(Mevlana
Hazretleri âşıkların yaptıklarını, yapacaklarını anlatıyor)
2160.
İster yılan yap bizi, ister sopa;
Musa’nın
mucizesiyiz, senin deliliniz biz.
Sopa
yaparsan yaprak düşürürüz;
Kızgınlık,
savaş zamanı da senin ejderhan kesiliriz.
Aşk
arka oluyor bize;
Çünkü
senin bağından, senin bahçenden gülümsemede yüzümüz.
Gölgeyi
yakıp eriten ışık, gölge salmış bize, çünkü Ay gibi senin mizanındayız (Terazindeyiz) biz.
Şu
ağzı sen aç, sen kapat;
Bağ,
senin bağın, ben bir dağarcığınım (Bilgi ve düşünce
deponum) senin.
Yüceldiniz,
yücelere gidiyoruz biz;
Deniz-deniz,
denize gidiyoruz biz.
Biz
oradan da değiliz, buradan da;
Mekânsızlık
âlemindeniz (Canını ve gönlünü Allah’a feda edenlerin
gidebildiği yerdeniz) , mekânsızlığa (İhtiyaçsızlık
âlemine) gidiyoruz biz.
Tapacak
Allah’tır sözü, yoktur tapacak sözünün ardından gelir, biz de yokuz adeta vara
gidiyoruz biz.
De
ki:
“Gelin” Tanrı çekişini bildiren ayettir (Fussilet suresi 11, Al-i İmran
suresi 64, Bakara suresi 223).
Ulu
Tanrının çekişine uymuşuz, gidiyoruz biz.
Can
tufanında Nuh’un gemisiyiz (İnananların kurtulduğu
yeriz);
Hâsılı
(Ortaya çıkan-görünen) elsiz-ayaksız gidiyoruz biz.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Âşıkların Allah’ın
gücünün ve iradesinin farkında olarak Allah’a yakın olmaya, emirlerini yapmaya
çalıştıklarını, bu yakınlıkla eminlik bulduklarını öğrendik.
2.
Allah’ın
yarattığı insanlara gelin diye davet ettiğini, kendine doğru çektiğini,
kurtuluş için kendi yanı olduğunu açıkça haber verdiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Farkında
olsak da olmasak da Allah’ın buyruğundayız;
Allah’ın
bu etki ve yetkisini bilenler Allah’ın emirlerine hiç direnç göstermeden,
itiraz etmeden yaptıklarını, kaybolmayacak eminliğin ve sevincin Allah’a yakın
olmakla ve hassasiyetle verdiği emirleri yerine getirmekle olacağını öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ