Her cidi hezlest piş-i hâzilan
Hezilha ciddest piş-i âkılân
(Hazreti
Mevlana, Mesnevi 4.inci cilt 3559 inci beyit açıklaması)
“
Her ciddi şey, maskaralıklara (Eğlendirici, güldürücü
davranışlara) göre maskaralıktır (Eğlencedir,
güldürüdür), şakadır.
Fakat
akıllara göre latifeler (Yumuşak, hoş, güzel, sevimli,
güldüren, tuhaf ve güzel söz) de ciddidir (Önem
verilmesi gereken gerçeklerdir).”
Ârifler
(Çok anlayışlı ve sezgili), her maskaralığı,
şakaya ciddi görürler.
İstidatsız
(Yeteneksiz) olanlar ciddiyi maskaralık, şaka
telakki (Kabul) ederler.
Cihanın
bütün zerreleri (Parçaları) vahdete gark (Tanrı ile bir) olmuşken, arifler hiç hezli (Ciddi olmayan söz, saçma, uydurma, yalan konuşmak)
maskaralık, latife görürler mi?
Zahiri
de (Dışı), batını (İçi)
da nur gör.
Yalnız
zahiri (Dışı) gören göz, bu anlayıştan uzaktır.
Arifler,
Hakkın vasıflarından nasip almışlar, beşeri vasıflardan kurtulmuş ve hür
olmuşlardır.
Sen
eğer gönül sahibi arif bir ersen, kendinden kurtulmuş ve Allah’a vasıl (Ulaşan) olmuşsundur.
***
GÜLŞEN-İ
TEVHİD İBRAHİM ŞÂHİDİ
Çev:
Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap
ve Aka kitapevleri koll. Şrt.
***
Neler
öğrendik.
1. Şakanın bir şey öğretmek için olduğunu, şakayı da
ciddiye almamız gerektiğini, içsel mesajı anlamamız gerektiğini öğrendik.
2. Cahillerin ciddi sözü bir sebebe bağlayarak şaka veya
çekemezlik alanına götürerek hükümsüz hale getirdiklerini öğrendik.
3. Ariflerin şakayı bile ciddiye alarak verilmek istenen
mesajı anlamaya çalıştıklarını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren,
Benlikten, kibirden, dünya malına mülküne, makamından
kendini kurtaranın kendini kendinden kurtarmış olduğunu, Allah’a ulaştıklarını
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ