22 Kasım 2012 Perşembe

UYANMAK

Bir adamın çevik bir kölesi vardı.
Bu köle, bütün dünya işlerinden elini yumuş, arınmıştı.

Geceleri, ta sabah çağına kadar uyanık kalır, namaz kılar dururdu.
Efendisi köleye:”Geceleyin kalkınca beni de uyandır da

Aptes alayım, seninle namaz kılayım” dedi.
Köle efendiye şu cevabı verdi:

“Kimde din derdi peydahlanırsa onu, kimse uyandırmasa da olur, uyandıran olmasa da uyanır.

Sende bu dert varsa zaten uyanıksın;
Gece gündüz ibadete koyulursun, aylak kalmazsın.

Seni uyandıracak biri lazımsa senin için ibadet edecek başka bir adama da lüzum var demektir”

Kimde bu hasret, bu dert yoksa toprak başına.
Çünkü o adam, adam değildir ki!

Kim bu gönül derdiyle yoğrulmuşsa cehennemden de kurtulmuştur, cennetten de;
İkisi de gözünde yoktur.

                                     ********
MANTIK AL- TAYR 2 Feridüddin-i ATTAR İslam klasikleri. M. E. B. 2172 Çeviren Abdulbaki GÖLPINARLI ( Bu kitabı temin edip evinde bulundurmanı önemle öneririm)

                                      *****

Yaren,

Biyolojik saatin kurulması için önemsemenin gerektiğini anlatıyor.
Bir davranışın iyi olduğunu gördüysen o işi hemen yapmaya başla.

Başka birinden niye yardım bekliyorsun ki!
Senin gücünün yettiğine elbette ki kendin yapacaksın.

Önemini yeteri kadar kavramadıysan nefsin sana itaat etmez.
Aklın her ne derse desin kararlı olmadığın zaman vücudun itaat etmez.

Çünkü akıl ve vücut disiplini sağlayamamışsın demektir.
Yani, vücudun rahat etmek isteyişine boyun eğmiş olursun.

Yani kontrol sende değildir.

Uyanmak dediğimiz, mum yakıldı dediğimiz, çerağ tutuşturuldu dediğimiz yapılacak işin öneminin kavrandığı ve harekete geçildiği zamandır.

Yani kafanda şimşek çaktığı zamandır.
Yani hakikati görecek kadar yolun aydınlandığı zamandır.

Sendeki yeteneğini ve olanağını sana tekrar hatırlatılarak seni ateşlerler ve kendi yolunu aydınlatmaya başladığın zamanın geldiğini bildirirler.

Yaren sen yolcusun, bu yolu sen gideceksin.
Biri beni götürsün diye bekleyemezsin.

Herkesin kendi sorumlulukları ve yükü vardır, onu taşırlar, onları bırakıp seni mi taşımasını mı istiyorsun?

Kendin uyanacaksın.
Kendin isteyeceksin.

Kendin yapacaksın.
Yola kendin çıkacaksın.

Kendin yararlanıp faydasını göreceksin.
Büyükler şimşek gibi çakıp sana yolu gösterirler ve yolu görürsün.

Ama gitmek senin işindir.
Yol hazırlığında da sana yardım ederler fakat yükünün taşınmasını bekleme.

Yolda sana nelerin yük olacağını söylerler.
Uyanan yatağın içinde kalırsa tembel hükmünde olur, çevik denmez.

Kararlı olan o iş için dertlenir.
Uyandıysan tekrar neden uyandırılmayı bekliyorsun ki!

                                      ***

RAVLİ

Popüler Yayınlar