(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
3170.
Boyun olmadıkça hiç kimsenin boynuna lale (Vaktiyle delilerin
ve suçluların boynuna takılan halka) vurulmaz;
Yürü
bir ayak olmadıkça kimsenin ayağı bağlanmaz.
“Şu
halde rahmetim aşkındır” sözü “gazebimden” (A’raf
suresi 156) sözünden belirmiştir;
Zehiri,
boyuna şeker yemeye alışkın kişiye verirler.
Yerden
çıkan bitki uzayıp ağaç olmadıkça ondan ne bir ateş yalımlanır (Alevlenir), ne alevleri yücelir, göğe ağar.
Üzüm
çotuğu (Kütüğü) gibi meyvelerin olsun da
zorbalık, yücelik arama, bil ki hurma devşirmek için ağacının dikenini
kimsecikler yolmaz.
Küçücük
meyve için kocaman ağaçlar bitmiştir;
Ağaçların
görünüşü koskocamandır;
Meyvenin
görünüşüyse küçücek.
Gönül,
dünyanın direği olan erenlere (Olağanüstü sezgilerle
birtakım gerçekleri gören kimseye) benzer;
Beden,
şeksiz-şüphesiz gönülle durur ancak.
Görünüp
duran bedenin gücü kuvveti, görünmeyen gönülledir;
Niceye
bir gaybı inkâr edeceksin?
Artık
gaybe bak, gaybı gör.
İpe
benzeyen saçların yüzünden dünya halkı cana geldi;
O
iple oynamaya geldi şuhlar, cambazlar.
Her
şuhun, her cambazın gönlünde aşk, bir yıldız sanki;
Ay’ın
çevresinde oynaya-oynaya, nur saça-saça geldiler.
Bu
Sema’a (Mevlevi dansına) heves ettiler de aşk
bağının ardından, selvi (Uzun ve düzgün) boylular,
çınar gibi ellerini çırpa-çırpa çıkageldiler.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Bizde değerli olan
her ne verildiyse onu doğru kullanmamız için sınırlamalar getirildiğini
öğrendik.
2.
Allah;
koruyanları, esirgeyenleri, gözetenleri, zekâtı verenleri, ayetlere inananları rahmetiyle
kuşattığını öğrendik.
3.
Büyümeyen
gelişmeyen, değişmeyenden elde edilecek fazla bir şey olmadığını öğrendik.
4.
Küçük bir sonuç
için bile büyük işler yapılabileceğini öğrendik.
5.
Büyük bir
gönlümüzün olduğunu, görünmese bile eserlerinden anlayabileceğimizi öğrendik.
6.
Vücudumuzun bile
gücünü gönlümüzden aldığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlevilerin
beraber ettikleri dansı gökyüzünde nurlara bulanmış, ışık saçan kimselerin bile
alkışladığını, beraber olmak için geldiklerini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ