12 Aralık 2012 Çarşamba

HAYAL VE İNSAN

İhtiyaçlarımızda yeter-yeterli sözünün anlamamız ve olumlu etkisini kavramamız, sınırı belirlememiz gerektiğini öğrendim.

Bulunduğumuz yer özelliği arzu ve isteklerimizi çoğaltan yer ise ve burada bulunmamız mecburiyet ise farkında olmadan bu etkiye kapılabileceğimizden daha dikkatli olmamız gerektiğini öğrendim.

Problemlerimizi çözmek için bilen uzmanlaşmış kişiye danışmamız gerektiğini, önerilen çözüm yolunu anlamasak bile, sonra anlarım diye uygulamamız gerektiğini öğrendim.

Problemleri çözmek yerine ileriye ertelemenin birikime neden olacağından ve karışıklığa neden olacağından hemen çözmemiz gerektiğini, yapmazsak hayal tuzağına düşeceğimi, problemleri çözemeyeceğimi öğrendim.

Kafamı, vücudumu yormadan isteklerimin olmasının mümkün olmadığını öğrendim.

Hayal arkadaşım, umut dostum, başarısızlık bahanem olmuşsa, hayattan ve gelecekten elde edebileceğimin tesadüflere kaldığını öğrendim.

(Allah’tan umudu kesmemek, yapılacak bir şey kalmadığı zamandır ve ayrı bir konudur)

Hayal içinde olursam gerçekleri delilleri ile gösterseler bile inanmayacağımı, kendi hayalden oluşan gerçek diye inandığımın dışında olanları kabul etmeyeceğimi öğrendim.

Güvensiz insan olursam kendi bilgi ve becerilerini geliştirip doygun sonuçlar alamayacağımı, hayal dünyasına sığınmış olduğumu öğrendim.

Aşırı tedbir ile düşüncelerimin ve davranışlarımı bağladığını, güvensizliğimden dolayı yeterli girişim yapamadığımı, değişimlere giremediğimi öğrendim.

Yaptıklarımızdan hatalı sonuçlar aldığımız zaman bile yapılan uyarı ve önerileri ‘Bunların gizli emeli var’ diye güvenmiyorsam ve önemsemiyorsam hayal âleminde olduğumu öğrendik.

Tüm olumsuzluklara hayalin neden olduğunu bildiğin halde başka bir hayale sarılıp kurtulmaya çalışıyorsan,

Düşmanın veremeyeceği zarardan daha fazlasını hayalin verdiğini anlamamışsan,

Gücümü hayal âlemine gönderip boşa harcıyorsam,  sevgi saygı beklemem gerektiğini, yalnızlığa kendimi mahkûm ederek kendi halime ağlamam gerektiğini öğrendim.

Problemler karşısında çözüm aramam gerektiğini, sihirli bir arayışla sorunlarımın çözülemeyeceğini kabul etmem gerektiğini öğrendim.                             

Allah’ın ihtiyacımı olanı peşinen verdiğini, ancak arayıp bulmam gerektiğini anladım, öğrendim.

İçimdeki gücü çalışmayla işime harcamam gerektiğini ve beklentimin buradan elde edileceğini öğrendim.

Gerekli olanın kendimde ve uzanabileceğim yakın çevremde olduğunun farkına vararak, dikkatimi uzaktan yakına çekerek hayal tuzağına düşmeyeceğimi öğrendim.

Hayali şeyler söyledikçe çevremin imkânlarını benim için kullanmayacağını farkına vardım ve gerçeklerle iş yapmaya, çalışmaya başlaya başlamam gerektiğini öğrendim.

Değişimin tüm hızıyla devam ettiğinin farkında olarak uyum sağlamaya çalışmam için gelişmelere ilgimi devam ettirmenin gerektiğini anladım, öğrendim.

Yanlış yer,
Yanlış zaman,
Yanlış kişi,

Yanlış işten doğru ve verimli sonuç beklemek ya akılsız olduğunu ya da hayal âlemine kaçmış ve korkaklıktan tembelleşmiş kişinin boş bekleyişi olduğunu öğrendim.

İster kabul et, ister ret et, gerçek bu.

Çok istediğimiz veya umulan bir şeyin gerçekleşmemesinden üzüntü duymamız normaldir, ancak hayale teslim olmamamız gerekir.

İstediğimizin gerçekleşmesi halinde inatla bunu özlem haline getirirsek bu düşünce ile kendimizi bağlarız, ulaşabileceğimiz diğer bütün hedeflerden mahrum kalırız.

Gerçek dünyadan uzaklaşarak gerçekleşmesi istenilen şeyleri düşünmemizin normal olduğunu yanlış olanın takılıp kalmamak ve bağlanıp hareketsiz kalmanın yanlışlığını fark etmeliyiz.

Yaren.
Bu yazılanlar normal ve normale yakın yaşayış içinde olanlara öneriler ve uyarılardır.

Şems Hazretlerinin ve Mevlana Hazretlerinin ve dahi dostlarının önerileri sana ters ve çelişkili gelmesin.

Din büyüklerimizin önerisi zeki olanlar ve Tanrı arayışı içinde olanlara gösterdikleri yoldur.

Din büyüklerimiz İslam dinine inanlara inanç üzerinden aşk yolunu tarif ederler ve ruhaniyetleri ile yardım ederler.

Aklın ermiyor, almıyor, çıkış yolları bulamıyorsan, kendini başarısız ve yetersiz hissediyorsan her şeyin üstüne aşk örtüsünü örtüp üstündeki yoldan Tanrı’ya gitmelisin.

Yaren senin anlayabileceğin şekilde bu yolu ve yapılacakları bloğumda anlaşılır şekilde büyüklerimizin sözlerini değiştirmeden, ama anlayışım kadarıyla anlattım.

Sen anlamasan bile çokça oku, her şeyin vakti ve saati olduğundan bir zaman sonra bu sevginin ve bağlılığın karşısında anlar ve uyar olursun.

Allah isterse bizde çalışıp çabalarsak elbette bekleyişimiz gerçekleşir.

İnşallah yukarı alemde ismi yazılı olanlardan olur da bize hazırlanmış olan nasibimizi alırız.

Hayali seviyorsan hayalin Tanrı olmalıdır. 

ÂMİN!

                                  *

RAVLİ

Popüler Yayınlar