(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
3140.
İsa’ya âşık değilsin, fakat arpasız, eşeksiz nasıl yaşarsın?
Ölmüş
bedene bile mezar lazım, kefen gerek.
Can
Meryem’ini doğum ağrısı, bahçeye, hurma ağacının dibine götürdü;
Dertten
kesilene de azık lazım, yurt gerek.
Yükler
çeken gönlün azığı, güzel bir buluşmadır;
Yoksul
deveye su içmek, sulak bir otlağa çökmek gerek.
Lütfet
(Önem verilen, sayılan birinden gelen yardım, iyilik)
ey şeker madeni de ağzımın yolunu kapa;
Esrik
(Sarhoş) devenin
ağzını kapatmak gerek.
Şekerine,
şekerler çiğneyen canımız âşık;
İkiye
ayrılmış saçlarının gölgesi, iki dünyada da konağımız bizim.
Yücelip
giden aşk, onun yüce boyundan yüceldi gitti;
Aşka
batıp gidense bizim boyumuz-posumuz.
Nerde
bir kızıl gül varsa kanımızla boyanmıştır bizim;
Nerde
bir sarı gül bitmişse saframızdan bitmiştir bizim.
Hocam,
sen ne düşünürsen ona eş değildir;
Zıddı
olmayanımız, eşi bulunmayanımızdır onun aşığı, onun yoksulu.
Gece,
onun ayrılığıyla karalar giyinmiştir;
Gecenin
kat-kat kara dumanı, sevda ateşimizden tüter bizim.
İnanmıyorsun
bana, sor bu sözü geceye;
Sor
da yarınımızın fitnesini (Kargaşasını, karışıklığını)
anlatsın sana.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Aşka ihtiyaç
duyanın Mevleviler olduğunu, aşkın güzelliği meydana getirdiğini öğrendik.
2.
Şems Hazretlerine
âşık olanın ve ona ihtiyaç duyanın; eşi ve zıddı olmayacağını, sıradan bir
insan olmaktan kurtulacağını öğrendik.
3.
Şems Hazretlerine
aşık olmanın Mevlana Hazretlerinin güzelliğine güzellik kattığını, bizlere
örnek olduğunu ve yolu aydınlattığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şems
Hazretlerinden uzak olanın gece gibi karanlığa bürünüp, üzüntü, sıkıntı, perişanlık
içinde olacağını, gideceği doğru yolu bulamayacağını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ