(Mevlana
Hazretleri Allah dostuna ulaşmanın getirilerini anlatıyor)
2350.
Âşıkların hey-heylerini (Çeşitli duyguları pekiştiren,
özlem ve acınma bildiren sözlerini) çok duydum;
Afiyetler
olsun, afiyetler sesini çok işittim.
Yokluktan
(Sadece Allah’a muhtaç olan) sarhoş olmuş bir
halka (İnanç topluluğu) gördüm, derken onun
küpesini (Unutulmayacak sözünü) kulağımda gördüm (Tereddütsüz
olarak inandım) ben.
Derken
yokluğun ışığında şekiller gördüm;
Yüzünde
canlar canını gördüm.
Canımdan
yüzlerce coşkunluklar coştu-köpürdü denizi coşmuş-köpürmüş görünce.
Gökten
yüz binlerce naralar geldi;
Böyle
çavuşa kul-köle (Sevgiyle ve dostlukla bağlanıp hizmetinde) olayım ben.
A
Tanrı, bu buluşmayı döndürme ayrılığa;
Ağlatma
aşk sarhoşlarını.
Can
bahçesini tazeleştir, yemyeşil et;
Kastetme
şu sarhoşlara, kastetme şu bağa-bahçeye.
Güz
mevsimi gibi dökme gönül yapraklarını, kırma gönül dallarını;
Halkı
yoksul etme, perişan etme.
Senin
kuşunun yuvası bulunan ağacın kırma dalını, yakıp yandırma o kuşu.
Kendi
topluluğunu, kendi mumunu katma birbirine, kırma, dökme;
Kör
et düşmanları, güldürme onları.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Ruhsal doyumun
yokluk âlemine ulaşmakla veya bu âleme ulaşmış topluluğa veya kişiye ulaşmakla
olacağını öğrendik.
2.
Yokluk âleminde
gördüğümüz şekillerin, ışıkların, görsel güzelliklerin çokluğu karşısında insanın
kendini kaybettiğini, başkasına anlatamaya aklının ve kullanacağı kelimenin
yetmediğini öğrendik.
3.
Bu âleme
kişilerin kolayca kabul edilmeyeceğini, Mevlana Hazretleri kendisine gönül
verenlere de kolaylık sağlanması için Allah’a dua ettiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Yokluk
âlemine ulaşmış âşıklar topluluğunun liderliğini Şems Hazretlerinin yaptığını
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ