26 Kasım 2016 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 990 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Allah’a seslenişini anlatıyor)
990- Kötüyse sen işledin hepsi senin işin;
Puta tapanın da, Hıristiyanlarla Yahudilerin de yaptıkları, senin takdirin;

Beni yoldan çıkaran sensin, muradın (İsteğin) buymuş senin;
Ben de öyle bir iş edeyim ki halktan bir tek övülecek kişi görmeyesin diyordu.

Tanrı, korsam dedi, bırakırsam çık yüce dağın tepesine, bırakmazsam, çıkamazsın demir atmış gemi gibi bat denizin dibine.

A batış kuzgunu, benimle nasıl bahse girişebilirsin sen?
Sana gelip çatan lanetle tapıdan sürülmemiş (Tanrının sevgi ve ilgisinden içinde) olsaydın böyle bir davaya mı kalkışabilirdin?

Sana aldanan, senin yüzünden kapımızdan sürülen eşeğe (Kaba, düşüncesiz kişiye) kul demem, kulluk ediyor (Sevgiyle bağlanıp dostluğu devam ettiren) demem, çünkü kulluk edilen benim ben.

Elinde akıl mumu olan ışığı bırakır da dumanın peşine düşer mi hiç?
Şeytan, ben dedi bir üfürüşte söndürürüm o mumu, Tanrı, doğruluk mumunu yel (Rüzgâr) söndürmez.

Benim bağış mumuna (Yolunu aydınlatan) püf diyenin (Söndürmeye kalkanın) başı, sakalı, yanıp köz olan odun gibi yanar gider dedi.

Tanrıya binlerce şükürler olsun ki Akl-ı külli (Bütün akıl- Doğadaki uyum), tekrar geldi, ayrılıktan sonra kutlu bir tali’le (Nişangâhın arkasına düşen oka) gene kavuştuk ona.

Gelişine nazar değmesin, ateşe üzerlik, çörekotu atalım (Kötü nazarı giderelim);
Üzerlik de nedir, çöreotu da ne oluyor ki?

Ödağacı gibi kendimizi atalım ateşe, kendimizi yakıp yandıralım.
                         *
Neler öğrendik:
1.    Ne yaparsak yapalım Allah’ın izin verdiğini, bize sevdirdiğini, bizi zorladığı işleri yaptığımızı öğrendik.
2.    Kaba ve düşüncesiz kişiye Allah’ın sevgi ve ilgi göstermediğini, Allah dostlarının da bunları kendilerinden uzaklaştırdıklarını öğrendik.
3.    Duman peşinde değil ışık peşinde olmamız gerektiğini öğrendik.
                              *                            
İşte böyle yaren;
Allah yolunda, Allah dostlarının öncülüğünde ve kılavuzluğunda yanmaktan sakınmamamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                 *

RAVLİ

Popüler Yayınlar