(Hazreti Mevlana Allah’ı kendini ve aşkı anlatıyor)
570- A aşk, sana şükrederek anmak isterim seni;
Fakat
aklım şaştı, fikrim karıştı-gitti sende, senin künkünde (Kalın su borunda).
Aşkı,
yüz binlerce dille övsem gene de onun güzelliği, alımı, bütün bu
güzelliklerden, bütün bu alımlardan üstündür, bu övüşlere sığmaz.
Gidelim,
denizin yanı başında bir ev tutalım;
Çünkü
inciler (Şekli eritilip
değiştirilmeyen mücevher) onun vergisidir, huyu cömertliktir.
Birisiyle
konuşup görüşme, canı onun rengine boyar;
Gökyüzüyle
konuşup görüştükleri için yıldızlar, güzelleştiler, güzel yüze sahip oldular.
Beden
de canla düşüp kalktığı, konuşup görüştüğü için
güzel bir yüzlü, hoş huylu değil mi?
Yoksul
beden, andan ayrıldı mı ne oluyor?
El,
bedeninle bulundukça hünerlidir;
Bedenden
ayrıldı mı yere düşer gider.
Hani
hünerin a el, o el değil misin sen?
Hayır;
Bu
zaman, ayrılık zamanı, o zamansa buluşma çağıydı.
Öyleyse
Allah aşkına olsun, Allah aşkına sevgilinin nazını çek;
Çünkü
sevgilinin nazı yüz bin batman (7,692 kilogramağırlık)
helvadan da iyidir, tatlıdır.
Ayrılık
nedir, görmedin, Tanrı da göstermesin sana;
Bir
duadır bu ki bundan daha iyi dua olmaz.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Aşkın
güzelliğini, kuvvetini, çekiciliğini anlatacak yeterli kelime olmadığını
öğrendik.
2.
Kiminle konuşup
görüşüyorsak onun huyunu almaya başlayacağımızı öğrendik.
3.
Yüce, yüksek,
parlak, Allah’ın sevdiği kişilerle görüşüp konuşmamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
İyi bir bütün içinde olanın beceri isteyen usta işleri
yapabileceğini öğrendik, anladık.
Aşkın yükünü çekmekten kaçanların, Gerçek Allah ve
Allah dostlarına hizmet etmekten kaçanların elde edişlerinin olmayacağını
öğrendik, anladık.
(Kendine Allah ve peygamber
dostu olarak gösteren kişi zamanının büyük bölümünü başkalarını idare etmek
işleriyle uğraşıyorsa bilmelisin ki bu kişi kendi egosu için Allah’ı ve
peygamberin adını kullanan yalancı peygamberler gibidir.
Eğer sen böyle telkinlerin çok ve yoğun
olduğu bir topluluktaysan vay haline!
Telkin nedir: Aslı esası ispat edilemeyen
bir senaryonun değişik kişiler tarafından değişik anlatımla ama asıl verilmek istenen anlamdan vazgeçilmeden yapılan inandırma anlatımlarıdır.
Örnek: Hani
şeyh uçmaz müritleri şeyhi uçururlar.
Yarenlerim;
Kaza-kader imtihan seni bir ortama attı ise
ve bundan kurtulmak istiyorsan bilmelisin ki Allah’tan başka hiçbir güç
kurtaramaz seni.
Allah’a yalvar ağla, gözyaşı dök de bu seni
alıştırdıkları telkin ortamdan kurtul, gül kokulu bahçelere, gül kokan insan
topluluğuna gitme imkânı yakala)
Ayrılık ister aşk olsun, ister alışkanlık olsun dayanılması
güç olan sıkıntı verdiğini, herkesin bu sıkıntıya katlanamayacağını;
Ancak sıkıntıya katlanmak, bu sıkıntının faydalarını
görmek için Allah dostlarından yolunu-yordamını öğrenmeleri gerektiğini
öğrendik.
*
RAVLİ