlıdır.
Bütün kâinat gönlün elinde
zayıf, güçsüz ve acizdir.
Dokuz göğün konak yerleri
gönül için iki adımdır.
Gönül ateşini söndürmek için
gözyaşı akıtılır.
Baktıklarını eğri görüyorsan
mutlaka eğrilik sendedir. Önce kendini düzelt.
Yukarıda olanı alçakta arama.
Yok, olan yerde varlık olmaz.
Büyüğün senin seviyende
kendini gösteriyorsa ve görüyorsan, senin görmen için aşağıya inmiştir.
Dünyayı seviyorsan yanımızdan
uzaklaş, çünkü mananın özü seni dünyadan soğutur.
Mezarın toprağı tenini
yiyince canının göğün tepesine çıkmasını istiyorsan Mevlevi olmalısın.
Yüzün kıbleye doğru, gönlün
çarşıda, bu namaz doğru namaz olmaz.
Güzelin güzeli ol, bayram ayında gibi yaşa, iyileştirdiğinden ücret isteme, temiz ruhlu ol, kirli ve kokmuş olma, anlayışlı ol, fikir ile kanda dolaş, avcı ol, boş yere karanlıklara doğru konuşan olma. Mevlevi ol.
Görülmemiş şeyleri gör.
Mananın özü söz söyleme
kudretini artırır.
Kendine şekil verecek yine
kendinsin.
Gökyüzünde yer verdilerse,
çadırını dünyadan sök, gökyüzüne kur.
Aşk seni götürecek, iyisi
kendiliğinden gitmektir.
Gökten zehir yağsa da şeker
içinde şeker kalmalısın.
Her kimsesizin sahibi vardır.
Her yüreğin hevesi vardır.
Kötü gözün varsa güzellikleri
göremezsin.
Bu gözü kapat başka gözünü
aç.
Allah’a köle ol, diğer
efendilerini bırak, canın yeniden doğsun, dünyanı güzelleştir.
Yarabbi başkasını andımsa
yine de rahmetinden unutma.
Uyumuş gibi ol ama uyanık ol.
Kendinden geç ama işinde
aklın başında olsun.
Büyüklerin duası ile Allah
sevgilin olursa padişahlar arkadaşın olur.
Her cins kendi cinsine olan
arzusundan dolayı; keyif, neşe, sevinç duymak için zincirini kırıp gitmek
ister.
İnsan her hale girer.
Şems gibi tatlılık dağıt,
yaşa, mananın özünü kendinden geçmiş gibi dağıt, hem gizli hem de ünlü ol.
Bu dünya geçici, öteki
dünyalı ol.
Allah tutarsa sende tutkun
olursun.
Dostun ağır da konuşsa, mademki
zehir onun elinden, sevinerek kabul et.
Boşuna seni incitmez,
yüzlerce iyi yöne yönlendirir.
Besleyen dost olunca küçükte
olsan büyürsün.
Kendini aşk içinde kaybedince
Şems gelir selam olsun der.
Olgun kişiye âşık olan ham
durumda olmalı.
Aşkla anlamanın ilerisinde
arkadaş olursun ki, orada akıl ve cisimlerin acısı yoktur.
Hak yolu iğne deliği gibi
dardır, bir kat iplik ucu gibi bu deliğe görerek girmelisin, benliği
geçiremezsin.
Sevince doğru giderken, bir
zaman sonra sevinç; sen gitmesen de gelir.
Büyüklere hizmet etmek arzusu
yücelik duygun olmalı, küçüklere büyük olmak bir işe yaramaz.
Kendinle birleşmekten gücün
tükenince, dostun ile buluşmak üzüntüsü başlar.
Allah için alçak gönüllülüğü
kabul ettim deme, kabul et.
Var olunca yok olduğunu, yok olunca
var olduğunu anlayabildin mi?
Kalabalık fikri inleterek
öldür de bir fikirle sıçrayıp kalk.
Mevlana hazretleri dünyaya
önem verenlere perde içinde gizlenmiştir.
Mevlana’nın canını ruhu; Hak
erlerinin canına sevinç verir, gül bahçesinde yaşatır.
Aslına doğru giden her nereye
gitse aslına kavuşur.
Dostun mananın özünü getirdi
ise hemen al, almazsan başkasına götürür.
Ölümle arkadaşlık yaptıktan
sonra üzüntüden ne diye korkacaksın.
Toplulukta mananın özü,
savaşta yiğit, şükürde serinleten, sabırda sağlam olanın yanına git.
Âşık sevdiğinin yüzüne daima
bakar.
Mevlana’dan yararlanmayan
kurur gider.
Mevlevilik tuzak derler, âşıklar
bu tuzakta hoşturlar.
Aşk üzüntüsü pişirir,
eksilmiş gibi gözüksen de eksilmez parlak ve üstün olursun.
Sarhoşuz fakat kimsenin
gönlünü çalmayız, terbiyesini bozmayız.
Sevgiliden haber almak için
kapılarda beklemelisin.
Benliğinden ölmedikçe, mertçe
davranamazsın.
Doğruyu duydun ise
gerçekleştirmen gerekir.
Yere düşüp kıvransan bile,
Allah’ın kudreti seni kaldırır, sevince boğar.
Susmak vaktinde sus,
sorulduğunda parlak ay gibi karanlığa ışık ver.
Sevenlerden ol, sayı
sayanlardan olma.
İman kaçınca senin gideceğin
yol küfür olur.
Sana güzel şekil verenden
kaçarsan, sonun ya çürümek ya da yanmaktır.
Bal yiyen yüzünü buruşturmaz.
Su testiden fışkırmaz.
Kaynağı bul ki bol suya ulaş.
Yanlış sonuçlu işleri yapmazsan tövbe etmene
gerek kalmaz. Buna rağmen yaptığının
yanlış olduğunu anladığın an tövbe edip yolunu düzelt.
Herkesle hoş ol ama dostunla
daha hoş ol.
Güzellik ile kokmuşluğu aklın
ayırt edemiyorsa; aşk inancından çıkmış sayılırsın.
Peygamberin aydınlığında
görenler hiç yanılır mı?
Hayat sabır, gam, acı, keder,
tasadır.
Sus inleme; sabrı seç
hedefine ulaş.
Suya düşen hayatta kalmak
için çabalar ve tek derdi budur, diğer uğraşıların zevkini ve derdini düşünmez.
Tarafsızlık tarafına gitmek
isteyen aşk yolunu seçmelidir.
Seçilmişi seçersen sende
seçilirsin.*
Mevla’nın gözüyle görmedikçe
anlayamazsın, duyduğun anlamını kavrayamazsın.
Deve diken yer ama her dikeni
değil, tatlısını ve lezzetlisini arar.
Başkasının aşına sinek gibi
konma.
Bedava peşinden koşma.
Seni bu dünyaya getiren,
getirdiği yere geri götürür.
Ayık ve uyanık oldukça
susmalısın.
Şereften ve aşağılıktan
kurtulursan sultanın yanına varırsın.
Düzgün şah düzgün âşık ister.
Allah’a karşı alçak gönüllü
ve acındırıcı ol ki Rahmanın yanına var.
Nişanın nişansızlık, mekânın mekânsızlık,
ne ten nede can ol, Sevgilinin sevdiği ol.
Gördüğün bir, aradığın bir,
bildiğin bir, istediğin bir, çağırdığın bir olsun. İkiliği içinden at.
Gönlün seni sevene doğru
gider.
Satın alacağa doğru git.
Hoş olmak istiyorsan
benlikten vazgeç ve sus.
Gönlün yükseğe çıkar tenin
aşağıda kalırsa, ne yüksektesin ne alçaktasın.
Yükseklik hazinedir, alçaklık
zorluktur.
Âşık ne yüksektir ne alçaktır.
Aşk belasına girdinse bela
korkusu seni etkilemez.
Kendi rahmetine bak,
başkasının günahına bakma.
Doğru söz söylemen için
yüksek bir yere ait olman lazım.
Ölmüş bir gönüle, taş kalbe
konuşulmaz çünkü böyleleriyle görüşülmez.
Ben merkezli davranıştan
vazgeçen gönlünü sevgilisine vererek âşık olur.
Aradığını bir yerde bir
şekilde bulursun.
Sevgilini anlamak için ben ve
biz demekten vazgeçmelisin.
Allah’ı tanıyan insandan
korkmaz.
İki cihanda da Allah’tan
başka sevgilin olmasın.
Allah vermese de istemeye
devam et.
Doyduğun sofranın etrafından
başka bir yerde dolaşma.
Âşık yüksek guruptandır,
ancak dolaşmaktan, gürültü çıkarmaktan çekinmez.
Nefsini gevşet, adım adım
nefsinden kesil. Ne kendi gözünü gör nede dünyayı gör.
İman etmişin ölümü tatlı
olur, kâfirin ölümü acı olur.
Ebedi ömrü bu dünyanın
dışında ara.
Ariflerin mana özlü sözleri
sonuçta sevinç verir, anlamasan da böyledir.
Allah kendinden uzak olanları, kendi haline
bırakır.
Âşık olamıyorsan bağlılıkla
hizmet et ki yaptığının karşılığını versin.
Allah’ın aşkı Süleyman
peygamberin mührü gibidir.
Fikirler düşünceler örtü
olduğu için üstünden at, güneş teninde parıldasın.
Eğer sahte değilsen zarar
vaktinde gülümse.
Yalnızlığa çekilip kapanma,
Mevlana’ya katıl sevinç içinde ol.
Bilinen yere git, kötü yol
arkadaşın olmasın, topluluk ile yolculuk et.
İnsan sürüsünü bırak, Allah’a
konuşmaya bak, temizlen, Allah’tan başka dayanakların hepsini at, estirilen
havaya ve hevese seni uyaran çıngırak yap.
Müslümanlık iddiasından
dışarı çık, dağınık karışık sözler söyleme, ayıplayıcı kınayıcı sözler söyleme,
hile yapma, gittim ulaştım deme, arkada gizlenme, ölü gibi yapma ki insan
ruhuyla diril.
Evinin sofrasına nimetleriyle
hayat verdiğinin farkında ol.
İşi küçükler gibi gör, yükü
büyükler gibi taşı.
Balık gibi sözsüz, deniz gibi
berrak olursan mana hazinesine mutemet olursun.
Yarını düşünme, Mevlana’ya
yaslan ve mest ol.
Ziyafet sahibine bakma,
yüzündeki sevince bak. Uyanık aklı başına al da sevince bak. Neşeli yaşa. Parlak
canını mananın özüne ver.
Sevgilinin semtinde otur, ait
olmanın manasının özünü iç ve neşelen.
Dünya işleri ile şekilden şekle
giren dine ait olamaz. *
RAVLİ