(Hazreti Mevlana Allah’ı kendini ve aşkı anlatıyor)
590- Nerde o avlanan aslan, nerde onun o güzelim
saldırışları ki ova, misk ceylanlarıyla dolsun.
Âleme
ışık doğudan, güneşten gelmede;
Dünyada
insan soyu, Âdemden, Havva’dan türemiştir.
Nerde
gerçekler denizi, nerde kerem (Büyüklük, asillik,
soyluluk, ululuk) bulutu (Aşağıda olanları
faydalandırma)?
Hani
kayalardan bile kaynaklar coşturup akıtmış.
Nerde
o padişahımız?
Görünmüyor
amma olsa-olsa o olacak büyüleriyle görür gözleri bağlayan.
Gözünü
öylesine bağlar ki güpegündüz zerreyi görürsün de koskoca güneşi görmezsin.
Onun
göz bağlayıcılığındandır, kayığı görürsün de denizin dalgalarını görmezsin.
Kayığın
çalkalanması denizi bildirir sana, hani kör de insanların hareketlerini duyar
da insanları anlar ya.
“Tanrı mühürlemiştir” ayetini okumadın mı (Bakara suresi 7)?
O
mühürler, fakat gene de mührü açar, perdeleri o kaldırır, o yırtar.
İki
gözün kapalı, rüyada bir şeyler görürsün;
İki
gözünden perde kalkar da o vakit seyre dalarsın asıl.
Şaşma
buna, can, sevgilinin perdesidir;
Rıyâzâta
(Güzel ahlak sahibi olmak için faydalı fikir ve işle
meşgul olmaya çalış, yeme işlerinden uzak durmaya) dal, vazgeç şu nefse
(Doymayan isteklere) uyup kavgalara düşmeden.
*
Neler öğrendik;
1.
Allah’ın
mühürlediği gözlere bir şey gösteremeyeceğimizi, mühürlediği kulağa bir şeyler
anlatamayacağımızı öğrendik.
2.
Ansal körlük
dediğimiz göz görse de aklın bunu önemseyip değerlendirmeyeceğinden körlük
hükmü verilmekte olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Biz güzel ahlak sahibi olmak için faydalı fikir ve
işle meşgul olmaya, yeme işlerinden uzak durmaya çalışmamız gerektiğini
öğrendik, anladık.
Uyarı:
Dünya işlerini sevgiyle bağlanmadan, biriktirme
hastalığına tutulmadan, sahip olduklarımıza güveme yanlışlığına tutulmadan elbette
ki görevimizi yapacağız, helal lokma yemek ve sorumlu olduklarımıza helal lokma
yedirmek için uğraşı vermemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
RAVLİ RİYAZET yazarak Google den okuyarak bu konuda bilgini çoğaltmalısın.
*
RAVLİ