29 Kasım 2012 Perşembe

MEVLANA VE UĞUR

Sultan Veled buyurdu ki:

Sırlar kitaplarının derleyicisi olan Fahreddin-i Sivasi, Sivas’tan gelmişti.
Aynı günde de Pervane ve emirler babamı ziyarete gelmişlerdi.

Birdenbire Fahreddin içeri girdi.
Mevlana Hazretleri ikram edip ondan dün gece nerede konakladığını sordu.

Fahreddin “ Pervane’nin hanında konakladım” dedi.
Mevlana “ Yani Emir Pervane’nin bu yolda hanı mı var ?” dedi.

Evet, onun zamanında emniyet o derecededir ki, kervan ulaştığı her makam ve sahrada endişesiz ve korkusuz konaklayabilir.
(Yani her yer han gibi emindir.) dedi.

Bu cevap Pervane’nin hoşuna gitti.
Ondan sonra babam buyurdu ki:

Beni İsrail zamanında boynuna bir heykel asılmış olan bir deve varmış.
Her kim onu görürse izaz (Aziz kılar, saygı gösterir, ikram edip ağırlama) edermiş.

Bahçelerden meyve verirlermiş.
Bir gün o heykeli devenin boynundan koparmış, ondan sonra o deveyi zorla yakalayıp yük yüklemişler.

Şimdi ey fakir mizaçlı ulu emir!
Bil ki o heykel biziz ve dünya devesinin boynuna asılmışız.

Bu gaddar mağrur dünyadan iyilerin huzur ve karar evi olan ahirete göçtüğümüz zaman ahvalin (durumlar) nasıl olacağı malum olur.

Pervane ağladı ve “ Tanrı Hudevendigar’dan sonra bize gün göstermesin” dedi.

Mevlana “ Hayır, hayır siz az bir zaman kalacaksınız yalnız huzur ve rahat olmayacak “ buyurdu.
Nitekim buyurduğu gibi oldu.

Mevlana Hazretleri öleceği vakit eski müritlere:
“ Benden sonra sizin huzurunuz olmayacak; fakat çocuklarınız rahat edeceklerdir.” Dedi.

                                      ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ, Şark İslam Klasikleri 29,
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489

                                      ***
Neler öğrendik:

1.   Durmak ve dinlenmek için emin yere gidildiğini ve orada kalındığını öğrendik.

2.   Eminliğin tılsımının Tanrı eleri olduğunu öğrendik.

3.   İyilerin gidip emin olarak kalacakları yerin ahiret olduğunu öğrendik.

4.   Mevleviliğin çoğalmasıyla çocukların rahat edeceğini öğrendik.

 

İşte böyle yaren,
Babası derviş olanın çocukları hayatta çok başarılı ve düzgün yaşayışlı olurlar.

Baba sonradan öğrendiğinden bilmesine rağmen yanlışlıklara devam edebilir.

Ancak çocukları yanlış yapıp doğrusuna dönme zahmeti yerine, doğruyu öncelikle öğrenerek; sakin, huzurlu, sevinçli bir uyu içinde hayat sürerler.

                          *

RAVLİ

Popüler Yayınlar