11 Kasım 2012 Pazar

FENA MAKAMI

Bu makamda inanan varlığını Allah için ve Allah’ ile beraber görür.

Her an Allah’ı anar ve yapacağı bir işte, söyleyeceği bir sözde Allah ne der diye düşündükten sonra der ve yapar.

Allah’ın rızasını ve hoşnutluğunu aramaktır.

Allah’ın istediklerini önemseyip kendi çıkarına ters bile olsa Allah’ın hükümlerini yapmadır, yapma durumudur.

Kendini kaybetmek, dünya çalışmasından vazgeçmek değildir.
Allah olma hali değildir (Beka billâh).

Bir su damlasının denize karışması gibi anlamalısın.
Dört kademede yapılır.

1.   KADEME:
Kendi duyuşunu, düşünüşünü, isteklerini,  ihtiyaçlarını Allah’ın emirlerine göre öncelikle ve tercih ederek hareket etmektir. Böylece kişinin kendi nuru (ışığı) ortaya çıkar.
2.   KADEME:
Yetiştiren kişinin emirlerini yerine getirerek, hizmet ederek yol göstereninin nuruna ulaşması.
3.   KADEME:
Yol gösterenin kılavuzluğunda, Peygambere itaat ederek ve emirlerini yaparak Resul nuruna ulaşmak.
4.   KADEME:
Allah’ın varlığında kendini yok ederek Cenab-ı Hak nuruna ulaşmaktır.

Basitçe örnek vereyim.

1.   Kendini mum olarak hazırlıyorsun.
2.   Yol gösteren senin fitilini ateşleyerek ışık vermeye başlıyorsun.
3.   Yol gösteren daha güzel ve güçlü olan Resul ışığına yönlendirip katıyor.
4.   Resul ışığına kavuştuktan sonra esas ışık kaynağı olan Cenabı Hakkın ışığına katılıyorsun.

Yaren, şöyle düşünmelisin:
Kuvvetli bir ışık karşısında daha zayıf ışık görülmez ama varlığı yok olmaz.

Tıpkı güneş doğduğu zaman yıldızların görünmediği gibi düşünmelisin.
Bu aşamalardan sonra fenafillâh makamına varır, varlık defteri kapatılır.

Kayıtlardan din, mezhep, millet gibi oluşturulan değerlerden kurtulunur.
Hayret ve hayranlık ile Tanrı ile buluşmadan zevk duyulur.

                                        *
RAVLİ

 

Popüler Yayınlar