Dipsiz kıyısız koca deniz, bir gece Bağdat’ta konuşup duruyordu.
Öyle yüce sözler söylüyordu ki gökyüzü bile susamış bir halde eşiğine baş koyuyordu.
Cüneyt’in güneş gibi güzel,
taze civan bir oğlu vardı.
Cüneyt konuşurken onu da
çarşıda tutup zari-zari ağlatarak başını kesmişler, horlukla ortaya
atıvermişlerdi.
O tertemiz yürekli kul, yani Cüneyt, oğlunun başını görünce hiçbir şey demedi…
Başına toplananlara dönüp öğütler verdi, gönüllerini aldı da
Dedi ki:
Bu gece ateşe, evveli olmayan
sırlara ait pek büyük bir kazan kodum.Kaynaması için bundan fazla hararet iste, bundan az değil!
***
MANTIK AL- TAYR 1
Feridüddin-i ATTAR İslam klasikleri. M. E. B. 2172 Çeviren Abdulbaki GÖLPINARLI
( Bu kitabı temin edip evinde bulundurmanı önemle öneririm)
***
Peygamberimiz gözü kaymadı ve
sınırı aşmadı.(Necm, 17)
(Muhammed’in gözü, sağa sola
kaymadı ve görmesi gereken şeylerden başka hiçbir şeye bakmadı)
Yaren senin gözünü dikip
bakacağın Tanrı’dır.
Cüneyt de Peygamberimiz gibi
Tanrı’ya göz dikme terbiyesini, peygamberimizden aldı.
Tanrıdan ve onun
sevdiklerinden başkasına sevgi ile bakıp bağlanma.
(Yaratılanı severim,
yaratandan ötürü diye her şeyi sev ama gönlünü bağlama,)
Cüneyt’in evladına olan sevgi
ve bağlılığı imtihan edildi.
Herhangi biri ağlar,
öldürenlere lanet eder, Tanrıya çatar.
Evladının ölümüyle içindeki
ateş öyle alevlendi ki sayısız sırlara almaya hazırlandı.
Bu acının oluşturduğu ateş
bile yetmez bundan daha fazla hararet iste ki daha hiç açıklanmamış sırlar sana
gelsin.
Hz. Mevlana acı ile dışı
sarılmış hediyeler gelir şikâyetçilik yaparak bu hediyeleri kaçırma der.
(Mealen)
Cüneyt hakikati bildiği için
yani veren Allah, alacak olan Allah olduğunu bildiği için sahibinin geri
almasına kızmadı, öfkelenmedi.
Başkasına çok acı veren
olaylar karşısında sofi sabrı gösterir, metin olur, sağlam durur, kuvvetli
olur, dayanıklı olur.
*
Cüneyt hazretleri kendisinden
dua isteyenlere şöyle dua ederdi:Cenab-ı Hak çalışmanı toplasın, sırrını dağıtmasın.
Kendisinden ayıranlardan ayırıp, kavuşturanlara kavuştursun.
Cenab-ı Hak zenginliğini kalbine koysun.
Seni bütün kötülüklerden alıp
kendisiyle meşgul kılsın.
Sana terbiye versin.
Kalbinden razı olmayacağı
şeyi çıkarıp rızasını koysun.
Seni kendisine varan en güzel
ve doğru yola iletsin.
Âmin.
*
Öğrenciye öğretmen gerek.Öğretmeninin yoksa şeytan gelir sana öğretmen olur.
*
Halkla konuşmaya dalma, Allah’ı zikirle uğraş.
*
Seni Allah’tan ayıran üç
perde vardır.
1.
İbadetini,
2.
Sevabını,
3.
İkram ettiklerini
görmektir.
(Yaptığını
kendinin beğenmesi)
*
Yolunda üç tuzak vardır.
1.
Hile ve oyun
yapmak
2.
Zorlamak
3.
Hoşluk, güzellik.
*
Akıllı kimse yalnızlığı
sever.
*
Gördüğünden ders almayanın,
görmemesi daha iyidir.
*
Zikretmeyenin susması,
konuşmasından hayırlıdır.
*
Allah’ın buyruklarını
dinlemeyenin, kulağının sağır olması daha iyidir.
*
Allah’a sevgiyle hizmet
etmeyenin ölmesi, yaşamasından hayırlıdır.
Kaynağı gizli (Menbaı esrar),
aydınlığı Kuran’dan (Matla-ı envar), zamanın yönünü tayin eden (Zamanın kutbu),
etrafında hareket edilen (Merkezi devran), yol sultanı (Sultan-ı tarikat),
kutsal sırlara sahip (Kuddise sirrahu), başkandır.
*
RAVLİ