(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini
anlatıyor)
3290.
Her solukta Tanrı ilhamı (Allah tarafından kalbe gelen
mana), gönüllerimizin bekçisidir bizim;
Artık
hasetçi (Kıskanç) şeytan, nasıl olur da
yüreğimizden inancı, kanışı (İnancı, düşünceyi, kanaat’i)
alabilir?
Tanrının
eli üstündür, kolu uzundur (Etkisi üstün, devamlı,
ayrıntılı, derinlemesinedir), Tanrı eliyle eğri (Allah’ın adını kullanarak yanlış işler yapma,) oyuna girişme;
Tanrı
yolunda arpa eken, arpa biçer ancak.
Kim
horlarsa seni (Gönlünü incitircesine davranırsa)
yürü, Tanrı’ya ısmarla onu (Kendinin
değiştirebileceğin, düzeltebileceğin iş değil, ancak Allah isterse olacak iş);
Kim
korkutursa seni tez yükünü Hakka döndür (Sebebi belli
olmayan bir korku içinde oluşursa gerçeğe uygunluğa, doğruluğa, emeğin hakkına,
adaletin, hukukun gerektirdiği davranışa dön) .
Dert,
korku, belâ Tanrı kemendidir;
Zahmet-meşakkat,
kulağından tutar da çeke-çeke cömertlik tapısına götürür seni.
Yarabbi!
Yarabbi!
Der, yüzünü göğe tutarsın;
Gözlerinden
sapsarı yüzüne akan yaşlar, ırmağa döner.
Gözyaşlarından
yeşillikler biter yıkık-kırık gönlünde, canında;
Sabah
çağı, yüzündeki örtüyü açar;
İşte budur
ölümsüzlük günü.
Firavunun
başında dert, bela olsaydı o inatçı, nerden Tanrılık lafını ederdi;
Nerden
o davaya girişirdi?
Fakat
boğulma çağı gelip çatınca kulların en aciziyim dedi;
Küfür
(İnançsızlık) iman oldu, çünkü belanın yüz
gösterdiğini gördü.
Bedeninden
giderme belâyı, bedenini at Nil’in dibine de Firavun’un bedeni gibi inkârdan
kurtulsun.
Nefis,
Mısır’da beydir amma, Nil’in dibinde tutsaktır;
Ona
Cebraillik et (Allah’tan haber getir),
ödağacından duman tüttür (Güzel kokular yay).
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlevilerin
gönüllerindeki inancına gelen Allah’ın ilhamına alışık olduklarından şeytanın
kandırıcı yönlendirmelerine önem vermediklerini öğrendik.
2.
Mevlevi’yi,
aşığı, Allah dostunu kim alçaltmaya çalışırsa onu düzeltmeye veya onunla
savaşmaya girişmemek gerektiğini, onu ancak Allah’ın düzeltebileceğini öğrendik.
3.
Allah korkusu
olmayanda diğer korkuların etkili ve egemen olacağını, aşk yolunda olan kişi
korkuyla karşılaştığı zaman Allah’a sığınması ve Allah’ın emrettiği gibi
adaletli işler yapması gerektiğini öğrendik.
4.
Yarabbi diye
Allah’a yalvarıp ağlayanın hiç elinin boş kalmayacağını, yardım geleceğini
öğrendik.
5.
Allah'ın
emirlerini öğrenerek, tekrar ederek Allah’ ile ilişkiye devam ederek Allah’tan
vasıtasız gelen mesajlara hazır ve açık olmamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Vücudumuzdaki
sıkıntıların inancımızı güçlendirdiğini, Allah’a yalvarış ve ağlayışla
yakınlaştırdığını, öğrendik, anladık.
*
RAVLİ