Ben bu gün, bu mecliste
Mevlana ne söylerse kabul etmeyeceğim.
O cevapsız kalıncaya kadar
elimden geleni yapacağım dedi.
Şeyh Sadreddin “ Tarikat
ulularını imtihan etmek kötü bir şeydir “ diye birkaç defa ihtarda bulunduysa
da, o dinlemedi.
Mevlana Hazretleri sarayın
kapısından girer girmez, “Tanrıdan başka Tanrı yoktur, Muhammed Tanrı’nın
elçisidir” dedi.
Bunun üzerine hepsi birden
feryat ettiler.
Bunu gören şeyh Mecdeddin
gelip baş koydu ve tövbe edip bir hayli özürler diledi.
Aynı gün Mevlana, ilahi bilgi
saçarken Peygamberin şeriatı kanununda “Her kılın dibinde bir cenabet vardır” varid
(söz gelmiştir) olmuştur.
“Vücudun kıllarından biri
ıslanmamış olsa, insan cenabetlikten kurtulmaz “ buyurdu.
Yine kılı kırk yaran hakikat
arayıcıları indinde de bir insanda varlığından bir kıl kalsa, o insan batıni (iç,
sır ve hakikat) pisliğinin cünüplüğünden asla kurtulamaz.
ŞİİR:
“ Kamil bir insan, yokluk
yolunu katediyordu.
Birden bire varlık denizinden
geçti.
Onun varlığından bir kıl
kalmıştı.
O kıl fakirin gözüne bir
zünnar (görmeye engel bağ) gibi gözüktü”
Çünkü yüce Tanrı pis
müşrikler (Allah’a ortak koşanlar) hakkında
(Müşrikler ancak bir
pisliktir)(Tevbe suresi 28) buyurmuştur.
Bundan maksat onların batıl
olan batınlarının necasetidir(içteki görünmeyen gizli pislik).
Yoksa gözüken necasetleri
değildir.
Bu iç necaseti de çok
karanlık ve çok cahil olan nefsin varlığı, peygamberlerin ve velilerin Hakk’a
davetini gösteren serkeşlik (dik başlılık, baş kaldıran, inatçı, itaatsiz) ve
onlara uymağı terk etmektir buyurdu.
***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark
İslam Klasikleri 29, Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
***
Neler öğrendik:
Yol gösteren büyüklerimizi
imtihan etmeye, onu küçük düşürmek için tuzak kurmamızın, mahcup etmek için
uğraşmamızın kötü olduğunu öğrendik.
Yanlış yaptığımız zaman tövbe
edip af dilememizin doğru olacağını öğrendik.
Temizliğin bir bütün
olduğunu, en ince noktalara kadar dikkatlice temizlememiz gerektiğini öğrendik.
Bedenimizdeki pisliği görüp
temizlememizin kolay olduğunu, ancak ruhumuza gizlenmiş pislikleri görüp
temizlememiz için çok dikkatli ve titizlikle araştırıp, görüp temizlememiz
gerektiğini öğrendik.
Küçük de olsa pislik oluşan
yeri önemseyerek temizlememiz gerektiğini öğrendik.
Nefsin içimizde cahil olarak
bizi yönlendirdiğini ve gizli pislik oluşturduğunu öğrendik.
İşte böyle yaren,
Kıl dibi kadar (çok küçük)
bir pislik bizde olursa sırlara ulaşmamıza izin verilmediğini, hakikati
görmemize engel olunduğunu anladık.
%100 temizlik isteniyor.
% 1 bile pislik varsa kirli
sayıldığını öğrendik.
O halde öz eleştiriyi devamlı
ve titiz yaparak farkına varmalıyız ve bizi kirleten pislikten temizlenmeliyiz.
Peygamber ve velilerin
sözlerine çok önem vererek içselleştirmeliyiz ve gereğini yapmalıyız.
Yaren, burada şunu iyi
anlamalısın!
Önce temizlenmelisin, çünkü pis
olan kabul edilmez.
Temiz ve iyi niyetli
çalışmalar yaparsan yardım gelir ve seni başarıya ulaştırarak istediğini elde
etmekte destek görürsün.
Pis ve pisliğe bulaşmış kimse
asla bu alana sokulmaz, temiz insanların sırlarından sözlerinden söylese bile
kendine fayda getirmez.
Toplum içinde yaşıyorsak
elbette ki pisliğe istesek de istemesek de bulaşırız ama temizlenmemizin
önemini hiç unutmamalıyız.
Pisliğin tüm varlığımızı kısa
sürede bozma kuvvetinde olduğunu bilmeliyiz.
Sepette bir çürük elmanın diğer
elmaları çürüttüğü gibi önemsemeliyiz.
*
RAVLİ