11 Kasım 2012 Pazar

Fil VE KÖRLER KÖYÜ HİKÂYESİ

Şehrin tüm yerli halkı kördü.
Bir ordu gelip bu şehre yerleşti.
Kralın saldırılarda kullandığı bir fili vardı.

Bu fili gören hayretlere düşerdi.
Halk bu filin varlığını öğrenince nasıl olduğunu merak ettiler.

File yaşlaşanlar elleriyle file dokundular, sonra eş ve dostunun yanına dönünce çevresindekiler nasıl bir şey diye sordular.

 Eli filin kulağına ulaşan adam, “Büyük, sert, geniş, tıpkı bir kilim gibi.
Gövdesine dokunan biri de, düz büyük bir boru gibi.
Korkunç ve yakıcı

Ayak ve bacaklarına dokunan şunu söyledi:
Güçlü ve ciddi, tıpkı bir sütun gibi

Her biri, filin bir parçasına dokunmuştu.
Her biri onu yanlış algılamıştı.

Hiç biri TAMAMINI bilmiyordu.

BİLGİ, KÖRÜN DOSTU DEĞİLDİR.

Her biri bir şey hayal etti, Yanlış yorumlama yaptılar.
Yaratılanlar kutsallıktan habersizdirler.

Kutsallıktan haberdar olmak için bilimle uğraşmak gerekir, sıradan akıldan fazla akıl (Düşünme, anlama ve kavrama gücü)yani zekâ (Düşünme, akıl yürütme, öğrenme, kavramları ve nesneleri zihinde canlandırabilme, objektif gerçekleri algılama, yarlıgama, sonuç çıkarma, bedeni kontrol edebilme, duyguları doğru algılayabilme, değerlendirebilme, icat edebilme ve başka yeteneklerin ve becerilerin tamamı) olmak gerekir.

Merak (Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek) gerekir.
Uğraşı için sevgi ile olanaklarını bu yönde kullanman gerekir.

                                  ***
MEVLANA VE GİZEMLİ SUFİ BİLGELİK HİKÂYELERİ.
IDRIES SHAH.
ÇEV. MERVE DUYGUN. 2009
 BUTİK YAYINCILIK VE KİŞİSEL GELİŞİM HİZ. TİC. LTD. ŞTİ.YAYINI                             
                                       ***
Yaren,

Gerçeği olduğu gibi algılayamayan, (Göremeyen) kişilerin anlattığını gerçek olarak değer derme, değerlendirme.

Hisleriyle veya duygularıyla hareket edenler gördüğü veya duyduğuna kendi hayal dünyalarında şekil vererek ve eksiklikleri tamamlayarak mantıklı bir hale getirip sunarlar.

Kendileri bunun oluşmasında etken olduğundan ciddi olarak sunuş yaparlar.
Zorlarsan yemin de ederler.

Bir zaman sonra algılarında gerçekten olmuş gibi inanırlar.
Gerçekleri göremeyene bilgi zarar verir.

O bilgiyi kullanamaz.
Önce görüş kuvvetlendirilmeli sonra bilgi verilmelidir.

Kutsallıktan herkes laf eder ama bilmez, anlamaz ama laf ederler.

Kutsallık uzunca aşkla, azimle, sabırla, karalılıkla, uyanıklıkla, geri dönüp tekrar gitme ile bir fikir sahibi olabilirsin.

 Söz etmek herkesin yetkisinde değildir.
                                       *
RAVLİ

Popüler Yayınlar