13 Aralık 2012 Perşembe

NE KADAR ÇALIŞMALI

İhtiyar oduncu ile Sultan Mahmut    24

Sultan Mahmut avdan dönerken bir çadır kurdular, avı da ateşe vurdular.
Padişah gezinirken yolda kuvvetsiz, bir ihtiyar gördü.

Odun yüklenmişti, yükü padişaha pek ağır geldi.
İhtiyarın bu yükten kurtulması için satın almak istedi.

Sultan:
Bu odun kaça diye ihtiyara sordu.

İhtiyar onun Sultan Mahmut olduğunu bilmeden:
İki liraya satıyorum.
İki lira ver al dedi.

 Sultan, içinde yüz altın olan para kesesini önüne koyup içinden bir tanesini ihtiyarın avucuna koydu.

Sultan dedi ki:
Bu altın iki lira eder, razı olursan kabul et al.

İhtiyar:
Bu dedi iki liradan fazladır.

TERAZİ YOK Kİ TARTALIM.

Padişah ihtiyarın eline bir altın daha koyarak:
Bak bakalım, dedi, bu iki lira eder mi?

İhtiyar:
TARTMADAN BİLE BELLİ.
Bu DAHA AĞIR daha fazla diye cevap verdi.

Sultan altınların hepsini tek, tek verdi, keseyi de verdi dedi:
Altınları torbaya koy, şehre götür orada terazi vardır.

Tart, içinden hakkını al, geri kalanını padişahın kapıcısına götür.
Padişahtan ihtiyar altınları aldı.

Padişah da at sürüp sarayına gitti.
Ertesi gün ihtiyar saraya geldi.

Dün görüştüğü kişinin padişah olduğunu görünce titremeye başladı.
Padişah ihtiyarı görünce:

Yol verin, ihtiyarı karşıma oturtun dedi.
İhtiyar oturunca padişah:

A ihtiyar, ne yaptın?
Bir, bir söyle bakalım, dedi.

İhtiyar:
Ey gönüller aydınlatan padişahım, dün sabaha kadar aç yattım.

Padişah:
Neden dedi.

İhtiyar:
Benimle yolda bir alış verişte bulunmadın ki.
Beni zengin sandın, dün gece öylece aç bıraktın işte dedi.

Padişah dedi ki:
Hadi o altınları al götür.
Hepsi de senin.

İhtiyar:
Padişahım, mademki altınların hepsini bana verecektin, neden dün vermedin de bir, bir avucuma koydun?

Padişah:
Bana beyim dedin.
PADİŞAH OLDUĞUMU BİLMEDİN.

A ihtiyar.
Gönlüm istedi ki benim dünya padişahı olduğumu bilesin, anlayasın. Benim padişahlığımı anladın ya, artık bütün ihtiyaçların karşılandı, sen de padişah kesildin, dedi.

Azizim!
BU YOLDA İHTİYAR ODUNCU SENSİN, ALLAH NURU DA PADİŞAH

Allah’ın bağışlaması ile soluk nefes alıyorsun ya, İşte yaşadıkça aldığın bu nefesler, altındır.

Adeta bir, bir altın elde etmedesin.

Yarın dünyadan ölüp ebedi hayat verilirse önüne bu dünyada topladığının karşılığını bulacaksın.

Sevgili dünya ömrün gelip geçer.
Binlerce yüz yıl yaşasan bile ebedi ömre göre bir nefes bile sayılmaz, bir kıl kadar değeri olmaz.

Olgunsan bunu böyle bil.

DÜNYA HAYATINDA YORULUP ZAHMET ÇEKERSEN, EBEDİ ÖMÜR ZEVKİNİ ELDE EDERSİN.

FAKAT DÜNYA HAYATININ UĞRAŞILARINA DALAR, AHİRET İÇİN ÇALIŞMAYA ZAMAN BIRAKMAZSAN, OLDUĞUN YERDE ÖLÜR GİDERSİN.

                                    ***   
İLAHİNAME FERİDÜDDİN-İ ATTAR M.EB. YAY.392

                                      *
Alış verişte karşılıklı tam anlaşma olmadan para ve mal kullanılmaz.
Allah’ı her şeye gücü yeter olduğunu bilmiyorsan ayrılan payın tek, tek verilir.

Bilirsen ve anlarsan payına düşeni birden alırsın.
Aklı az olana serveti koruyamayacağı için az, az verilir.

Kıymetli zamanını boş geçirme, çalış.

                                           *
RAVLİ

 

Popüler Yayınlar