Bakmış ki; Selvi gibi boyu, ay gibi yüzü var.
Yüzü güneş gibi ışık saçıyor.
Yanına gitmiş demiş:
Bu ne hal, melek bile bu
kadar güzel olamaz. Mehtap kadar güzel bir yüzün varken niçin Dünya’da çirkinlikle dillere düşmüşsün?
Herkes seni korkunç sanırlar.
Çirkin ve korkunç resmini
yaparlar. Asık suratlı, ekşi, iğrenç bir surette anlatırlar.
Bu sözleri işitince kötü
durumda olan şeytan inlemiş, feryat etmiş, şöyle demiş:
Âdemoğlu benim için resim
yapar, bu resimler benim hakiki resmim değil. Ben hakikate gördüğün gibi
güzelim.
Fakat ne çare ki, kalem
düşman elindedir.
İnsanların beni çirkin
resmetmelerine gelince, ben onların büyük ataları olan Âdem’i cennetten
attırdım!
Onların bana hınçları var.
Onun için beni böyle
resmederler.
***
BOSTAN ŞEYH SADİ ŞİRAZİ ÇEV. KİLİSLİ RIFAT(BİLGE)
*
Kıskanan, amacı kötülemek
olan, hakkında hep kötü bildirim yapar. Cezalandırmak için acele etmeyin.
Çünkü dolduruşa gelmiş veya
yanlış değerlendirmiş olabilirsiniz.
Suçladığına savunma hakkı
vererek yüzleşme sağlanmalı ve suçluluğa ve verilecek cezanın uygunluğuna
bakılmalıdır.
Tecrübe etmeden inanıp iş
yapan insanların, üzüntüye uğraması garantidir.
Birçok zaman geçmedikçe bir
kimsenin ne olduğunu anlamak imkânsızdır.
Dürüst kişiye yalan yol
bulamaz.
Kötülük düşünen insan, ufak
bir tutamak bulunca büyüklerin kalplerini ateşe verirler.
Ufak bir şeyle ateşi yakmak
ve sonra onunla büyük odunları tutuşturmak mümkündür.
Öfke kişiyi saldırıya
geçirince, ne insaf kalır, ne Allah korkusu kalır, ne din kalır.
Öfkenin dehşetinden melekler,
cinler bile kaçarlar.
Gönül, sırlarını hapsettiğin
yerdir.
Söyleyince bir daha oraya
tekrar sokamazsın.
Söz söylemesen de iki
kimsenin canı ve aklı birleşince dudakları kıpırdamadan birbiri ile konuşurlar.
*
RAVLİ