24 Kasım 2016 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 950 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Tanrı şarabının tesirini anlatıyor)
950- Demedim mi sana, (Aşağılık kişilerin yanına) gitme oraya, belaya uğratırlar seni;
Elleri pek uzundur (Fırsat buldukça bir şeyler aşırmaktan geri kalmayan, hırsız olan) onların, ayaklarını bağlarlar senin.

Demedim mi sana, o yanda tuzak içinde tuzak var;
Tuzağa düştün mü nasıl kurtarabilirler seni?

Demedim mi sana, meyhanede (Tekkede) tuhaf mı tuhaf sarhoşlar vardır;
Saçma-sapan söz oklarıyla oklarlar aklı.

Senin gibi yüreği temiz, gönlü saf kişiye lokma gibi kapıverirler;
Her bir piyade için bir şahı mat edip oyundan atıverirler.

Seni çok kere hamur gibi çekip-çekip uzatırlar, derken büküp-büküp halka haline getirirler;
Yüzlerce defa saman ederler seni, yüzlerce defa kehribar haline sokarlar.(Çekilen-çeken ederler)

Gönlü dar birisisin sen;
O ciğer yiyenlerin yanına varır, ciğer kesilirsen seni tutarlar, çorbalarına atıverirler.

Olgunluğuna, yiğitliğine güvenme pek;
Kafdağı bile olsan seni tezcek (Çabuk olarak), hemencecik havaya uçuverirler.

Balçığından binlerce tuhaf kuş yoğurur, yaparlar;
Sudan, topraktan geçsen bile daha neler ederler seni, neler.

Deriden yapağı çeker gibi seni de tutarlar, şu bedenden çekip çıkarırlar;
Seni bir hayale döndürürler, önün-ardın, sağın-solun, üstün-altın kalmayıverir.

Hükümlerin çekip çekiştirmesine razı olduğunu gördüler mi de zahmetlerden, meşakkatlerden kurtarırlar seni de her şeye razı ederler.
                         *
Neler öğrendik:
1. Aşağılık kişilerin yanına gidenin her türlü oyuna geleceğini, temiz kişilerin böyle kişilerin yanına gitmesinin yanlış olacağını, zarar göreceklerini, yollarından kalacaklarını öğrendik.
                              *                            
İşte böyle yaren;
Allah’ın iradesine boyun eğen temiz kişilerin işlerini aşağılık kişilerin dünyalık küçük işlerini halledip güven sağladıklarını sonradan da elinde avucunda ne varsa aldıklarını, hile içinde hile yaparak soyup soğana çevirdikleri için baştan onların içine girmememiz gerektiğini öğrendik, anladık.           
                 *

RAVLİ

Popüler Yayınlar