(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini
anlatıyor)
2080.
Mızrak yarasından kaçmadım da o yüzden kılıcımın açtığı yara işledi, okum amaca
vardı (Yakın dövüşten kaçmadım, yaralanmaktan korkmadım
da uzaktaki amacıma ulaştım).
Şeker
deniziyim (Tatlılık benimle olduğundan ),
ekşiden korkum yok;
Kaçmadım
ziyandan, kâr ettim (Kazandım), kârdayım ben.
Tebrizli
Şems, apaçık geldi;
Açıktan
da kaçmadım, gizliden de.
Vuslattan
(Sevgiliye kavuşmuşken) ayrılığa nasıl giderim;
Dikenden
çöllere nasıl dalarım (Aramaya başlarım)?
Fakat
ben kendim gider miydim hiç?
O
çekiyor, o sürüklüyor beni, diliye (Arzumla)-isteye
(İsteyerek) gidiyorum sanma.
Bağdan-bahçeden
gidiyorum da nergisin gözü şaşırmış, bana dala-kalmış (Başka
bir işle ilgilenmeden bakarak kendinden geçmiş).
Can
burada, bense cansız gitmedeyim;
Akıl
bile bunu gördü de şaşırdı, parmağını dişlemeye koyuldu.
Gizli
bir el yakama sarılmış, çekip sürüyor, ben de o ele, o yakaya uymuşum, gidip
duruyorum.
Bu
çeşit hem ortada, hem gizli olan el, kimin eli?
Kimin
eli ki ben de apaçık, gipgizli (Çok gizli)
gitmedeyim?
Bu
el, o el ki önce beni derlemiş, toplamıştı;
Şimdiyse
böyle darmadağın (Çok dağınık ve karışık bir halde)
gidiyorum işte.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretleri güçlü kişiliğe sahip olduğundan yapacağı işten, zarar etmekten veya
can kaybından korkmadığını, bunun için de amacına ulaştığını öğrendik,
2.
Şems
Hazretlerinin açıktan açığa geldiğini, onu ve ona olan tutkulu sevgisini
gizlemediğini, açıkça herkesle paylaştığını öğrendik.
3.
Sevdiğinden ayrı
düşenin sevdiğini arayışa düşeceğini, adeta mıknatıs gibi çekileceğini
öğrendik.
4.
Sevilen kişinin
sevdiği kişiyi kendine, kendi alanına açık ve gizli olarak çekmesini aklın
anlayamadığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Sevilen
kişinin seven kişiyi önce dağılmışlığını bir araya getirip topladığını sonra da
sevenini görünen perişan, görünmeden özlemle yücelere çektiğini öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ