“ Biz, zavallı günahkâr
insanlarız.
Mevlana’nın hizmetine
gelemiyoruz ” dediler.
Mevlana:
“ Gelmeniz lazımdır, çünkü
siz muhtaç ve günahkârsınız ” buyurdu.
***
Her kim Mesnevi’nin manasını
dinler ve onunla amel etmezse (İşittik ve isyan ettik) ayetindekilerden olur,
(İşittik ve itaat ettik) ayetindekilerden olmaz.
***
Bakara 87 açıklaması:
( Bu ayette Allah Teâlâ
İsrail oğullarına şu anlamda olmak üzere ikazda bulunuyor.
Andolsun ki Musa’ya kitabı
verdik, ondan sonra gelen peygamberleri biz gönderdik.
Hz. İsa’yı da biz gönderdik
ve onu Ruhu’l-Kudüs ile takviye ettik.
Siz onu öldürmeye teşebbüs
ettiniz, fakat bunu yapamadınız.
Hz. Muhammed’i de öldürmeye
teşebbüs ediyorsunuz.
Onu da yapamazsınız, biz onu
koruruz.
İnkâr ve isyanınız sebebiyle
Allah’ın lanatini hak ettiniz.
Bundan sonra iman etmeniz
beklenmez.
Ortaya koyduğunuz mazeretler
de geçersizdir. )
*
Bakara, 285:
(Peygamber, Rabbi tarafından
kendisine indirilene iman etti, müminler de (iman ettiler).
Her biri Allah’a meleklerine,
kitaplarına, peygamberlerine iman ettiler.
“ Allah’ın peygamberinden
hiçbiri arasında ayırım yapmayız.
İşittik, itaat ettik.
Ey Rabbimiz, affına sığındık!Dönüş sanadır” dediler.)
***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark
İslam Klasikleri 29, Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
***
Neler öğrendik:
1.
Muhtaç ve
günahkârsak Tanrı erlerine hizmet ederek yaklaşmalıyız ve onlardan nasıl
temizlenip kurtulacağımızı öğrenmeliyiz.
2.
Tanrıdan geleni
ve Tanrı’dan geleni bize anlatana inanmalıyız ve gereğini yapmamız gerektiğini
öğrendik.
3.
Eğer inkâr
edersek acı bir azabın bizi beklediğini öğrendik.
4.
Mesnevi’yi
herhangi bir kitap olarak görmememiz gerektiğini öğrendik.
5.
Peygamber sözleri
kadar da Tanrı erlerinin sözlerine de önem ve değer vermemiz gerektiği
öğrendik.
Tanrı kaynaklı veriler çok
kıymetlidir.
Bazı veriler hemen fayda
verdiği gibi bazı veriler de sonra fayda verdiğinden her akıl bunu anlayamaz.
Rahatına, keyfine, çıkarına
düşkün olanlar kendine düşen görevi yapmak yerine inkâr eder Tanrı emirlerini ve
emirlerini hatırlatanları yok sayarlar ve kızarak düşman olurlar.
Görev ve sorumluluklarını
sana hatırlatan biri olursa hemen hatırlatana teşekkür et ve yanlıştan dön.
Verdiğin bir zarar varsa
hemen zararı karşıla.
Tanrı sözlerine inanmak,
düşünmeden kabul etmek bizi korur.
Tanrı emrinin doğru olduğunu
hemen anlamasak bile sonra muhakkak anlar faydasını açıkça görürsün.
Öğüde, eleştiriye, uyarıya
sert tepki verenler nefsinin emredici isteklerine boyun eğmiş düşüncesiz
insanlardır.
Her şeyi öncesinde doğru
seçeneği ancak Tanrı emirlerinde bulabiliriz.
Aklımız bilgi ile
düşündüğünden az bilgimizle yanlışa düşme olasılığımız yüksektir.
O halde Tanrı katından bilgi alan
ve bilgileri bize ulaştıranlara sonsuz saygı duymalıyız.
*
RAVLİ