9 Kasım 2012 Cuma

AKLI KIT ADAM

Aklı kıt bir adam, sıkıntılı bir surette koşup yelerken ovada bir dervişe rastladı.

Dedi ki:
 “ Ey derviş, ne haldesin, ne yapıyorsun?”

Derviş
“ Ne soruyorsun yahu?
Utan!
Bu daracık dünyada sıkışıp kaldım…
Şimdi bu dünya bana dar mı dar! “ dedi.

Adam dedi ki:
“Sözün doğru değil…
Şu geniş ova da dar olur mu hiç?”

Derviş, bunun üzerine şu sözleri söyledi:

“ Eğer burası dar olmasaydı sen bize nerden yetişebilirdin?
Nerden bize çatardın?”

Sana yüzlerce güzel ve hoş vaatlerde bulunsalar bile bunu, o ateşlerle dolu olan yerden bir nişane olarak veririler.

Seni yakıp yandıran bu ateş nedir?
Dünya...
Vazgeç şu dünyadan…
Aslanlar gibi çekin bu ateşten!

Bu ateşten geçtin mi güzel bir gönül elde edersin…
Bu suretle gönül rahatlığı konağına nail olursun!

Önünde ateş var…
Yol, pek uzak ve sarp;

Sense zayıfsın;
Gönül tutsak, canın bezmiş ve sıkkın!

Sen hepsinden de aylaksın…
Hiç birine aldırış etmiyorsun; ortada böyle bir hazır iş var,

Aldırmıyorsun bile!
Âlemden birçok şeyler gördün tut…

Bırak, canını feda et;
Âlemde ne nam kalır, ne nişanın!

Birçok şeyler bile görsen hiçbir şeyi görmemişe dönersin…
Daha ne kadar söyleyeyim?
Az üzül!
                                ***

MANTIK AL- TAYR 1 Feridüddin-i ATTAR İslam klasikleri.
M. E. B. 2172 Çeviren Abdulbaki GÖLPINARLI
 ( Bu kitabı temin edip evinde bulundurmanı önemle öneririm)

                                     ***
Yaren,

Bilgili insan yaşamın sadece dünya ve dünyanın belli bir alanında olmadığını bilir.

Ancak Tanrı takdiriyle, olgunlaşması için, dar bir alanda imtihan için çeşitli olayların içine katılarak nasıl davranacağı izlenerek, kayıt edilerek, gelişmesini tamamlanması hedeflenmiş ve seçenekler insana bırakılmıştır.

Tanrı, dünyayı çeşitlerin bir arada olmasını istemiş ve yaratmıştır.

 Ancak birbiri içinde gözükse bile ayrıdır ama birbirine tesir edecek durumdadırlar.

Yaren burayı iyice anladıktan sonra devam etmeliyiz.
Sende can, kalp, gönül, akıl, nefis, vücut ve vücudun organları bir arada.

Hepsi bir arada olmasına rağmen her biri başka bir âlemden gelip senin vücudunda buluştular.

Hatta bu buluşmaya Tanrı da katılarak seni yarattı ve halife görevi ile yetki verdi.

Diğer bir anlatımla Tanrı yaratırken bu çeşitleri senin vücudunda birleştirdi ve bunu sevk ve idare etmeni istedi.

Yaren şunu iyi anlamalıyız ki diğer mahlûklar gibi değiliz.
Büyük olanaklar ve yetkilerle donanmış durumdayız.

Farkında isen ve kendini geliştirdiysen anlarsın.
Farkında olmayan yer, içer, ürer ve ölür gider.

Bulunduğu toplumun hedefi olmamak için taklit ederek kendini değersizleştirerek yaşar gider.

Tanrı, yarattığı tüm âlemleri ve hatta kendisi senin vücudunda yer almaya hazır ve yetenekli kılmıştır.

Bu sözlerim benim iddiam olarak, felsefi bir görüş olarak asla kabul etme.
Gerçeği tanıdıkça doğru olduğunu göreceksin.

Yani yaren Tanrı seni çok aziz olarak yarattığı bil, farkında ol, buna göre davranışlarını yap.

Sonuç olarak yaşamı sadece bu dünya ile sınırlı sanma.
Tanrı seni öyle değerli yarattı ki Tanrı gönlüne evim demiştir.
Yani evini gönlüne koymuştur.

                                     *
Bu dünya ateştir denmesi seni oyalayıp, olaylarla boğuşturup, isteklerle daima hedefini oradan oraya kaydırıp esas gitmen gereken yolu göstermemeye çalıştığındandır.

Çünkü dünya seni yakacak demektir.
Dünyanın seni yakan bu tutumundan kendini kurtar ki diğer âlemleri görebilesin, gidebilesin, tanıyabilesin, yararlanabilesin.

Yani aslan ateşten nasıl kaçarsa sana da önerilen seni yakacak bu dünya alandan maneviyat âlemine geçerek selamete ulaşman öğütleniyor.

                                        *
Yaren dikkat ediyorsan dünya olayları canını sıkar üzülürsün.

Az üzülmek istiyorsan, seni üzen işlerin dünya işleri olarak tanımlayıp anladıysan kafana takma, kendine engel olarak görme, yanından üstünden geç yoluna devam et.

                                        *

RAVLİ

Popüler Yayınlar