9 Kasım 2012 Cuma

ANNENİN ESİRGEME HİKÂYESİ

Bir ananın çocuğu suya düştü…………
Ananın canı yandı, çırpınıp yolunmaya, yanıp yakılmaya başladı.

 Çocuk şaşırmış, şaşkın bir halde elini ayağını çırpmakta, çırpınmaktaydı.
Su çocuğu değirmene kadar götürdü………

 
Su akmakta, çocuk da çırpınarak su üstünde sürüklenip gitmekteydi.

 Tam değirmenin çarklarına gireceği sırada anası bunu görüp koşmaya başladı…

Suya atılıp çocuğu yakaladı, çekip çıkardı.
Derhal onu bağrına bastı, okşadı, sevdi, öptü, emzirmeye koyuldu.

                                       *

Ey esirgemede yüzlerce ana kadar merhametli Peygamber, biz de o dipsiz, kıyısız kanala düştük, tamamen içine daldık!

ŞAŞKINLIK girdabına düştük…….
Hasret suyunun kanalına doğru sürüklenmekteyiz.

 O çocuk gibi biz de su içinde şaşırıp durmadayız.

 Ey yol çocuklarına acıyan, ey onları esirgeyen, koruyan……

Lütfet de senin suyuna dalan, boğulmak üzere olan bu çaresize bir bak!

 
Bu yanıp yakılan gönlüme acı…….
Lütfünle, kereminle beni bu sudan çek çıkar!

                                                              *

Bize lütuf memesinden süt ver…………………….
Önümüzden kerem ve ihsan sofrasını kaldırma!

 Ey övülmesine imkân olmayan, ey hakikatini anlayamadığımız, ey övenlerin övüşlerinden ayrı olan!

 Kimsenin eli, atının terkisine erişmemiştir.
Hele ben, senin yolunun topraklarına oturmuş, kala kalmışım!

* Senin tertemiz dostların, senin yoluna toprak olmuşlardır….
Bütün âlem halkı da yolunun toprağına toprak olmuştur.

 Kim, senin dostlarına toprak olmazsa seni sevenlere düşmandır.

 Dostlarının ilki Ebubekir, Ömer, Osman, Ali’dir.

Onlar, doğruluk ve arılık Kâbe’sinin dört direğidir.

 
Birisi, DOĞRULUKTA seninle SIRDAŞ tır, senin vezirindir.
Öbürü ADALETTE parlak güneşe benzer.
Üçüncüsü GÜNAHTAN KAÇINAN denizdir.
Öbürü de BİLGİ sahipleriyle CÖMERTLERİN padişahı.

                       ***

MANTIK AL- TAYR 1 Feridüddin-i ATTAR İslam klasikleri.
M.E.B. 2172 Çeviren Abdulbaki GÖLPINARLI
( Bu kitabı temin edip evinde bulundurmanı önemle öneririm)

                            ***

Yaren,

 Allah’ın habibim (sevgilim) diye hitap ettiği Peygamberimizi bilmek gerekir.

Öğrendiklerimizi hep Peygamberimizin dilinden öğrendik.

Onun işaret ettiğini önemsedik.
Biz Peygamberimizin yoluna düştük.

Ne söylersek söyleyelim hep bu yolla ilgilidir.

Peygamberimizin elimizden tutmasını, şaşkınlıktan kurtarmasını, dünya girdabından çekip çıkarmasını yani bizi kurtarmasını gözetmedeyiz ve bekleyişi içindeyiz.

                                      *

Kadın hamile olduğu zaman ilahi program olan annelik nuru kadında kendini gösterir ve huyu değişir.

 Hamile olan kadını eskisi gibi davranmasını isteyip bekleyemezsin.
Anne, Allah’ın sıfatlarından çoğu ile donanmıştır.

 Farkında olarak davranmalısın.
                                       *

Şaşkınlık, şaşırma durumu olduğu zaman artık sen yetersiz durumdasındır.
Başka kişi veya kuvvet seni bulunduğun kötü durumdan kurtarabilir.

Hatta iyi yapıyorum, iyilik yapıyorum diye iyice boğulmaya yönelmiş olursun.

Ey yaren sana bu durumda kim yardım edecek.
Sen dostlarının uyarılarına kulağını kapatmışsın.

Senin pisliğine bulaşmayayım diye çevren senden uzaklaşmış.

Rüyalarında sana yapılan uyarıları bile kötü kişilere yorum yaptırarak iyice yolunu kaybetmişsin.

                                       *

Ara sıra kendine geldiğinde bu yol fena yol döneyim dersin ama dönmeye gücün yetmez.

                                      *

Ey yaren, aklın azıcık başına geldiği zaman Allah’ın sevgili kullarından, bilhassa

Peygamberimizden yardım iste. ( Aracı ile Allah’tan istemedir)
Bu halinden kurtarmasını yürekten iste ve dile.

 Yardım gelecektir elbette, bunu iyice bil.  

Yardım geldikten sonra Peygamberimizin yoluna hemen gir ki tekrar yanlış yollara gitmeyesin.

 Bu yolda elbette seni yolda tutacak, öğretecek, uyaracak diğer büyüklerimiz sana hocalık yapacaklar.

Hocalık yapacak olan büyüğümüze sevgin arttığı zaman, anla ki o seni bir müddet eğitecek.

Sevgi ile bağlılık yapamazsan, bir zaman sonra seni kendi haline bırakırlar.

 Nefsinle ve İblisinle bu hayatı tamamlar, sonunda layık olduğun karşılığı görürsün.

                                     *

Yaren, salâvat getir. Salâvatla yardım gelir.
Kur’an da

“ Allah ve melekleri şüphesiz peygambere salât ediyorlar. (o halde) ey iman etmiş olanlar, siz de onu kutsayın (Salâvat getirin) ve tam bir teslimiyetle selam verin (kendinizi onun rehberliğine teslim edin) ” buyrulmaktadır. Azhab 33/56

Yaren, yardım durumuna göre hemen de gelir, senin haberin bile olmadan da san yardım edilir.

                                   *

Peygambere yakın olmak istiyorsan dört halifenin özelliklerini öğrenerek uygulamaya çalışmalısın.

 
Not. Blok yazımızda KUŞDİLİ yazısını okuyarak buradaki mesajlarla ilgi kurmanı dilerim.

                                   *
RAVLİ
                                                                                                                      RAVLİ

 

Popüler Yayınlar