“Ey sırları bilen Tanrı, düşmanların dünyaya ait işlerine düzen ver!
Dünyadan da müflis (iflas
eden) olsam, ahretten de müflis olsam…
Fakat bir an sana munis
(alışmış) olsam gam yemem.
Seninle olduktan sonra bu
müflislik yeter bana.
Çünkü daima bana sen kâfisin!
Sen varken iki âleme bakar,
iltifat edersem;
Yahut senden başkasını
dilersem kâfirim!
Tanrı kiminse her şey de onundur;
Yedi deniz de onun köprüsünün
altındadır, onun hükmündedir.
Ne olmuşsa, ne varsa ne
olacaksa hepsinin bir misli vardır.
Yalnız yüce Tanrı’nın misli
yoktur.
Neyi arasan bir benzerini de
bulursun.
Yalnız kat’tiyyen benzeri
olmayan, eşini bulunmayan odur.
***
MANTIK AL- TAYR 2
Feridüddin-i ATTAR İslam klasikleri. M. E. B. 2172 Çeviren Abdulbaki GÖLPINARLI
( Bu kitabı temin edip evinde bulundurmanı önemle öneririm)
*****
Yaren,
Her akıllı bilgin insan eşi
ve benzeri bulunmayan Tanrı’yı ister.
Bu isteyiş gönülden ve sevgi
ile isteyiş olursa, kolay isteğine kavuşursun.
Sen kendini değil de
olanaklarını kendi isteklerine göre kullanmak istersen buna olanak verilir ama
en idealini elinden kaçırmış olursun.
Her hikâye ile bu bir-bir
sana farkında olman ve bilincine varman için anlatıldı.
Senin kafanı karıştıran,
yanlış, eğri, gerçekten uzaklaştıran bildiklerin bir-bir konu olarak tekrar
değerlendirmen için gündeme getirildi.
Hala şüphen varsa başa dön,
aynı yolu bir daha gelmelisin.
Çünkü atladığın bir yer
vardır.
İncelikle işlenen bu nakışta
bir ilmek atlamak ördüğün örtünün güzelliğini bozar.
Dua et, ibadet et, zikir çek
ki perdelenmiş olan sana açıkça gözüksün.
Bu istek sende oldukça
elbette ki nasibin var demektir.
Allah izin verir de kolaylık
sağlarsa görmediğini görür, duymadığını duyar hale gelecek kolaylıklar
sağlanır.
***
RAVLİ
