(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerinin gelişine sevincini anlatıyor)
2120.
O Huten (Çin surlarına yakın Türkistan’da bir bölge)
güzelinin kokusu geliyor, o gümüş bedenlinin kokusu geliyor.
Bülbüllerin
sesleri geliyor kulağıma;
Bağın-bahçenin,
yaseminin kokusunu alıyorum.
Gebe
kadınlar gibi ağrım-sancım tutmuş;
Geliyor
can çocuğu çayırlığa, çimenliğe.
Ruh-ul
Kudüs’ün (Cebrail) miskleri saçan saçlarının
kokusu, can gibi geliyor bedene.
Ayrılık
kuyusuna düşmüş Yusuf’um ben, Mısır padişahından o ip geliyor bana.
Aşk
şehidiyim, kefenim kanlara bulanmış;
Kan
diyeti geliyor bu halde bana.
O
padişahlık tacını başıma koy;
Çene
topağı şeker mi-şeker, tatlı mı tatlı sevgilim geliyor çünkü.
Mum
gibi baş kodum leğene (Yahya’nın başı, bir tepsi
içinde, bir kıza hediye edilmiştir. Matyus XIV, 3-13);
Başa
bak, leğene konmuş da geliyor.
Canlar,
beden damında saf-saf dizilmiş, çünkü o saflar yaran, kanlar döken padişahım
geliyor.
Sanki
o işret çengi düzenlenmiş de ten-tenen sesleri geliyor kulağıma.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Şems Hazretlerinin gelişini Mevlana Hazretlerinin bütün duygularının algılayıp haber
verdiğini, bütün vücudunun sevinç
duymaya başladığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Allah
dostunu kendine sevgili etmiş kişinin sevdiği ile duygularıyla, hisleriyle
iletişim içinde olduğunu öğrendik, anladık.
*
RAVLİ