11 Kasım 2012 Pazar

GALU BELA

Burada anlatılan BEZM-İ ELEST (sohbet meclisinde ) anlamındaki
“ Ben sizin Rabbiniz değil miyim?

Sorusuna EVET diye bütün insanlar cevap verdi.
Ancak bu dünyadaki yaşayan insanlar bu verdiği sözü unuttular.

Kulluk denen sevgi ile bağlanıp hizmet etmeyi unuttular.
Kendilerine verilen İslam’ın şartlarını yaptılar.

Ama bu şartları olması gerekenden farklı bir şekilde yapmaya başladılar.

Yani işleri sırasıyla yapmadıklarından, o meclise gitme yollarını kaçırıp, aynı şeyleri tekrarlayıp oldukları yerde tekrar edip durmaya başladılar.

Her bu işi en iyi ben biliyorum diyenler çoğalınca, bunlardan bir şeyler görüp öğrenenler bu kadar çelişkili açıklamalar karşısında ne yapacaklarını bilemez olmuşlar.

Gerçekten İslam’ı öğrenmek isteyenlere deli deyip bu isteklileri kaçırdılar.

Anlatanlar bazı etiketlere sahip fakat aslın özünü kendileri anlamadıkları için, dedikleri doğru olmasına rağmen yeterli ve tam olmadığından kimsenin kalbine hitap etmiyor.

İnananları kalıba soktular.

Sonra gelenler kendinin sahip olduğu etiketi kullanıp, aslında âlim olmayanlar, dinin kurallarını tabu haline getirip dokunulmaz, tartışılmaz hale getirdiler.

Kendilerinden başkasının bilemeyeceğini, bunların sır olduğunu, bu işlere kendisinden başkasının girmeye izin verilmediği imajını yarattılar.

Maneviyata açılan kapılara başka anlam ve isimler vererek bu kapılardan gökyüzüne gitmeyi engellediler.

Yaren, hizmetkâr ve ev üzerinden anlatılan bu günkü yol kesicilerin durumudur.

Sen bilinçli olarak ilk kaynağa gitmeye çalış. Bu yolda köşe başlarını tutmuş çok yol kesici vardır.

HUZURA (Allah’ın huzuruna) dünyada iken çıkmaya çalış.
Bezm-i elest’te verdiğin sözümüzü hatırlayarak yola düş.

Hazreti Mevlana bu yolu sana gösterecektir. Bilen birinin kılavuzluğunda gitmelisin.

Huzura çıkmak için neler yapmamız gerektiğini öğrenip uygulamamız gerekir.
Allah’ın sevdiğini seversen sevilirsin.

Bizim yolumuz sevgi ile bağlanarak hizmet etmekle olur.
Olanların farkına vararak çıkar girdabından kendini kurtarmalısın.

İnşallah huzura alınanlardan oluruz.
Âmin.
                                                            *
RAVLİ

Popüler Yayınlar