24 Kasım 2012 Cumartesi

TAŞLI ÜÇ YÜZÜK

Bir zamanlar, bir oğlu olan ve varlıklı bir adam varmış.

Oğluna şöyle demiş:” Oğlum, işte, taşlı bir yüzük.

Bunu, benim varisim olduğunu hatırlamak için sakla ve sen de kendi evlatlarına aktar.

DEĞERLİDİR, GÜZEL GÖRÜNÜR ve BOLLUĞA BİR KAPI AÇMA KAPASİTESİNE SAHİPTİR.”

Yıllar sonra, bir oğlu daha olmuş.
Yeterince büyüdüğünde, akıllı adam ona AYNI ÖĞÜTLE birlikte bir başka yüzük vermiş.

Üçüncü ve son oğlu ile de aynı şey olmuş.

Baba ölüp oğullar büyüdüğünde, her biri yüzüklerden birine sahip olduğu için öncelikli kendi yüzüğünün olduğunu iddia etmiş.

Ancak hangisinin daha değerli olduğundan emin olamamışlar.
Her biri, kendi yüzüğünün daha değerli ya da güzel olduğunu iddia eden yandaşlar toplamışlar.

Ancak “”BOLLUĞA AÇILAN KAPI” hem anahtar sahipleri, hem de onların yakın destekçileri için bir sır olmuş(Esas anlam gizlenmiş).

Hepsi yüzüğün:

Öncelik sırası,
Yüzüğün değeri,
Görüntüsü ile meşgul olmuş.

*Sadece bir kaçı bakmış, babanın bahsettiği hazinenin kapısına.
Ama yüzüklerin sihirli bir gücü varmış.

Anahtar gözükmesine rağmen hazine kapısı gözükmüyormuş, ancak uygun davrananlara hazine kapısı kendini gösteriyormuş.

Uygun davranışta; İnsanlar

REKABET ETMEDEN, BİRİNİ DİĞERİNE ÜSTÜN KILMADAN düşündükleri zaman o kapı kendini gösteriyormuş.

Hazinenin bitmek tükenmek bilmeyen bir özelliği varmış.

Üç yüzüğün yandaşları, yüzüğün erdemleri, hakkında, aralarından öğrendikleri hikâyeleri biraz farklı anlatmaya devam etmişler,

Birinci gurup: Hazineyi bulduklarını düşünüyorlarmış.
İkinci gurup: Bu bir benzetme işi demiş.
Üçüncü gurup: Bu bir mesafe ve oldukça uzak bir geleceğe kapı açan meseledir demiş.

                                           ***
 MEVLANA VE GİZEMLİ SUFİ BİLGELİK HİKÂYELERİ.
IDRIES SHAH. ÇEV. MERVE DUYGUN. 2009
BUTİK YAYINCILIK VE KİŞİSEL GELİŞİM HİZ. TİC. LTD. ŞTİ.YAYINI
 (Bu kitabı temin ederek evinde bulundurmanı önemle tavsiye ederim)                                                   

                                           ***
Yaren,

Sırasını bekleyen, değerini bilen, hakikati olduğu görür ve bundan yararlanır.
Olgun insan anahtardır, uygun insan kapıdır.

İkisi bir araya gelince hazine kapıları açılır.
Sır buradadır.

Olgunluk ve uygunluk için sır:

Birincisi:
Rekabete girişmeden, yani yarış ve iddiadan uzak olarak kendine düşen görevi hakkıyla yapmaktır.

İkincisi: Birini diğerinden üstün görmemektir.

Yani yaren, yaratılanlar bir olan yaratandan dolayı eşit hakkı olduğunu düşünerek davranmaktır.

Bu her yaratılanın özelliğine göre görev yapmasıdır.
Yani eşitlik dediğimiz zaman herkes aynı anlamına değildir.

Aklına, fikrine, fiziki gücüne göre hizmet etmede eşit davranılması olarak anlamalıyız.

Bazı insanlar görsel bir şey olmadan anlamadıklarından yüzük hikâye edilmiş. 
Yüzük, komuta etmek ve kontrol etmek anlamında simgedir.

Tekrar toplarsak verilen mesaj şudur:
Komuta ve kontrol etmek için eline güç (olanak) geçirmek istiyorsan, eşit mesafede, yarışmasız ve iddiasız düşünmeyi ve davranmayı öğrenmelisin.
( Bu hazinenin kapıdır)

Geçmişten miras olarak gelen anahtar konumundaki söz ve davranışları elinde, parmaklarında bulundurman lazımdır.

Yani daima görüp hatırlayacağın durumda olması lazımdır.
(Bu hazine kapısının anahtarıdır)

Peygamberimiz maksadımıza ulaştıran, uğurlu sayılan eşyayı yanımızda taşımamızı önermiştir.

                                     *

RAVLİ

Popüler Yayınlar