Canlının herhangi bir
nesnenin bilincine varması ya da onunla ilgili bilgileri edinmesini sağlayan
süreç.
Olay ve varlıkların anlamını
kavrayabilme.
Anlamak:
Bir bilgiyi daha genel bir
bilgiye indirgemektir.
Kavramsal anlam:
Başka kavramlara benzeyen
kavramların verdiği anlamdır.
Aşamasal anlam:
Geniş kavramların içerdiği
dar ve daha dar kavramların alt alta sıralanmasıyla elde edilen kavramdır.
Kavrama.
İki ya da daha çok şey
arasındaki ilişkilerin görülmesiyle meydana gelir.
Bu ilişkilerin görülmesi
sorunu birdenbire açık ve anlaşılır bir duruma getirir.
Kavrama yoluyla
öğrenme:
İlkin hiçbir öğrenme
olmaksızın bir süre geçer, sonra çözüm birdenbire gelir ve kusursuz bir öğrenme
gerçekleşir.
Bu metot Hazreti Mevlana’nın
önerdiği (öğren havuza at, bir zaman sonra hepsinin tadını, havuzdan bir damla
azgına aldığın zaman damağında bulursun) ve bizim yapmaya çalıştığımız
metottur.
Başlangıçta anlamasan da
okumaya ve öğrenmek için devam edersen birdenbire anlarsın.
Faş olmak: Meydana çıkma, duyulma, açığa vurmak, dile vermek,
duyulmak
Anlamlı öğrenme.
Bir konuyu, bütün
ayrıntılarını göz önünde bulundurmadan, nitelik ve anlamını kavrayacak biçimde
öğrenmedir.
Algı:
Duyu örgenleri aracılığıyla
gerek dışımızdakilerin ve gerek içimizdekilerin
FARKINA VARMAKTIR.
Ansal:
Duyumlarımızı anlamlı kılma
demektir.
Zihinsel bir işlemdir.
*
Aptal:
Pek akılsız, şaşkın, alık,
ahmak, budala, bön, ebleh, saf olana denir.
İsa peygamber dağa koşarak
giderken soruyorlar:
“ Arkandan kovalayan kılıçlı
kişi yok, vahşi hayvan yok, niye koşarak kaçıyorsun?”
İsa diyor:
“ Ahmaktan kaçıyorum” diyor.
Ölüyü diriltebilen kuvvete
sahip Peygamber bile aptal dediğimiz guruptan kaçtığına göre yaren sen hiç
durma.
Yalnızlık aptal insanlarla
beraber olmaktan çok daha iyidir.
Yaren, aptaldan dostun
olacağına akılsızdan düşmanın olsun atasözünü unutma.
Allah, iyi akıllı dostlarla
arkadaşlık yapmayı nasip etsin.
Âmin!
*
RAVLİ