26 Mart 2014 Çarşamba

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 443

Her ümmid-i rah-ı bâlâ kün kıyâm
Hemçü şem’i piş-i mihrab ey gulâm
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 5.inci cilt 1728 inci beyit açıklaması)

“ Ey kul!
Yücelmeye ulaşma ümidiyle kalk, mihrap önündeki mum gibi dur (Tanrı huzurunda fitilin ateşlenip (Uyandırılarak) aydınlatmak için kendini hazır et.).”

Hakkın visal (Kavuşma) ve mülakatına (Hitabını) muntazır (Ümit ile gözleyerek bekleyen) olarak niyazda (Yalvarışta) ve kullukta (Sevgiyle bağlanmakta) daim ol.

Tanrı’nın cana can katan cemalini (Yüzünü, hakikatini) anarak ayrılık tahassürü (Özlemi) ile inle, feryat et.

Ağlayarak mum gibi yan yakıl, alev gibi tutuş.
Aşkla, dilekle sarhoş ol, vecde (Sevgiliyi görme heyecanını yaşa) gel, hep neşe ve cümbüş içinde kal.

Bu yemek, bu ekmekle nasıl yetiniyorsun?
Allah’tan, gökten gelecek nimetler sofrasını iste.

                                            *
Neler öğrendik:
1.    Yücelere yol alma ümidiyle hareket etmeye hazır olarak istekle yerimize gidip özlemle bekleyen olmamız gerektiğini öğrendik.
2.    Tanrı huzurunda ağlayarak istekte bulunmamız gök sofrasından nimetler talep etmemiz gerektiğini öğrendik.
3.    Güçsüz, beceriksiz olduğumuza bakmadan Haktan isteğimize bakmamız, Tanrı ümit bile etmeyeceğimiz bir yere ulaştırmasına şaşırmamamız gerektiğini öğrendik.
                                   *  
İşte böyle yaren,
Canımızın diri olduğunu, bedenimize bağlı olmadan diriliğini devam ettirdiğini, canın beslendiği yerin gökler olduğunu öğrendik, anladık.

Bedenimizin diriliğinin ancak canla olduğunu, can vücuttan ayrılınca bedenin leş haline geldiğini öğrendik, anladık.

                                               *

RAVLİ

Popüler Yayınlar