25 Kasım 2012 Pazar

SEVGİLİYİ SATMAK

Bir tacirin, bir hayli malı, mülkü….
Bir de şeker gibi dudaklı güzel cariyesi vardı.

Cariyeyi sattı.
Sattı ama pişman oldu.

Pek çaresiz bir hale düştü…
Aklı başından gitti.

Kararsız bir halde onu satın alana müracaat etti…
Aldığı paranın iki mislini verip tekrar almak istedi.

Fakat adam, cariyeyi satmaya razı olmadı…
Tacirin yüreği cariyenin sevdasıyla yanıp yakılmaktaydı.

Hem yolda gidiyor, hem başına topraklar serpiyor,
Hem de ağlayarak “ Bu dert benim hakkım…
Bu hale düşmeye layığım ben.

Ahmaklıkla gözlerini yumup “ Dünya malına aldanarak sevgilisini satanın hali budur” diyordu.

Alışveriş günü geldi çattı, Pazar kuruldu mu sen de ziyan ettiğini anlarsın o vakit.

Nefeslerinden her nefes bir incidir…
Her zerre, sana kılavuzluk eder, Tanrı’ya yol gösterir.

Baştan ayağa kadar onun nimetlerine gark olmuşsun…
Kendine gel de bir düşün, bak şu nimetlere!

Bak da kimden uzaklaştığını, bu ayrılığa nasıl sabredebileceğini bir anla!

Hak, seni yüzlerce yüceliklerle, yüzlerce refah ve bolluk içinde yetiştiriyor da sen, bilgisizlik yüzünden başkasına kapılıyorsun!

                                     ***
MANTIK AL- TAYR 1 Feridüddin-i ATTAR İslam klasikleri.
M. E. B. 2172 Çeviren Abdulbaki GÖLPINARLI
( Bu kitabı temin edip evinde bulundurmanı önemle öneririm)

                                     ***

Yaren,

Aşkı bilmeyen, aşktan haberi olmayanı insandan sayma o yük taşıyan eşektir.
Aşkı olmayan akıl donmuştur, cansızdır.

Aşk Kâbe’yi başsız ayaksız tavaf ettirir, şarapsız sarhoş eder.
Akıl aşkı anlayamaz.

Aşkı ancak aşk tarif eder.
Aşkı tanımayan aşka sadece gam gözüyle bakar.

Aşk, Hakk’ı gören gözdür.
Aşk karanlık geceni aydınlatır.

Âşıkların kıblesi sevgilidir.
İmanın aslı bil ki sevgidir ama halk o sevginin adını iman diye takmıştır.

İki âlemde de diri olan aşktır.
Kimin gönlünde aşk yoksa onu böcek, yılan, akrep bil.

Aşk dilsizi söyletir, belalara uğramışları esenliğe kavuşturur, kötüsünü yürüttürür.

Aşktan bir kıvılcım düşse, demirle taş bile kar gibi erir.
Sevginin karşılığı para değildir.

Para için sevdiğini satarsan, parayı daha çok sevdiğin anlaşılır ki buna sevgi değil düşkünlük derler.

Yani kendini bir şeye aşırı vermiş olana düşkün denir.
Sevgi içten ilgi, anlayış, tepki verme, dürüstlük ve zevk alabilmeyi içerir.

Sevgiliye yaklaşımın ona sahip olma yolunda olursa, sevgi ölür.
Aşkı tanımadan geri dönersin.

Doğru geliştiği zaman ve tamamlanmasına yaklaşıldığı zaman his dünyası devreye girer.

His dünyası ani coşku ve kararların uygulandığı dünyadır.
Bu durum, en zayıf olduğun zamandır.

Kalbinden, Meleklerden, şeytandan, nefsinden ve çevrenden devamlı uyarı gelir.

Tuzakların çok olduğu, tereddütlerle aklının karıştığı dalgalı bir denizde olursun.

Dini kurallara uygun davranırsan tuzaklardan kurtulursun.

Sevgide doğru ilerleyiş seni aşka götürür.
(Aşk ayrıca anlatılacak)

Sevgiyi önemse, maddiyattan vazgeç.
Tanrı kendisini ve kendisini tanıyanı sever.

Sevgiye hayranlık duyulur.
Sevgisi çok olana diğer sevgiler hayran olur.

Sevmek gönül vermektir.
Sevmek candan olmalıdır.

Kim tarafından sevilmek istiyorsan, onun sevdiklerini sevmeye başla.
Sevgi çoğalırsa işbirliği ortamı oluşturur.

Benim sevdiğim insanları sende seversen beni sevdiğine inanırım.

Sevdiklerimi sevmiyorsan aslında beni aldatıp kendi yararına kullanmak için sevdiğini söylemiş oluyorsun.

Sözleri sevgi içeren, ancak davranışları ile onaylanmayan sevgi değildir.

Temiz ve doğru olduğuna inanılmıyorsa sevgi oluşmaz. (Aklın ile kalbin aynı görüşte birleşmediği zaman)

Sevdiğini malın gibi görmeye başladığın, sözünde durmadığın, dostluğunu kestiğin zaman sevgi biter.

Sevgi yanlış değildir, akıllıca davranıştır.
Ancak hedefi ve sınırı belli ederek ilişki kontrol edilmelidir.

Kontrol sağlanması çok kolay olamayacağından yetişkinler gençlere zarar görmemesi için sınırları kendileri koyarak denetlerler.

Kişiliğine karışmak gibi gözüken böyle davranışlar aslında seni zarardan korumak amaçlıdır lakin sonra anlarsın.

Sevgi özünden gelen bir yaklaşımla olmalıdır.
Öğrendiğin parlak sözcük ve davranışların önce beğenilse bile sonradan ret edilir.

Aklın kadar seversin.
Akıllı olan sevdiğine zarar ziyan etmez, kötülük yapılmasına razı olmaz.

Gönülden seversen adını iman etmiş olursun.
Sevgin yoksa davranışlarının hayvanlardan birine benzediğini görürsün.

Sevgi öğütlerini önemsemek gerekir, önemsemezsen kendini paraya, mala, makama hapsederek zincire vurursun.

Para, mal, mülk gereklidir ve yaşamı kolaylaştırmak içindir.
Ama sevilmeye layık değildir.

Sevgi oluşurken akıldan bağımsız olarak hoşluk duygusu olur.

Duymak istediğini söyleyeni seversin.
Ancak gerçek ortaya çıktığı zaman yıkıntıya uğrarsın.

Kişinin kendisini sevmeliyiz.
İmkânlarını seversen, verirse seversin ve sevgin devam eder, vermezse azalır, kesilir.

Sevgi, en hızlı ve tesirli iletişim enerjisine sahiptir.
Sevgi sosyal bir enerjidir.

Sevgi çekim gücüdür.
Sevgi olan yerde güven olur.

Sevgi iyi ve güzelin ortaya çıkışıdır.
Seviyorum dersin ancak öncesinde seveninden sevgi mesajı gelmiştir de sen dil ile söylersin.

Sevgi tesadüf olmaz.
Elde etmek için hazırlıklar yapmak gerekir.

Sevgiyi ilgi aktif halde tutar.
Sevgi görünmeyen, bağlanması gereken iptir.

Bağlayacağın yeri doğru seçmek ve defalarca üzerinden gelip giderek ipi kalınlaştırmak lazımdır.

Sevmeye Tanrıdan başlayarak aşağı doğru inmek doğru olur. Aşağıdan başlayan sevgi hayal kırıklıklarına, moral bozukluklarına sebep olacağından sevgiyi ve aşkı tanımadan dünyada kalış süreni tamamlarsın. 

SEVGİ VE ÜZERİNE DÜŞKÜNLÜK FARKLIDIR.

Şu soruyu kendine sormalısın Kİ ŞAŞKINLIKTAN KURTULASIN.

Düşkünlük mü gösteriyorum?
Seviyor muyum?

Alışkanlık mı etti bende?

                                 *

RAVLİ

Popüler Yayınlar