Neler olduğunu anlayamıyorsun,
Herkes birbirinden farklı
hatta zıt konuşuyor,
Daha önce yaptıkları
davranışlardan farklı davranıyor.
Bu duruma bir türlü aklım
ermiyor neden?
Kafam işlemez duruma geldi.
Anlamadığım için çözüm yolu
üretemediğim gibi, yol gösterenlerin yolunu da kabul etmekte güvenemiyorum.
Hatta yıllarca dostluk
ettiğim, inanmamda sakınca olmayan dostlarımın önerilerini de dikkate almıyorum
neden?
Önemini ve anlayamadığım,
nereye gideceğini bilmediğim ancak benim başımda problem olarak kalan bu durumu
nasıl halletmeliyim.
Yaren bu halde isen bil ki
kaza kader hükmü uygulanıyordur.
Yani önce aleyhine sonra
lehine olan olay diliminin tam içindesindir.
Olayın içinden çıkmak gerekir,
yoksa hiçbir şey anlayamadan başka olayların içine sürüklenirsin.
Yapacağın şey: Allah’a
sığınarak hayırlı sonucun erken gelmesi için yalvarmalısın.
Bilmelisin ki Allah sonucu
iyi olanı yapar, yaptırır.
Hoşuna gitmeyen bir durum
varsa sabırla sonucunu bekle ki burada senin için çok daha iyi sonuç olmuştur.
Örnek. Yapacağın işte büyük
bir bela vardır, küçük bir bela ile seni durdurmuştur.
Yaşamında ikiye ayrılan çok
önemli yollardan birisi şikâyet yoludur, İkincisi şükür yoludur.
Şikâyetçi biri isen aslında
Allah’la savaşa girişmişsin demektir.
Yani Allah’ın layık gördüğünü
beğenmez durumda hoşnutsuzluk oluşturmadasın.
Şükreden biri isen Allah’ın
verdiklerini gönül hoşluğu ile kabul eder, mutlu ve huzurlu yaşarsın.
Mutlu yaşamın içinde yaşamımızın
olumsuz dediğimiz her şeyi başımıza gelir, ancak çatışmadan, savaşmadan uyum
sağlayarak verimli ve hoş hale getirmektir.
Kabul et rahat et.
Her ret edişin yeni
sıkıntılara zemin hazırlar.
Sen durumu değiştiremiyorsan
durum seni uygun bir hale getirir.
Derdin nedeni belli değilse
ve gelmişse bil ki içinde derman da gelmiştir.
Sakince önce kabul et.
Görmemezlikten gelmeye
çalışma.
Kaçmakla da kurtulacağını
sanma.
Derdin üstünde fazla ciddileşirsen
hastalanırsın.
Hastalanınca da ölürsün.
Derdine derman senin arayıp
bulman için başkasına verilmiştir ve çalışıp çabalanman ile bulabileceğin yere
konmuştur.
Dert senin, dermanı arayıp
bulacak sensin.
Oturup da çevrenin ağız
tadını bozma. Ben bu konuda ne yapabilir de ve kendini harekete geçir.
Yanlış yapıp da çevrem bana
ne yapabilir diye kendine acındırarak veya ilişkileri zorlayarak gelecek
ilişkiler için olumsuz zeminler oluşturma.
Dert sana verilmiştir,
başkasını araya sokma.
Yardım iste ama tüm sorunu
sana yardım etmek için gelene yüklemeye kalkma.
Hoşça kabul et.
Dert ortadadır ama Mevla’m
kendini gizlemiş senin ne yapacağına bakmaktadır.
Gönlün aydın olursa şikâyetçi
olmazsın.
Yüksek ve geniş düşünürsen
kalıcı olursun.Çabuk kabul eder, çabuk çözüm yolu bulursan derecen yücelerde olur.
Kaçmazsan, yok saymazsan yaşamın hoş, gidişin doğru, ibadetin beğenilmiş olur.
Bu satırları okuyan bil ki
Allah seni başkaları gibi aylak bırakmamış, kendini yetiştirenler arasına sokmuştur.
Şükürler olsun.
Cenab-ı Hak aklını
muhafaza etsin Âmin.
*
RAVLİ