(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
3010.
O serkeş (Başkaldıran, kafa tutan) ceylanı,
ancak aslan avlanır (Avlayabilir);
Kaşlarını
çattı-eğdi mi can, dümdüz olur, kalıp kesilir.
Tebrizlilerin
övüncü, hiç kimseye zararı olmayan Tanrı Şems’i, bu, kat-kat aşkındır senin, aç
bu katları.
İşin
sonu ne olacak, gaybdan ne görünecek diye sırlara dalmış sufi (Dinin emirlerini yerine getiren, yasaklarından sakınan kişi),
başını koynuna sokmuş, murakabeye (Tanrı’ya bağlanarak kendilerine
uyguladıkları zahmetli ve sıkıntılı güne) dalmıştır.
Tanrı
küpündeki şarabın gönül sırrı, hiçbir ilgiyle ilgilenmemiştir amma gene de
uyanık âşığı ister durur.
Su,
toprak kesildi mi, yel ateşe daldı mı (4 Unsur birbiri
içine girdiği zaman) aşk, bu dördünün de çadırını yıkar gider.
Aşk,
o sarhoşların ardında, çadırlarını taşır;
İzinin
tozu bile belirmeyen bir gökyüzünde ateşi nur haline getirir.
Bu
kapının halkasını vurma, Kalenderlikten (Her şeyi hoş
görmekten) pek söz açma;
Kuş
değilsin, kanat çırpma, katran deme kara.
Dinle
benim sözümü, iç can şarabını, aklı başında hatırın aklını al başından,
kendinden geçir onu.
Varlığını
yok etmeden varlığın bir meyhane (Tekke) kesildi
mi hiç?
Hadi,
tez o kapıyı, o duvarı kıble edin kendine.
Sarhoş
ol;
Hem
de kör –kütük sarhoş ol Elest kadehinin (Allah’ın
yarattığı canlara “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” hitabını hatırlatan)
şarabıyla;
Doldur
meyhaneyi (Tekkeyi) şaraba tapanlarla.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Yerinde
duramayan, korkusuz olanı ancak aslan olanın avlayabileceğini, yani Şems
Hazretlerinin Mevlana Hazretlerini avladığını öğrendik.
2.
Şems
Hazretlerinin tamamına Mevlana Hazretlerinin aşık olduğunu, aşk sanatını, aşkın
sırlarını Şems Hazretlerinden öğrendiğini öğrendik.
3.
Şems Hazretleri
ile Mevlana Hazretlerinin ilişkisini anlamak için çok kolay olmadığını,
aşamalardan sonra anlayabileceğimizi öğrendik.
4.
Dinin kurallarına
uyan, yasaklarından sakınan kişilerin sonumuz ne olacak diye meraklarını yenmek
için sıkıntıya girdiklerini öğrendik.
5.
Gayb âlemi
sırlarını Tanrı şarabı içmiş, uyanık aşıklara kendini gösterdiğini öğrendik.
6.
Kişi aşık oldu mu
toprak, su, hava, ateş bu dört unsurun hiç
öneminin kalmayacağını öğrendik.
7.
Aşk, Tanrı
sarhoşlarının arkasından giderek gökyüzüne bu aşıkların oturacağı çadırı
kuracaklarını öğrendik.
8.
Tanrı şarabını
içenin söz etmekten geçip, sarhoşluğun tadında kalmaları gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Allah’ın
canlara hitap ettiği o günün zevkiyle kendimizden geçip sarhoş olmamız, aynı
duyguları paylaşanlar ile tekkeyi doldurmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ