22 Kasım 2016 Salı

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 910 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Tanrı Şems’ini anlatıyor)
910- Bu selamda (Karşılaşmamda) seninle bir başka işim, bir başka alış-verişim var;
Bu selam (Sağlık, afiyet sıhhat dilemek), pek büyük gizli bir sır, Tanrı perdesi altında gizlenmiş.

Çengden çıkan o nağmeler (Güzel uyumlu sesler), o terennümler (Güzel ve uyumlu sesle şarkı söylemek) pek şaşılacak şey;

Nedir o nara atanlar (Yüksek sesle bağıranlar), o feryat (Çığlık atanlar, haykıranlar) edenler, nedir, nedir?

Padişah lâl renkli şarabı getirdi, bu dedi, işin temelidir;
Sus, delilik vakti şimdi, perdenin açılacağı vakit değil.

İnat et, huysuzlan, güzellerin inadı huysuzluğu tatlıdır, hoştur.
Bahaneler bul, zaten bahaneler bulmak, güzellerin yoludur-yordamıdır.

O şeker mi şeker dudaklardan çıkan, dökülüp saçılan bahaneler, Fatiha, Kâf hâ (Kâf: Zayıflık ve ihtiyarlık- Hâ:  Allah’ın istenileni vermesi), Yasin yerine geçer.

Vefâ ummam (Sevgiyi sürdürmesini, sevgi ve dostluğu devam ettirmesini beklemem);
Çünkü cevretmek (Üzüntü verecek davranışlarda bulunmak), cefa (Zulüm) etmek, güzellerin huyudur, mayasıdır;
Âdetidir, dinidir.

Yüzünü ekşitir, bizden yüz çevirirsen mahsustandır, düzendir, yalancılıktandır onlar.

Aziz kişilerin topraklarına and olsun, senden başkasının elinden sunulan helva, ağzımda gürz olur, zıpkın kesilir.

Bin kere vaitte (Vaatte) bulun, hiçbirinde de durma;
Öyle bir seraptır (Göz yanılmasıdır) bence bu ki yüzlerce güzelim, tatlı suya değer mi değer.

Altını, ayrılıkla yüzü altına dönen, sapsarı kesilen verir;
Bedeni gümüş gibi bembeyaz güzel, ne diye altın, gümüş versin?
                         *
Neler öğrendik:
1.    Güzellerin sevdiklerine her türlü sıkıntı vererek ne kadar sevdiğini, ne kadar bağlandığını, ne kadar yaşantısından zaman ve para olarak harcama yapabileceklerini sınadıklarını, her türlü naz yaptıklarını öğrendik.
2.    Allah’tan gelen aşk şarabının bir damlasının bile insanı kendinden geçireceğini öğrendik.
3.    Allah’ın kuluna ne verirse versin sevgiyle, hürmetle kabul etmesi gerektiğini öğrendik.
                              *                            
İşte böyle yaren;
Güzelin harcama yapmayacağını, onu sevenin harcama yapacağını öğrendik, anladık.
                           *

RAVLİ

Popüler Yayınlar