Hakkın kullarına baktığı yer
olan kalp ile görmek demektir.
Yani Allah kullarına nasıl
davranıyorsa bu incelikleri, zamanlamayı, davranışları öğrenip, düşünüp,
anlamak ve benzer şekilde davranmaktır.
Buna Tanrı rengine bürünmek,
aynı renkten olmak, Tanrı boyası ile boyanmak tabiri edilir.
Temizlenmiş Tanrının bakışına
hazırlanmış bir kalbe Tanrının nuru kendini gösterir.
Yani kalbinde aydınlık
oluşarak görme kuvveti verilir.
Yani göremediğin hakikatleri
o aydınlıkta görür olursun.
Hatta daha fazlasını görürsün
ki bunlar sırdır, sırların sırrıdır.
Temizlenmiş, nurlanmış
(aydınlanmış) bir kalp olduğu zaman aklın artık delil, şahit aramadan, görme
gereği duymadan inanışı çabuk olur ve yolda hızlı ilerlemeni sağlar.
Yani gözle gördüğün ne
düşündürüyor, ne ifade ediyorsa,
Kalp ile görme aynı etkiyi
yaptırır.
Yani duyunca, okuyunca, rüya
görünce, hayal görünce görmüş gibi inanırsın.
Görme göz ve ışıkla olur,
aklın değerlendirir, tanımlar.
Gözle bakamadığın durumlarda
gözün kalbin olur, ışığın nur olur görür aklın değerlendirir, tanımlar.
Basiret kalbini göz yapıp,
nuru da ışık yaparsan başkalarının göremediğini görürsün buna basiret denir.
Basiret ilahi bir nurdur.
Yani Tanrı armağanıdır.
Kişi kalbini temizledikten
sonra olur.
Hakla (uygunluk, doğruluk)-
batılın (temelsiz, çürük), doğru ile yanlışın birbirinden ayrıldığı marifet,
bilgi ve kalp nurudur.
İlham ile veya tecrübe ve
öğrenme sonucunda oluşur.
Basireti bağlanmış tabiri:
Ne kendi görebilir, ne de
görenin sözüne güvenip kabul etmeyendir.
Böyle kişiler yüzleşmekten
kaçarlar.
Hayatın gerçeklerinden
korkmuşlardır.
Suçluluk içinde soysa
ortamdan uzaklaşmışlardır.
Benlikleri ağır basar başka
birinin bilgili veya görüşünün kendinden bilgi ve görüşünden üstün olduğunu
kabul etmediğinden gizlenir.
Hayal dünyasından çok
hoşlanarak gerçek hayata dönmek istemez.
Yani gözü vardır göremez,
kulağı vardır duyamaz.
Cahil görmez, dinlemez,
anlamaz, gereğini yapmaz.
Ahmak görür, dinler, anlamış
gibi yapar, doğruyu değil de zıddını yapar.
Basireti bağlanmış ne dinler,
ne görür, ne anlar ne de işin gereğini yapar.
Basireti bağlanmışa doktorlar
çare bulamaz, ancak Tanrı’ya dua ederek basiretinin açılmasını dilemelisin,
istemelisin.
Yetki Allah’ındır.
Basiret gözü:
Kalpte eşyanın hakikatini
görmeye yarayan kuvvettir.
İlham yoluyla, tecrübe ederek
veya öğrenme sonucunda oluşur.
İdrak gücü, yakin, marifet,
feraset, şahit, akıl, zekâ, delil, sezgi, öngörü oluşturarak DOĞRUYU OLDUĞU GİBİ GÖRMEK.
Nurlanmış olan kalbin bir
özelliği yahut kalpteki eşyanın hakikati görmeye yarayan kuvvettir.
Kutsal nurla güçlendirilmiş
ve parlatılmış akıldır ki gözde delil ve belgeye muhtaç olmaz.
Göze göre görme ne ise, kalbe
göre basiret odur.
Gözün görmesine sebep olan
nura basar (görme) denildiği gibi kalbin görmesine sebep olan ve kalp gözü
denilen hassaya (özel olan nitelik, kuvvet, güç) da Basiret denir.
*
RAVLİ