(Mevlana
Hazretleri akıl ve delilik yerine gitmesini anlatıyor)
1020.
Böylesine bir mumun ışığında görmüyor musun ki aşk padişahından her an bir
delilik pervanesi (Işığa uçma), bir delilik
fermanı geliyor.
Akıldan
delilik masalını duyalı iki dünyanın düşüncesine kulak tıkadılar; canın da
kulağında pamuk var, gönlün de.
Delilik
sevgilisi canı ateşe yakalı can, onun yolunda demir çarıklar parladı.
Akıl
koştu, ateş gibi bir anahtarla geldi oraya;
Fakat
delilik kilidi, zaten onu kilitlemiş gitmişti.
Akıl,
Tebrizli Şems yüzünden şaşkınlığa düşünce dostlar da, biz de deliliğin
delisi-divanesi olduk.
Aşkının
sırlarını iyiden iyiye bilseydim o yağmada ben de Yağma Türk’üne uyardım, ben
de onunla arkadaş olurdum.
Onun
kanlı gözleri gibi fitne arasaydım kavga-gürültü koparanların arasına girerdim,
onlara katılırdım.
Her
çer-çöp makulesi (Değersiz söz söyleyenler)
adam, şu dünyada incitmeseydi, yaralamasaydı beni sevda gibi gönüllerden
yürürdüm, başlarda yelerdim (Koşardım).
Ay
yüzlüm, her gün başka bir burçtan baş göstermeseydi ben de yer-yer gezmez,
dolaşmazdım, bir yerde karar eder-kalırdım.
Dayanamadım
onun aşkına, çünkü mermer, granit bir kaya olsam gene beni eritirdi, su ederdi
o (Şems Hazretleri)
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Tanrı aşkının bir
delilik olduğunu, bu deliliğin akıldan da üstün ve iyi sonuçlar veren bir aldanış,
bir davranış biçimi olduğunu, diğer bütün hastalıklardan, uğursuzluklardan
insanı kurtardığını, insana yeni bir kimlik ve kişilik verdiğini öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerinin gönlüne bakınca gönlünde Allah’ı gördüğünü bu
yüzden kendisine âşık olduğunu, bu sanatı öğrenmek için uğraştığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şems
Hazretlerinin Mevlana Hazretlerine tanıttığı, öğrettiği, yaşattığı aşkı Mevlana
Hazretlerinin bizim de yararlanmamız için hiçbir karşılık beklemeksizin bize
öğretmeye kendini adadığını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ